Bugün 19 Nisan 2024 Cuma
  • Antalya22 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2491.482
    %0.30
  • Dolar
    32.6
    %0.14
  • Euro
    34.8095
    %0.12

Tuğçe Öztürk Almaç / Avukat

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Tuğçe Öztürk Almaç / Avukat

Denetlenmeyen Anonim Şirketler

30 Ocak 2020 Perşembe 15:01

6762 sayılı eski Ticaret Kanununda anonim şirketlerde denetçi bir organdı ve bu şirketler iç denetime tabi tutuluyordu. 6102 sayılı yeni Ticaret Kanununda anonim şirketlerin denetimi ise tam bir kaos. Zira yeni düzenleme ile sadece belirli şirketler için bağımsız denetim öngörülmüşken diğerleri için bir boşluk söz konusu. Yeni düzenlemeler ile denetime tabi olan şirketler tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte aşağıdaki 3 ölçütten en az ikisini üst üste 2 hesap dönemi sağlayan şirketlerdir. Bu şirketler bu kapsamda 3. Hesap dönemi başından itibaren bağımsız denetime tabi olur.

-Aktif toplamı 35 milyon ve üstü Türk Lirası,

-Yıllık net satış hasılası 70 milyon ve üstü Türk Lirası,

-Çalışan sayısı 175 ve üstü

Kriterlere bakılınca akla bu kapsama girmeyen diğer anonim şirketlerin ne şekilde denetleneceği sorusu geliyor! TTK m. 210’da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın düzenleme ve denetleme yetkisi mevcuttur. İlgili maddede;

Kamu düzenine veya işletme konusuna aykırı işlemlerde veya bu yönde hazırlıklarda ya da muvazaalı iş ve faaliyetlerde bulunduğu belirlenen ticaret şirketleri hakkında, özel kanunlardaki hükümler saklı kalmak kaydıyla, Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca, bu tür işlem, hazırlık veya faaliyetlerin öğrenilmesinden itibaren bir yıl içinde fesih davası açılabilir.’ demektedir. Aklıma basitinden birkaç soru geliyor.

1-Bakanlık fesih davası açmadan önce re’sen mi ihbar üzerine mi hareket etmektedir?

2-Bakanlık re’sen hareket ediyorsa tüm anonim şirketlerin her türlü işlemlerini denetleyecek bir alt yapı mevcut mudur?

3-İhbar üzerine harekete geçilmesi halinde fesih davası açmaya neden olacak işlem ve eylemlerin ve denetimin kapsamı nedir? İnceleme sırasında şirketin işlemlerinin fesih davası açmaya yeter düzeyde olmaması halinde hangi tedbir hangi usule göre uygulanmaktadır?

4-Re’sen tespit edilemeyen ya da ihbar olunmayan usulsüzlüklerde şirketlerin denetimi hangi esas ve usullere göre yapılmaktadır?

Ticaret Kanununa baktığımızda bu soruların hiçbirine net cevap vermek mümkün değil. Dikkat edilecek olursa ekonomik şartların olumsuzluğu ile beraber kanuni eksiklikler nedeniyle anonim şirketlerin çoğu sallanıyor. Kimi gerçekten iflas ederken kimileri mevcut alacaklılarından kaçmak amacıyla konkordato ilan ediyor. Denetim çok basit bir konu gibi görülebilir ama şirket içinde olup bitenleri bilmesi mümkün olmayan alacaklılar ve diğerleri için can alıcı bir konu. Tehlike sadece büyük rakamlar için geçerli değil. İşlem hacmi düşük o kadar çok denetimden yoksun şirket söz konusu ki. Hepsini bir arada getirdiğimizde ortaya çıkan tablo düşündürücü. Peki, ne yapmak lazım?

Şirketleri ayakta tutacak sürdürülebilir denetim mekanizmalarının işletilmesi, Bakanlık nezdindeki yetkinin çıkarılacak Tebliğler ile uygulamaya konulması gerekir. Böylece her 5 senede alacaklılarını da iflasın eşiğine getiren şirket sayısı azalacak, gerçek anlamda bir rekabet ortamı oluşacak ve ekonomi olumlu anlamda düzelecektir. Aksi halde yolu göstermeyi unutan hukuki düzenlemeler nedeniyle sadece şirketler değil şirketlerle bağı olan çalışanlar, alacaklılar ve ülke ekonomisi de bedel ödemektedir.

Bu yazı toplam 6088 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim