“Asgari ücretten vergi kesilmemeli”

Günümüzdeki ekonomik koşullarda 2 bin 324 lira olarak belirlenen asgari ücretle geçinmenin çok zor olduğuna dikkat çeken TÜRK-İŞ Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş Sendikası Antalya 1 No’lu Şube Başkanı Cemil Ünal, asgari ücretten vergi kesilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Çalışanların maaş zamlarıyla ilgili mutsuz olduklarına dikkat çeken Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş Sendikası Antalya 1 No’lu Şube Başkanı Cemil Ünal, asgari ücrete dikkat çekti. 2020 yılı için aylık brüt 2 bin 943 lira, net ise 2 bin 324 lira olarak açıklanan asgari ücretten vergi kesilmemesi gerektiğini vurgulayan Ünal, “Asgari ücretten vergi kesilmezse asgari ücretlinin cebine bir miktar daha fazla para girer. Alım güçleri artan insanlar da biraz daha rahatlar ve mutlu olurlar. İnsanlar daha mutlu çalışır” dedi.

“HİÇBİR ZAMAN 2 BİN 578 LİRANIN ALTINA İMZA ATMAYI YEĞLEMEDİK”

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ile Yol-İş Genel Başkanı da olan Genel Mali Sekreter Ramazan Ağar’ın asgari ücret konusunda her zaman direniş gösterdiklerini vurgulayan Ünal, “Konuyla ilgili duyarlılıklarını hep ortaya koydular” dedi. Asgari ücret görüşmelerine dikkat çeken Ünal, “Türk İş, Hak İş ve DİSK, 2 bin 578 liranın altına imza atmayız diye beraber karar aldılar. Bu güzel bir hamleydi. İşverenler sendikası bile 2 bin 331 lira dediği halde asgari ücret net olarak 2 bin 324 lira olarak belirlendi. Biz hiçbir zaman 2 bin 578 liranın altına imza atmayı yeğlemedik” dedi.

“ASGARİ ÜCRETTEN VERGİ KESİLMEMELİ”

Çalışanların maaşlar konusunda mutsuz olduklarını belirterek günümüz ekonomik koşullarında mevcut asgari ücretle geçinmenin çok zor olduğuna dikkat çeken Ünal, “En azından asgari ücretten vergi kesilmemesi yönünde bir çalışma yapılmalı. Vergi oranları yüzde 15’ten başlayarak yukarı doğru gidiyor. Asgari ücretten vergi kesilmezse asgari ücretlinin cebine bir miktar daha fazla para girer. Alım güçleri artan insanlar da biraz daha rahatlar ve mutlu olurlar. İnsanlar daha mutlu çalışır” diye konuştu.

“TAŞERONDAN KADROYA GEÇENLER MAAŞLARIN DENGELENMESİNİ İSTİYOR”

Sendika olarak 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşerondan kadroya geçen işçilerin maaşlarının dengelenmesi için çalıştıklarını belirten Ünal, “Bu işçiler şuanda sıkıntı içerisinde. Maaşlarının dengelenmesi onları mutlu edecektir. Sağlık İş üyesi bir ambulans şoförünün açtığı davayla bir kazanımı var. Sağlık Bakanlığı’na sunuldu. İnşallah oradan olumlu bir netice çıkar ve 696 ile kadro alanlar rahat bir nefes alır” dedi.

“SENDİKA, İŞÇİNİN HAKKINI MUHAFAZA EDER”

Sendikalı olmanın avantajlarına da değinen Ünal, “Sendikanın görevi işçinin parasının bekçiliğini yapmak, sosyal hakların daha ileri seviyeye taşınması için mücadele etmektir. İşçiyi bir bayrağın altında toplayabilmektir. Kamu iktisadi teşebbüsleri de dahil her iş kolunda çalışanlar sendikalı olursa, o sendika işçinin hakkını muhafaza eder” ifadelerini kullandı.

“SENDİKALAŞMA KAYIT DIŞILIĞI ÖNLER”

Eskiden sendikalara üyelikler noter aracılığıyla yapılırken bugün E-devlet üzerinden kolaylıkla yapılabildiğini belirten Ünal, şunları dile getirdi:

“6356 sayılı Toplu İş İlişkileri Yasası’yla ilgili önündeki engeller kaldırılmalı. 6 aylık bir süre var. 6 ayı aşmayan işçiye iade davası bile açamıyorsunuz. Sendikaya üye olan işçiyi, işveren sendikaya üye oldun diye çıkarıyor. Buda büyük sıkıntı. Sendikaya üye olanların işverenler tarafından zorlanmasının önüne geçilebilirse insanlar özgürce sendikaya üye olabilir ve hakkını müdafaa edebilir. İşveren sendikasız çalıştırmaktan mutlu oluyor. Sendika olduğu zaman işveren kendine çeki düzen veriyor. Sendikalaşma kayıt dışılığı da önler. Her işçi çalıştığı iş kolunda sendikaya kaydolursa kayıt dışılık da önlenmiş olur. Sendikalaşmanın kayıt dışılığı önlediği için de yasal düzenlemeyle önü açılmalı.” HABER: YUSUF KATRAĞ