Bugün 18 Nisan 2024 Perşembe
  • Antalya23 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2486.378
    %0.59
  • Dolar
    32.4953
    %0.16
  • Euro
    34.7883
    %0.21
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Aşırı fiyat artışlarına ‘Dur’ denilmeli”
13 Eylül 2021 Pazartesi 17:27

“Aşırı fiyat artışlarına ‘Dur’ denilmeli”

Özellikle çimento başta olmak üzere temel inşaat malzemelerinde yapılan aşırı fiyat artışları müteahhitlerin tepkisine neden oldu. Fahiş fiyat artışlarının daire fiyatlarına yansıdığına dikkat çekerek alım gücü düşük olan tüketiciyi zora soktuğuna işaret

Özellikle çimento başta olmak üzere temel inşaat malzemelerinde yapılan aşırı fiyat artışları müteahhitlerin tepkisine neden oldu. Fahiş fiyat artışlarının daire fiyatlarına yansıdığına dikkat çekerek alım gücü düşük olan tüketiciyi zora soktuğuna işaret eden KEMDER Başkanı Mehmet Ali Ünal, fahiş fiyat artışlarının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak ‘Dur’ denilmesi gerektiğini kaydetti.

 

Çimento başta olmak üzere özellikle temel inşaat malzemelerine yapılan zamlara tepki gösteren müteahhitler, İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) tarafından 2 Eylül tarihinde alınan iş durdurma ve boykot kararını 9 Eylül’de hayata geçirdi. Çok acil bitmesi gereken inşaatların haricindeki çalışmalar 24 Eylül tarihine kadar durdurulurken müteahhitler yüzde 200’e varan zamlara dikkat çekiyor. Maliyetlerin fahiş oranlarda artması nedeniyle inşaat yapım hızının son dönemlerde iyice düştüğüne dikkat çeken Kepez İlçesi Müteahhitler Derneği (KEMDER) Başkanı Mehmet Ali Ünal, kredi maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle satış hızının da düşük olduğunu bildirdi. Kimin ne kadar ve neye göre zam yaptığının belli olmadığını kaydeden Ünal, fahiş fiyat artışlarına ‘Dur’ denilmesi gerektiğini vurgulayarak yetkililerin seslerini duymasını ve çözüm getirmelerini istedi. Piyasa koşullarına göre makul fiyat artışlarının olabileceğini söyleyen Ünal, enflasyon oranındaki artışlara razı olduklarını belirterek, son tüketiciye en ekonomik şartlarda daire ulaştırmak istediklerini vurguladı. Ünal, “Biz bir statükonun arkasında, bir görüşün güdümünde değiliz. Bizim derdimiz ekonomik üretmek ve ekonomik satmak” dedi. 

 

“KİMİN NE KADAR, NEYE GÖRE ZAM YAPTIĞI BELLİ DEĞİL”

İnşaat maliyetlerinin fahiş oranda yükselmesinin müteahhitlerin ve ev alma hayali kuran vatandaşların en büyük sıkıntısı olduğunu vurgulayan Ünal, “Kimin ne kadar, neye göre zam yaptığı belli değil. Şuanda kontrol eden bir mekanizma da yok” dedi. 9 Eylül’de başlayan ve 24 Eylül’e kadar devam edecek olan iş durdurma ve boykot eylemini hatırlatan Ünal, “Çimento, dağdan kırılan taş. İçinde hiçbir ithal ham madde yok. Niye tonu 150 lira iken 450 lira oldu?” sorusunu yöneltti.

 

“ÇİMENTO BİR İNŞAAT İÇİN EKMEK VE SU KADAR ÖNEMLİ”

Çimentonun inşaatın bir çok yerinde kullanıldığının altını çizen Ünal, “Biz çimentoyu çıplak olarak kullanmıyoruz. İnşaatın birçok yerinde, betonun içinde, şapın içinde, bahçe duvarında, sıvada kullanılıyor. Gözle görülmeyen ama akla gelmeyecek o kadar çok yerde kullanılıyor ki, bir insanın var olması için ekmek ve su ne kadar önemliyle çimento da inşaat için o kadar önemli. Özellikle çimento ve demir bizim için had safhada önemli” dedi.

 

“ÇİMENTO FİYATI BETON FİYATINI DA ARTIRIYOR”

Çimentoya bağlı olarak beton fiyatının da arttığına dikkat çeken Ünal, “4 ay önce 205 liraya aldığımız betonun metreküpü şimdi 280 lira. Ülkede böyle bir enflasyon var mı? Ülkedeki enflasyon yüzde 20 yirmi seviyesinde 4 ayda betonun fiyatındaki artış neredeyse yüzde 50’ye yakın. Bu birde ölü dediğimiz sezona girerken yükseliyor. İşlerin durmaya yakın olduğu zamanda böyle bir artış oluyorsa gerisini siz düşünün” şeklinde konuştu.

sam-7931-001.jpg

“MALİYET ARTIŞLARINI SADECE KONUT OLARAK DÜŞÜNMEMEK LAZIM”

Fahiş fiyat artışlarına ‘Dur’ denilmesi gerektiğini vurgulayan Ünal şunları ifade etti:

“Bir sistem, bir güç bu artışlara dur demeli. Yoksa bu şartlarda ülkemizde bekleyen milyonlarca konutun, geri dönüşüm bekleyen riskli yapıların dönüşmesi çok zor. Çünkü, inşaatlardaki maliyet artışları kentsel dönüşümü ister istemez etkiliyor. Maliyetlerin düşürülmesi daha fazla riskli yapının, okulların, hastanelerin dönüşmesi demektir. Maliyetler arttığı zaman devletin dönüşümü sağlamak için yaptığı ihale rakamları da yükseliyor. İnşaat maliyetlerindeki artışı sadece konut olarak düşünmemek lazım” dedi.

 

“FİYATLAR İYİ KONTROL EDİLMELİ, AŞIRI ARTIŞLARA MÜDAHALE ŞART”

Yapılan zamların maliyet artışlarıyla orantılı olması gerektiğinin altını çizen Ünal, “Maliyet ne kadar artarsa satış fiyatına o kadar zam yapabilirsiniz. Maliyet girdisi yokken veya yüzde 5, 10, 30, 50 iken yüzde 200 zam nasıl yapılabilir? Mantık ne? Örneğin, 300 bin lira maliyetli bir daire girdi maliyetlerinin artmasıyla 350 bin liraya mal olduysa, 500 bin liraya satılacaksa 550 bin liraya satılır. 50 bin liralık artışla 50 milyona satamazsınız. Karşıdakinin alım gücünü düşünmek lazım. Bunu rekabet kurulları, ticaret müdürlükleri olsun kontrol etmeli” ifadelerini kullandı. Pandemi nedeniyle marketlerdeki aşırı fiyat artışlarına yapılan müdahaleyi hatırlatan Ünal, inşaatta da aynı şeyin söz konusu olduğuna işaret ederek, “Hükümetin, devletin buna el koyması lazım. Fiyatlar iyi analiz edilmeli” açıklamasında bulundu.

 

“ZAMLARIN KÜRESEL VE TÜRKİYE BAZINDAKİ EKONOMİYLE ÖRTÜŞÜR SEVİYEDE OLMASI LAZIM”

100’ncü yaşına girmeye hazırlanan Türkiye’nin büyüyen bir ülke olduğuna ve sürekli olarak konuta ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Ünal, “98 yıldır ülkemizde inşaat işi hiç bitmedi, bundan sonra da bitmeyecek. Çünkü genç, büyüyen ve gelişmekte olan bir ülkeyiz. Bunun yanında Orta Doğu’da, Suriye, Irak ve Afganistan gibi ülkelerde savaşlar nedeniyle oluşan yıkımlar var. Buraların yeniden inşasında en büyük tedarikçi Türkiye olacak. Buralarda inşaat yapabilecek en yakın ve büyük inşaat firmaları bizde. Türk müteahhitler olarak buraları bizler inşa edeceğiz. Dolayısıyla Türkiye açısından inşaat sektörünün hem yurt içinde hem de yurt dışında bitme, durma, yavaşlaması söz konusu değil. Bu nedenle malzeme üretimi de yok olmayacak, durmayacak” diyerek zamların, küresel ve Türkiye bazındaki ekonomiyle örtüşür seviyede olması gerektiğinin altını çizdi.

 

“İHRACATA KARŞI DEĞİLİZ AMA İÇERİDEKİ ESNAF DÜŞÜNÜLSÜN”

Çimento ihracatına getirilen sınırlamayı hatırlatarak ihracata karşı olmadıklarını dile getiren Ünal, “İç piyasadaki çimento, demir ihtiyacı belli. İç piyasanın ihtiyacı ayrıldıktan sonra yurt dışına istenildiği kadarı istenildiği fiyattan satılabilir. İç piyasa insanların kendi evi gibidir. Birde ‘Biz bunu dışarıya 50 liraya satıyoruz, eve de 50 liraya satalım’ diyemeyiz. İhracat pahalandı diye iç piyasadaki fiyatlar da artıyor. İç piyasa ve dış piyasa ayrımı yapılmalı. Çünkü biz şuanda ihracattan dolayı bir zam yaşıyoruz. İhracat yapılmasın demiyoruz. Yapılsın ama içerideki esnaf düşünülmeden yapılmasına karşıyız. İçerideki esnaf düşünülsün. İçerideki piyasa şartlarında zam yapılarak iç piyasaya sürülsün” açıklamasında bulundu.      

 

“BÜTÜN HESAPLAR ALTÜST OLUYOR”

Düzensiz zamların hesapları altüst ettiğini kaydeden Ünal, “Mesela bazı müteahhitler ihale yoluyla işler alıyor. Girdi maliyetleri fahiş fiyatlarda artınca insanların aldığı ihalenin içerisinden çıkması imkansız hale geliyor ve zarar oluşuyor. Çünkü, resmi ihaleli işlerde teminatı yatırıp ihaleyi aldığınızda geri dönüşü yok. Ya yapacaksın ya da teminatı yakacaksın. Ne yazık ki düzensiz fiyat artışları bütün hesapları altüst ediyor” şeklinde konuştu.        

 

“MALİYETLERİN YÜKSELMESİ DAİRE FİYATLARINI ARTIRDI”

Konut kredisi faiz oranlarında düşüş beklediklerini de kaydeden Ünal, girdi maliyetlerinin artmasıyla daire fiyatlarının da arttığına işaret ederek, konut kredilerinin düşmesiyle daire fiyatlarında tekrardan artış olacağına inanmadığını belirtti. Vatandaşın alım gücünün düşük olduğuna da dikkat çeken Ünal, yeniden bir fiyat artışı durumunda bunu karşılayabilecek pazarın olmadığını söyledi. Fiyatların talebe göre oluştuğunu da dile getiren Ünal, yeteri kadar arz olmasına rağmen talep olmadığı için piyasanın tam olarak belirlenemediğine ve özellikle sıfır dairelerin satışında sorun yaşandığına işaret etti.

 

“EN EKONOMİK DAİRELER KEPEZ’DE”

Son olarak Kepez’in Türkiye’deki en makul fiyatlarda daire alınabilecek bir bölge olduğunu da sözlerine ekleyen Ünal, “Antalya’da Kepez bölgesi en ekonomik fiyatlarla daire alınabilecek bölge. Biz Kepez’de 2-3 milyona daire satmıyoruz. 300, 400, 500 bin liraya daire satıyoruz. Türkiye şartlarında en ekonomik daire fiyatları bunlar. İkinci el değil, sıfır daireden bahsediyorum” açıklaması yaptı. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 1391 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim