Bugün 25 Nisan 2024 Perşembe
  • Antalya28 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2427.694
    %-0.04
  • Dolar
    32.5699
    %0.15
  • Euro
    35.0032
    %0.66

Ergün Efe

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Ergün Efe

Yurttaşlık bilinci

07 Şubat 2020 Cuma 04:00


Geçenlerde geniş çaplı bir sohbette katılmıştım, ana konu  “Devlet ve yurttaşlık bilinci” idi. Sohpet sonrası çıkardığım izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum;

Maalesef bir çok insanımız hala ideolojik kalıp anlayışının dışına çıkmayan düşünme alışkanlığını bir türlü terk etmiyor, demode olan bu anlayışından vaz geçmiyor. Düşüncesini en azından temel meselelerde saplantılardan kurtarıp, hukuk, bilim, sosyal devlet anlayışı düzlemine taşımayı beceremiyor veya “çok zorlanıyor” diyelim.

Ve sohpette şunu da tekrar fark ettim ki, devleti zor duruma düşüren asıl mesele vatanperverlerin azlığı değil, çoğu insanlarımıza bilinçli pompalanan kutuplaşmadan ve ona mukabil “partimi, liderimi korumalıyım” anlayışının, “ülkemi korumalıyım” anlayışının önüne geçmiş olmasıdır. Bu yaklaşım tarzı (parti ayırmaksızın diyorum) çok vahim, çok düşündürücü, hatta bana göre devleti asıl zor duruma düşüren yaklaşım tarzıdır.

Oysa yapılması gereken yol, dikilmesi gereken ağaç, toplanması gereken vergiler, sorgulanması gereken hırsızlıklar, vurgunlar, edilen talanlar sadece bir kesimin değil ki, tüm yurttaşların, yani hepimizin sorunu ve meselesidir. 

Bir ülkeyi asıl kalkındıran o ülkenin yurttaşlarının özellikle ülke meselelerinde ne denli partiler, ideolojiler, dinler ve mezhepler üstü düşünebildiğine bağlı. 

Bu çağda bir ülkeye refah getirmek gerçekten çok mu zor? Zor, ama mümkün! Ödünsüz uygulanan bir demokrasi, hiç bir koşulda taviz verilmeyen bağımsız hukuk, müspet bilime itibar bir ülkemin 20 yılda zarfında en zengin ülkeler arasına girmesini sağlayabilir. Sadece şu saydığım üç kriteri ülkelerinde tavizsiz uygulayanların dünya’da söz sahibi olan ülkeler olması tesadüf mü? 

Mesele gerçekten ülkemizin kalkınması meselesi ise, işte o sadece bayramlarda bayrak sallamakla olmaz, yurttaşlar olarak hepimiz o bayrağın içini davranışlarımızla, ülkemizde ceryan eden güzelliklere beraberce sevinerek, ama haksızlık olduğunda o haksızlıklara yine hep birlikte karşı durarak, kime yapıldığına bakmaksızın, haklı ise sahip çıkmak ile mümkün olacaktır.

Az daha açalım:
Mesele kimi vatandaşlar devlet batmasın diye kendilerinin batmasına razılar. Ceryan eden bir çok olumsuzluklardan kendileri de şikayet etmesine rağmen, susmaları bundan. Oysa bu yaklaşımda bir mantık hatası var “Devletimiz batmasın, yapılan hataları görmemezlikten gelmek  zorundayız, idare etmek zorundayız” mantığı hakim. Bende sormak isterim, “Hiç tersinden düşündünüz mü, devletimizi batıran asıl mantık bu mantıksızlığımız olmasın?”

Ülke idaresi meselelerine hepimiz (hiç bir partiyi ayırmaksızın söylüyorum) ideoloji üstü bir anlayışla, partizancılık yapmadan ülkemizde yapılan tüm yanlışları, tüm olumsuzlukları eleştirebilir, hatta gerektiğinde hukuken sorgulanabilir bir erdemliğe eriştiğimiz an, devletimiz mazallah bırakın batmasını, aksine çok daha güçleneceğine zerre kadar şüphem yok.

Elbette herkesin değil, ama BAZI insanlarımızın vatanseverlik, devletçilik, halkçılık anlayışlarını tüm iyi niyetime rağmen gerçekten anlamıyorum. Anlamıyorum, çünkü ülkemizin geleceği söz konusu olduğunda tutarsızlığa, ilkesizliğe, bukalemun hareketlere tahammül edemiyorum, etmekte istemiyorum.

Bu yazı toplam 4547 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim