Bugün 25 Nisan 2024 Perşembe
  • Antalya21 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2428.571
    %-0.03
  • Dolar
    32.5199
    %-0.10
  • Euro
    34.8
    %-0.22
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Antalya’yı alacağız”
07 Ağustos 2017 Pazartesi 17:22

“Antalya’yı alacağız”

Önümüzdeki ilk yerel seçimde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı yeniden CHP’nin kazanacağını söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, “Antalya’yı birçok hatadan dolayı altın tepsi ile verdik. Altın tepsiyle geri alacağız" dedi.

Önümüzdeki ilk yerel seçimde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı yeniden CHP’nin kazanacağını söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, “Antalya’yı birçok hatadan dolayı altın tepsi ile verdik. Adaya karar verecek olan parti meclisi, parti üst düzey yönetimidir. Kim aday olursa olsun altın tepsiyle geri alacağız. Antalya benle ise benle, başka birisiyleyse başka birisiyle alınacak” dedi.

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, uzun bir aranın ardından Antalyalı gazetecilerle biraraya geldi. Bugün sabah hem Antalya Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret eden hem de gazetecilerle buluşarak basın toplantısı düzenleyen Budak, Antalya ve Türkiye gündemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Budak’a CHP Antalya İl Başkanı Mustafa Erdem de eşlik ederken, AGC Başkanı Mevlüt Yeni ziyaretin anısına kravat ve cemiyetin flamasını hediye etti.

“MUHALEFETİN SESİNİN KISILMASI DÖNEMİ”

2010 yılında gerçekleştirilen referandumun, yargının siyasetin eline verildiği bir referandum olduğunu öne süren Budak, HSYK’daki değişikliğin siyasallaşmanın ilk adımı olduğunu savundu. FETÖ’nün yargıdaki kadrolaşmayı 2010 yılında hızlandırmasıyla yargı bağımsızlığının bugün gelinen noktaya doğru ilerlediğini dile getiren Budak, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle birlikte OHAL uygulamalarını muhalefetin sesinin kesilmesi dönemi olarak gördüklerini ifade etti.

“16 NİSAN REFERANDUMUYLA REJİM DEĞİŞTİ”

16 Nisan referandumunun OHAL koşulları altında yapıldığına işaret eden Budak, 16 Nisan referandumuyla Türkiye’nin rejiminin değiştiğini söyledi. Rejim değişikliğini ‘Tek adam rejimi’ olarak niteleyen Budak, “Yasama, yargı, yürütme tek bir kişinin elindedir. Ne derlerse desinler bunun adı tek adam rejimidir. Yasama meclistir fakat bu değişiklikle by pass edilmiştir. Yürütme direkt Başkan’a verilmiştir. O zaman meclis ne yapacak? Aynı zamanda Cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanıdır” diye konuştu.

“DEMOKRATİK HİÇBİR ÜLKEDE OHAL ŞARTLARINDA REFERANDUM YAPILMAZ”

YSK’nın mühürsüz oyları geçerli saymasıyla 16 Nisan referandumu sonucunda halkın iradesinin halkın elinden alındığını savunan Budak, “12 Eylül anayasasının ne kadar gayri meşru olduğunu söylüyorsak bu anayasa değişikliğinin de en az onun kadar gayri meşru olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz. Çünkü, dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde OHAL şartlarında referandum yapılmaz” dedi.

“BUGÜN GELDİĞİMİZ TABLO BU”

Cumhurbaşkanı’nın bir partinin genel başkanı olmasından dolayı 80 milyonun cumhurbaşkanı olamayacağını ileri süren Budak, “Tarafsızlık yemini etmiş Cumhurbaşkanı, 80 milyonun Cumhurbaşkanı mıdır? Hayır. O partiye oy verenlerin Cumhurbaşkanıdır. Belki o partiye oy verenlerin bir kısmını da temsil etmez. Ona biat edenlerin Cumhurbaşkanıdır. Maalesef bugün geldiğimiz tablo budur” dedi.

“OHAL, SİNDİRMEYE YÖNELİK BİR UYGULAMAYA DÖNDÜ”

OHAL’in teröre karşı alınmasına karşın toplumu sindirmeye yönelik bir uygulamaya döndüğünü ileri süren Budak, “Kanun hükmünde kararname ile Maarif Vakfı’nın ücretinin, Kış lastiği zorunluluğunun, Varlık Fonu’nun ne alakası var? Siz özellikle FETÖ terörünü bitireceğim diye OHAL çıkarttınız ama Türkiye’yi kanun hükmünde kararnamelerle yönetiyorsunuz” ifadelerini kullandı.

“BİR HALKIN BİRDE SARAYIN 15 TEMMUZ’U VAR”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak 15 Temmuz hain darbe girişiminin OHAL için bir lütuf olarak görüldüğünü söyleyen Budak, “250 şehidimizin olduğu bir halkın 15 Temmuz’u var, birde sarayın 15 Temmuz’u var. Allah’ın bir lütfu diyen zihniyet bugün ülkeyi kanun hükmünde kararnamelerle yönetiyor” diye konuştu.

“FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞI YOKMUŞ, BUNA KARGALAR BİLE GÜLER”

FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkarılması gerektiğini dile getiren Budak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunun asker, polis, okuldaki, sokaktaki ayağı var. Varda var. 130 bin kişi mağdur edilmiş, 48 bin kişi içeride, 150 gazeteci içerde. Hiç siyasi ayağı yok. FETÖ’nün siyasi ayağı yoktur dediler. Ne istediniz de vermedik, hasretinden yandık tutuştuk hocam gel artık dediniz. FETÖ’nün siyasi ayağı yokmuş. Buna kargalar bile güler… Eğer siz bunun siyasi ayağını gariban bir ilçe başkanını yada bir belde belediye başkanını almakla geçiştireceğinizi zannediyorsanız bunu kimse yemez. Bakanlar, başbakan yardımcıları, başbakanlar bunların çıkıp hesap vermesi lazım. En önemli siyasi ayağı da MİT Başkanı ve Genel Kurmay başkanıdır. Darbeleri önleme komisyonuna bu ikisi gönderilmedi. Komisyon raporu yazıldıktan sonra iki satır mektupla geçiştirdiler.”

“ADALET YÜRÜYÜŞÜ HAKİM GÜÇLERİ KORKUTTU”

Sözü Adalet yürüyüşüne getiren Budak, dünyanın en barışçıl 25 günlük yürüyüşünün gerçekleştirildiğini vurguladı. En kalabalık ve en uzun şekilde 432 kilometre yürünmesinin bir rekor olduğunu söyleyen Budak, şunları dile getirdi:

“Adalet adına, vicdanlara seslenme adına dünyanın en uzun yolculuğu yapılmıştır. Bu yürüyüş dünyanın en büyük organizasyonudur, hiç hatasız bitirilmiştir. Tam anlamıyla barışçıl bir yürüyüştür. Kimsenin burnu bile kanamadan bitirildi. Bu toplum bıçak kemiğe dayandı, fakat ben demokratik haklarımı aramak için barışçıl yolları seçerim dedi. Buda hakim güçleri korkuttu. Sadece hak, hukuk adalet dedik. Spekülasyonlar yapıldı, sayısı şu kadar, teröristler yürüdü, FETÖ’cüler yürüdü dediler, her türlü yaftayı yapıştırdılar ama bu ülkede adalet var, siz nereye yürüyorsunuz? Bu toplum demokrasiyle, adaletle yönetiliyor diyemediler. İnsanlar ölümü göze alarak oraya gitti. Ne bir okula talimat verildi, ne bir devlet dairesine söylendi ne de kendi belediyelerimize. İnsanların adalet, demokrasi, özgürlük taleplerinin önünde artık kimse duramaz.”

“EĞİTİM TESLİM ALINMIŞ DURUMDA, OKUDUĞUNU ANLAMAYAN ÜNİVERSİTE MEZUNLARI VERİYORUZ”

“Eğer bir ülkeyi tek kurşun atmadan teslim almak istiyorsanız eğitimini teslim alın” diyen Budak eğitim sistemine değindi. “Müfredat kaç defa değişti, eğitim kaç defa kurcalandı?” sorularını yönelten Budak, sözlerine şöyle devam etti:

“Şuanda eğitim teslim alınmış durumda. Türkiye’de 2002 yılından beridir planlı olarak başında milli olan milli eğitimin üzerinde sürekli oynanmıştır. Özellikle AK Parti’ye oy verenler de olmak üzere hiçbir aile bugünkü eğitim sisteminden memnun değildir. Bunun sonuçlarını dünyanın bütün araştırmalarında görüyorsunuz. Artık, okuduğunu anlamayan üniversite mezunları veriyoruz. İran bile bizim önümüzde.”

“SON 10 YILDA 1500 KİŞİYİ İŞE ALAN BİR SANAYİ KURULUŞUNUN KURDELASI KESİLDİ Mİ?”

Atatürkçü ana düşüncenin üretim ve tam bağımsızlık olduğunu vurgulayan Budak, Türkiye’de üretim yapılmadığını, üretenin de cezalandırıldığını söyledi. “Son 10 yılda 1500 kişiyi işe almış bir sanayi kuruluşunun kurdelasını ülkeyi yönetenler kesti mi?” sorusunu yönelten Budak, dış politikalarda yapılan hataların da turizm ve hizmet sektörünü vurduğunu söyledi. 2016 yılını hatırlatarak turizme değinen Budak, turizmde bir toparlanma görüldüğünü ancak bunun fiyattan taviz verilerek yapıldığını kaydetti.

“İKTİDAR TURİZME ŞAŞI BAKIYOR”

Sürekli değişen Turizm Bakanlarının turizmle alakaları olmadığını söyleyen Budak, “Bu iktidarın turizm politikası yok. Turizme şaşı bakıyor. Halbuki ülkenin döviz açığının yarısını turizm gelirleri ortadan kaldırıyor” ifadelerini kullandı. Turizmin milli bir sektör olduğunu vurgulayarak her gelen turizm bakanına raporlar çıkartarak gönderdiğini ifade eden Budak, yeni atanan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’a da bu raporu gönderdiğini bildirdi.

“KİM ADAY OLURSA OLSUN ANTALYA’YI ALACAĞIZ”

Konuşmasının ardından Budak, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Budak’a yöneltilen ilk soru, önümüzdeki ilk yerel seçimde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olup olmayacağı yönünde oldu. Soruya klasik bir şekilde cevap vererek partisinin genel merkezini işaret eden Budak, şunları söyledi:

“Türkiye kötü yönetildiği gibi Antalya’da kötü yönetiliyor. Antalya’da kentsel, kültürel dönüşümü sağlayacak bir tane yatırım söyleyin. Üst geçitlerin hepsi Karayolları’nın yaptığı iş. Teleferik, İl Özel İdaresi’nin projesiydi. Tramvay geçince Şarampol çöktü. Ölmüşün dirildiğini ben hiç görmedim. Şarampol projesi inşallah esnafımıza can suyu olur ama oranın canlanabilmesi için başka şeylerin de yapılması gerekiyor. Antalya’yı birçok majör hatadan dolayı altın tepsi ile verdik. Adaya karar verecek olan parti meclisi, parti üst düzey yönetimidir. Kim aday olursa olsun altın tepsiyle geri alacağız. Bu net. Kamuoyu araştırmaları da zaten bunu gösteriyor. Ben Antalya yada İstanbul’un alınacağına inanıyorum. Antalya benle ise benle, başka birisiyleyse başka birisiyle alınacak. Ben şuanda etkin bir görevdeyim. Partimizin Türkiye’deki 13 adamından birisiyim. Ankara’nın ihtiyacı varsa Ankara’ya, Antalya’nın ihtiyacı varsa Antalya’ya.”

ADALET KURULTAYI’NIN ÇANAKKALE’DE YAPILMASININ NEDENİ

26 – 30 Ağustos 1915 tarihleri arasında emperyalist güçlere karşı en büyük başkaldırının Çanakkale’de yapıldığına işaret ederek, Adalet Kurultayı’nın Çanakkale’de yapılacağına dikkat çeken Budak, büyük taarruz ve zaferi hafızalara sokmak için Çanakkale’nin seçildiğini söyledi. Çanakkale’de ülkenin her yerinden şehitler olduğuna işaret eden Budak, 26 – 30 Ağustos tarihleri arasında yapılacak olan Adalet Kurultayı’nda panellerin, çalıştayların olacağını belirterek herkesin kendisini ifade edebileceğini söyledi.

“LİDERİMİZ SON DERECE DİNAMİK VE İKTİDARA HAZIR”

Metal yorgunluğunun AK Parti’nin kendi iç sorunu olduğunu belirten Budak, “Bu kendi sorunları. Yoruldularsa değiştirecekler ama ülkeyi yordular. Ülkeyi metal yorgunluğuna soktular. O partinin iç işleri bizi ilgilendirmiyor. Biz dimdik ayaktayız. Bunu da Adalet yürüyüşünde gösterdik. 69 yaşındaki bir adam inancı, davası olmasa 432 kilometreyi yürüyemezdi. Biz çok dinamiğiz. CHP’nin lideri adaletin çatısı oldu. Son derece dinamik ve iktidara hazır” ifadelerini kullandı.

“SİYASİLERİN HİÇBİRİSİ ATSO’YA KARIŞMASIN”

ATSO’nun yakın zamanda seçiminin yapılacağı hatırlatılan ve görüşleri sorulan Budak, ATSO seçimlerine siyasetin karışacağı yönünde bazı şeyler duyduğunu belirterek, “Buraya hiçbir siyasinin eli girmesin. Hiçbir siyasi buraya elini sokmasın. Siyaset girerse burası siyasallaşır. Antalya’da siyasallaşmamış az sayıdaki kurumdan bitanesidir. Kanaat önderidir. O yüzden siyasilerin hiçbirisi oraya karışmasın. Ben CHP’nin Genel Başkan Yardımcısıyım. Oraya siyasi anlamda müdahale etmem. Onların hepsi aydın kişilerdir. Ne yapacaklarını kendileri bilir” diye konuştu.

“KORKUTELİ’NE OSB’Yİ AKP ANTALYA MİLLETVEKİLLERİ ENGELLİYOR”

ATSO başkanlığı dönemindeki projelerinden olan Korkuteli’ne organize sanayi bölgesi yapılmasıyla ilgili projenin AK Parti Antalya milletvekilleri tarafından engellendiğini iddia eden Budak, “Şuanda bir tek imzaya kaldı. Bunu da siyaseten AKP Antalya milletvekillerinin engellediğini biliyorum. Antalya’da AKP milletvekili arkadaşlarımız bunu engelliyor. Vazgeçsinler. Bu siyasi bir yatırım değil. Bu tamamen ekonomik kalkınma modeline uygun bir yatırımdır. Sanayi Bakanlığı’ndan sicil numarası verilecek, o sicil numarası engelleniyor” ifadelerini kullandı.

“AKŞENER, DEMOKRASİMİZİN BİR GEREĞİ”

Son olarak da parti kurma çalışmaları yapan Meral Akşener’in kuracağı partinin CHP’ye etkisinin ne olacağı sorulan Budak, “Türkiye, çok partili sisteme geçeli 50 yıldan fazla bir süre oldu. Asıl mesele hangi partinin ne yapacağı değil, Türkiye’de gerçek demokrasinin işlemesidir. Meral Akşener’in demokrasimizin bir gereği olduğunu düşünüyorum ama siyasi partiler ve seçim kanununun da değiştirilmesi gerekiyor. Onun için partime etkisini düşünmeden demokrasinin tecellisi daha önemlidir” dedi. HABER: YUSUF KATRAĞ

Kaynak: YUSUF KATRAĞ
Bu haber toplam 1056 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim