- IMKB
% - Altın
4264.735
%0.12 - Dolar
39.8128
%0.08 - Euro
46.8763
%0.22
- 23:50 - Kadınlar Plajı’nın kuralları açıldığı günden itibaren aynı
- 21:37 - Kepez Meclisi yapıldı
- 16:04 - ATB lisanslı depoculuk sistemini hayata geçiriyor
- 15:51 - Sivil ve resmi ekipler denetliyor
- 15:38 - Başkan Uysal, söndürme çalışmalarını yakından takip etti
- 15:06 - Kepez, Antalya’nın arka bahçesi değil, vitrini olacak
- 00:25 - Kepez'den göz taraması
- 00:01 - Uysal'dan Okulu'ya yemek
- 23:46 - 5 Yıldızlı otel konforunda karavan kampı
- 21:56 - Kaleiçi yangınıyla ilgili Mimarlar Odası'ndan açıklama
- 17:18 - Yangınlarla Mücadelede Bilim Temelli, Sürdürülebilir Politikalar Şart
- 15:39 - Kaş Akörülü üreticiler kapalı devre sulama sisteminden memnun
- 15:00 - Finike'de Festival ve Kabotaj Bayramı
- 14:31 - Sondaj kuyuları ve yatay delgi ile güçlü altyapı
- 14:10 - Gencer'den reçete
Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK





Unutmadan; ders alabilmek…
Deprem kuşağında bir ülkeyiz… 17 Ağustos 1999 depreminin acıları, travmaları, psikolojik yansımaları henüz geçmiş değil. Binlerce kişinin enkaz altında kaldığı, büyük maddi hasarların oluştuğu Marmara depremi; depremle mücadele konusunda acı tecrübeler kazandırdı hepimize…
Depremin ihmale gelmeyeceği, çok önemli bir doğa olayı olduğunu, önlemler alınmazsa, hazırlıklar yapılmazsa çok daha trajik sonuçların yaşanabileceği ortada…
Ülke olarak hepimizi derinden “sarsan” ve yıllarca olumsuz etkisinden kurtulamadığımız 17 Ağustos depreminin üzerinden geçen zaman trajediyi unutmamamız gerçeğini gözümüzün önüne seriyor.
Tam 18 yıl geçti o anımsamak istemediğimiz yıkımdan…
Binaların tuz gibi dağıldığı, günlerce, aylarca ve hatta yıllarca olumsuz psikolojisinden kurtulamadığımız 17 Ağustos depremi; aslında acı gerçeklerle hepimizi yüzleştirmesi bakımından unutulmaması gereken bir tarih…
Evet… Her 17 Ağustos’ta yaşantımızdaki deprem gerçeği ile bir kez daha yüzleşiyoruz ve geçmişte yaşadığımız acı felaket; gözümüzün önünden bir film şeridi gibi gelip geçiyor…
Psikolojimizi de derinden etkileyen bu trajediyi “unutmadan” bu doğal afetten “dersler” çıkarmamız gerçeği ile yüzleşmekten kaçınmamalıyız.
Deprem gerçeği; zaman zaman acı tecrübeler ve anılarla her zaman belleğimizde yaşattığımız trajik bir olay…
Her ne kadar bu acılar; her yeni depremde bir kez daha içimizi yakarken, en çok ihtiyacımız olan zor günlerde kenetlenme duygumuzu üst düzeyde tuttu.
Antalya; ikinci derece deprem kuşağında olan bir şehir…
Konumu ve planlaması itibariyle deniz kenarında konuşlanan bu şehirde özellikle 17 Ağustos 1999 Marmara depreminden önce yapılmış binlerce bina var…
Deniz kenarında çok katlı gökdelenlerin olduğu, ekonomik ömrünü tamamlamış, eski, deforme olmuş binlerce binanın olduğu Antalya’da, “deprem” gerçeğinin bir an önce çok somut biçimde irdelenmesi gerekiyor.
Depreme dayanıklı, estetikle yoğunlaşan, çevre düzenlemesi yapılmış, kapalı otoparkları ve sosyal donatı alanları ile çevrelenen binaların Antalya’ya kazandırılması noktasında somut adımların bir an önce yapılması gerekiyor.
Antalya’da ekonomik ömrünü tamamlamış binlerce eski, köhne bina var.
Bir de falezlerdeki tehlike var.
Falezlerdeki tehlikeli yapılaşmaya artık dur denmeli…
Kentsel Dönüşüm alanında yeni adımların atıldığı Antalya’da “deprem” gerçeğini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadan projeler üretmeliyiz.
Geçtiğimiz haftalarda Bodrum’da peşpeşe meydana gelen depremler; aslında bu doğa olayının hiçbir zaman ihmale gelmeyecek trajik bir olgu olduğunu gözler önüne serdi.
Çarpık yapılaşma yaklaşımından hızla uzaklaşmalıyız.
Hele hele travertenlerin üzerinde yükselen, falezlerde ciddi bir betonlaşmanın olduğu Antalya’da önleyici tedbirlerin yaşantımızın her karesinde olması gerekiyor.
Güvensizlik Çağında EkonomiMustafa Yıldıran
NURİ ERKAL'IN ARDINDANGürsel Kaya
Bu şehre sahip çıkabiliyor muyuz?Ömer Yetgin
BİR BESTENİN HİKÂYESİGazanfer ERYÜKSEL
Trump, Evanjelizm ve Yeni Dünya DüzeniMuharrem Yellice
İçim yanıyorKahraman Köktürk
Kaldırım işgalleri meselesiMustafa Yetgin
ÖLDÜRÜLMESİ GEREKEN ÖLÜLEREşref Ural
Bayram tatilleri; kamu ve özel sektör çalışanı arasındaki derin farklarİSA KAVLAK
CUMHURİYET NEDEN İSTENMEZNuri Sezen
SANAL OFİSRaziye Gök Aktaş
NAZIM’I ABARTISIZ ANMAKYALÇIN DUMAN
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…Binali Efe
Kemer ve temizlik çalışmalarıAdem Vural
SEÇİMEyüp Koçak
Kesik Minare meselesi…Yusuf Katrağ
Çamlıbel Mahallesi’ne basketbol ve futbol sahası
Akdeniz akşamları ‘Müzik Şehrin Kalbinde’ konseriyle renkleniyor
Yediemin Otoparkları Araç Mezarlığına Döndü, 25 Yıldır Bekleyen Araçlar Var
Antalya’da Bayram Öncesi Marketlerde Etiket Denetimi
Antalya Ekonomisinin Nabzı Tutuldu
Kepez’de Öğrenci Kent Lokantası Hizmete Girdi
Cw Enerji Bayilik Ağını Genişletiyor
Türkiye Kasaplar Besiciler Et Ve Et Ürünleri Federasyonu Başkanı Yardımcı: "İ̇nsanlar Zincir Marketler, Avm’lerin Kilo İle Et Gi
Tel : 0532 474 99 63 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim