Bugün 29 Mart 2024 Cuma
  • Antalya23 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2324.865
    %0.78
  • Dolar
    32.3699
    %0.15
  • Euro
    34.9644
    %-0.27
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
İşsizlik hem psikolojiyi hem de sağlığı vuruyor
22 Ağustos 2017 Salı 02:09

İşsizlik hem psikolojiyi hem de sağlığı vuruyor

Psikiyatrist Uzm.Dr. Sevim H. Tolunay, işsizliğin insan psikolojisine olan etkilerini gazetemize değerlendirdi.

İşsiz kalan insanların  depresyon, kaygı bozukluğu gibi ciddi psikiyatrik rahatsızlıklar yaşadığına vurgu yapan Tolunay,  konuya ilişkin önerilerini sıraladı.

 

issizlik.jpg

 DEPRESYON VE KAYGI BOZUKLUĞU

 

Mevcut işini kaybeden insanların ilk başta boşluğa düştüğünü, geleceğe dair bir takım kaygılar yaşadığını söyleyen Uzm.Dr. Tolunay; "İşsiz kalan bir insan en başta, boşluğa düşer. ‘’Ben bundan sonra ne yapacağım’’, ‘’Hayatımı nasıl kazanacağım’’, ‘’Ne ile meşgul olacağım’’ gibi olumsuz düşünceler ile boşluk hissi, üzüntü, işe yaramazlık, yetersizlik, değersizlik gibi duygular yaşanır sıklıkla.Kişinin dikkati daha çok kendine yönelir.Sigara, alkol gibi olumsuz alışkanlıklara başlayabilir veya kullanıyor ise artırabilir" ifadelerini kullandı. Uzun süre işsiz kalan kişilerde sağlığın da tehlikeye girdiğini söyleyen Sevim H. Tolunay; "Yaşanan stres ruhsal durumu etkilediği kadar fiziksel durumu da etkiler ve kalp hastalığı, hipertansiyon, mide-bağırsak ve uyku problemleri ortaya çıkar. Önlem alınmadığı taktirde depresyon, kaygı bozukluğu gibi ciddi psikiyatrik rahatsızlıklar yaşanabilir" diye konuştu.

 

İYİ BİR DİNLEYİCİ OLMAK ŞART

 

İşsiz kalan kişilere yaklaşım tarzının nasıl olması gerektiği konusunda da bilgiler veren Tolunay, şu ifadeleri kullandı: "İşsiz kalan bir insana yaklaşım ile başka herhangi bir sıkıntısı olan bir insana yaklaşım arasında çok bir fark yok aslında. Başlıca yapılması gereken, iyi bir dinleyici olmaktır. Karşındakinin sözünü kesmemek, onu sabırla dinlemek, dinlerken kendi kafandakilerle meşgul olmamak ve o istemedikçe öğüt vermemek oldukça önemlidir. Fakat maalesef çevreme baktığımda insanların birbirini dinlemediğini, herkesin sanki bir yerlere yetişme telaşı içerisinde olduğunu görüyor ve üzülüyorum… Ek olarak, konuşma sırası sana geldiğinde karşındakinin neler hissettiğini, aklında ne gibi soru işaretleri olduğunu, gelecek planlarını sorabilir ve onu nispeten de olsa rahatlatabilirsin.Ve tüm bunları yaparken mümkün olduğunca, eleştiriden uzak ve yargılamayan bir dille konuşman karşı tarafı güvende hissettirecek ona daha çok yardımcı olmanı sağlayacak..Burada asıl önemli nokta, işsiz kalan ve sıkıntılı olan kişiyi anlamaya çalışmak ve bunun için çabaladığını gösterebilmektir"

 

BUNALIMA SÜRÜKLEYEBİLİR

 

Psikiyatrist Uzm.Dr. Sevim H. Tolunay, işsiz kalan insanların bunalıma girme süreleri konusunda,  net bir şey söylenemeyeceğine dikkat çekti. Bireylerin konuya gösterdiği tepkilerin farklılığına dikkat çeken Tolunay; " Bu konuda net bir şey söylemek çok da mümkün değil. Bahsettiğim gibi bireysel farklılıklar verilen duygusal ve diğer psikolojik tepkileri belirliyor. Fakat süre uzadıkça kişinin inanç ve motivasyonunun azaldığını (hele ki yaşamını idame ettirmeye yetecek maddi olanakları da yoksa)ve ruhsal bir bunalıma doğru sürüklendiğini söylemek mümkün" şeklinde konuştu.

 

 

PSİKİYATRİK DESTEK ŞART

 

İşini kaybeden  her insanın, içinde bulunduğu duruma farklı tepkiler verdiğini söyleyen Tolunay; özellikle bu konuda erkeklerin baskıda olduğunu dile getirdi.  Tolunay; "Her insanın sıkıntılı bir durum karşısında verdiği tepkiler farklıdır. Çünkü herkes aynı değil. Kültür, cinsiyet, yaş, bakmakla yükümlü olunan kişilerin olup olmaması gibi kişiler arası farklılıklar verilen duygusal ve psikolojik tepkileri değiştirebilir. Özellikle toplumumuzu düşündüğümde erkeklerin bu konuda biraz daha baskı altında olduğunu söyleyebilirim.. Sonucunda; sinirlilik, tahammülsüzlük, yaşama sevincinin yitip gitmesi, uykuya dalma güçlüğü veya gece uykusunda düzensizlikler, iştahın artması ya da azalması, kendine olan inancın ve güvenin azalması gibi birtakım psikolojik belirtiler görülür. Haliyle bireyin çevresi bu durumdan olumsuz etkilenir. Eş, anne, baba, yakın arkadaşlar, çocuklar… Ruhen gelinen en zor nokta, geleceği kurma planları ve umudun giderek yok olmasıdır. Bazen, kişi ölümü düşünür ve bunu kendine bir kurtuluş olarak görerek intihar planları yapabilir.. Bu noktada psikiyatrik destek alınması, ortaya çıkabilecek yıkıcı sonuçlar açısından son derece önemlidir" ifadelerini kullandı. (Haber: Eyüp KOÇAK)

 

 

Bu haber toplam 1546 defa okunmuştur
DİĞER HABER BAŞLIKLARI
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim