- IMKB
% - Altın
2395.162
%0.06 - Dolar
32.2695
%0.19 - Euro
34.6233
%0.64
- 21:23 - Kazada ölen yaşlı kadın, yardıma koşan çobanın akrabası çıktı
- 19:23 - 8 yıl hapis cezası ile aranan firari hükümlü yakalandı
- 19:13 - Isparta merkezli 7 ilde eş zamanlı dolandırıcılık operasyonu: 20 gözaltı
- 18:43 - Gazipaşa’da çocuklara trafik eğitimi
- 18:23 - Isparta’da kaçakçılık operasyonunda 4 tutuklama
- 18:23 - Köpeğine zarar veren adamı otomobile bağlayıp sürükleyen kişi serbest bırakıldı
- 17:23 - Okul müdürü motosikletiyle eve dönüş yolunda hayatını kaybetti
- 17:23 - Lastiği patlayan otomobil önündeki araca çarpıp devrildi: 2 yaralı
- 17:23 - Isparta’da ekiplerden öğrencilere uygulamalı trafik eğitimi
- 17:22 - “Faiz, bu yıl iyi bir yatırım aracı”
- 16:53 - Jandarmadan güvenli düğün sunumu
- 16:33 - “112 çalışanlarının özlük ve sosyal hakları iyileştirilmeli”
- 16:23 - Bir babanın en acı hatıra kaydı: Okula uğurladığı oğlunun kazasını çekti, görüntünün yerini çığlıklar aldı
- 16:23 - Burdur’da eli akıllı tahtaya sıkışan öğrenci AFAD ekiplerince kurtarıldı
- 14:43 - Başkan Başdeğirmen: "Fikirlere açık olmazsak şehrimize katkı sağlayamayız"
- İnce’den biyoçeşitlilik ve gastronomi sunumu
- Küçük yazar hayran bırakıyor
- Kadir Gecemiz Mübarek olsun..
- Finike Semenderi, Finike DKMP Şefliği Tarafından Koruma Altına Alınıyor
- Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan
- 31 Mart’ın anahtarı Kırcami’de
- Murat Menteş, Antalya Lisesi'nde
- Ezgü, Antalya Lisesi öğrencileriyle buluştu
- Yetgin ve Donat ailesinin mutlu günü
- Otobüs Duraklarında Yığılma Yaşandı
- Antalya’da yaşanan şiddetli yağmur araç sahiplerini de vurdu
- Meteorolojiden Antalya için sağanak uyarısı
- Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’nın 19 ilçe Belediye Başkan Adayını açıkladı
- AKSULU ÖĞRENCİLERDEN YENİ BİR BAŞARI HİKAYESİ: YAĞ VE AROMATİK BİTKİ ÜRETİMİ
- Nişanyan’a sert tepki
- Hedef Türkiye şampiyonluğu
- Kaş’taki 3 Mahallenin 1/1000 Ölçekli Uygulama İ̇mar Planı Onaylandı
- Asat Altyapıya 10 Milyar 525 Milyon Tl’lik Yatırım Yaptı
Ergün Efe
Asker kökenli bir insan’ın demokratik bir devlet kurması
Doğaldır ki, Türkiye’nin de kendine has tarihsel özellikleri vardır. Demokrasi, laiklik, sosyal devlet, eşitlik, hukuk sistemi gibi kavramları İslam coğrafyası ile ilk buluşturma Türkler’e nasip olmuştur;
Bu kavramların (bütünsel olarak) ancak sağcısı solcusu, dindarı dinsiz ile tamamen seküler olabilmiş toplumlarda tam olarak karşılığı olduğunu kabülletmek gerekir. Bizler aslında pek farketmediğimiz, hatta kimilerin kabuledemeyeceği kadar seküler bir topluma dönüştük aslında, ancak eksiğimiz hala çok.
Bizim insanlarımızın çok fazla dikkatini çekmese de, tüm bu saydığım değerler ile her ne kadar da Osmanlı’da 1. Meşrutiyet ile kısmen başlamış olsa da, Mustafa Kemal Atatürk ile daha da anlamlanmıştır, çünkü onunla devlet sistemine dönüşmüştür. Atatürk’ün kendisi asker kökenli bir olması sebebi ile, bunun Dünya’da ikinci bir örneği de yoktur.
Dış ülkeler bunu anlamlandıramaz, çünkü kendi tarihlerinde tüm demokratik ve pozitif hukuk kazanımları tabanın tavana dayatmasının bir sonucu olarak gerçekleşmiştir. Bu coğrafyanın anlamakta güçlük çektiği mesele ise, 1850’lerden sonra Batı’da ki tarihsel kırılmanın ne anlama geldiğidir. Bunun bizde yeterince anlaşılmış olduğunu açıkçası düşünmüyorum.
Mesela, sanılanın aksine Batı’da ulus devlet modeline geçildiği için toplumlar sekülerleşmedi, aydınlanma ve sanayi devrimi ile birlikte üretim şekli ve ilişkileri değiştiği için toplumlar sekülerleşti. Ulus Devlet bir tercih değil, bu tarihsel gelişmelerin zorunlu bir sonucu idi.
Zaten bu yüzden, toplumu yeterince seküler olamayan, ‘kurtarıcı lider’ arama refleksinden hala kurtulmayan, evrensel hukuk normlarını tavizsiz işletmeyen, üstüne de üretim ekonomisi olmayan veya kısıtlı olan ülkelerde bu Ulus devlet modeli ya hiç ya da hantal işlemektedir.
Demokrasi, laiklik, asker, v.s...
İmparatorluktan Ulus devlete doğru evrilirken İslam coğrafyası ulus devlet modeline ne sosyal, ne bilimsel, ne ekonomik v.s. bir katkısı olmamıştır. Buna rağmen en son aşamada tarihte sanırım nadiren, hatta hiç rastlanmayan bir şey olmuştur;
Atatürk, Osmanlı İmparatorluğunun Batı tarzı Askeri Okullar’ında eğitimini tamamlamış olmanın avantajıyla Batı neden güçlendiğini anlamış bir liderdir. Bildiğini bilince çıkaran Atatürk, milletinin çağı tekrar yakalayabilmesi için, Batının beş asırdan fazla çok kan dökerek elde ettiği kazanımlarını (kimileri hala Atatürk’ün devrimlerini yanlış veya küçümsemiş olsalarda) kan dökmeden kendi milletine adeta armağan etmiştir.
İslam coğrafyasında 1920’lerde değil anayasaya “Pozitif hukuk” yazmak, ondan bahsetmek bile ne denli büyük bir devrim olduğunu, sanırım bazıları hala bugün bile farkında değil. Oysa ülkemiz kimi eksiklerine rağmen bugün İslam coğrafyasının örnek ülkesi ise, temel sebebi budur.
5.0’ın konuşulduğu bir çağda Dünya ile rekabet edebilir olmak için demokrasi, pozitif hukuk, akılcılık, serbest piyasa ekonomisinin ve laikliğin, yani Din İşlerinin devlet işlerinden ayrı yürütülmesi ve de Din ile bilimin birbiri ile rekabet etmemesini sağlayan ilkeleri işlevsel kılıp tavizsiz uygulamadan dünya ile yarışabilir olunacağını sanmak, gerçekten hayalciliktir.
Atatürk, 25 Eylül 1924 yılında Samsun Istiklal Ticaret Okulu’nda öğretmenlere şöyle seslenmiştir: “Dünya’da her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir. İlim ve fen’nin dışında rehber aramak dikkatsizlik, bilgisizlik, yanlışlıktır!(Kısaltılmış şekli)
Batılılar, 1900’den sonra Geniş Ortadoğu’da Ağalar ve Aşiret reislerini “Osmanlı zulmü son bulacak, bağımsız olacaksınız” diye onları Osmanlı’ya karşı ayaklandırmıştır. Ortadoğu’da, Batı’nın sınır çizen cetvelini kırabilen tek ülke Türkiye’dir. Bu mucize milletin fedakarlığı ve Atatürk’ün öncülüğü ile gerçekleşmiştir.
Başkaları asker eli ile kurulu devlete faşizmi getirirken, Atatürk, milletimiz demokrasinin daha D’sini duymamışken, okuma yazma oranı %3 iken en ileri sistemi milletimize adeta armağan etmiştir. Kıymeti yeterince bilinmemesini, bizlerin Batılılar gibi o değerlere erişmek için onlar kadar bedel ödemeyişimize bağlıyorum.
Bugün en mütedeyyin, en dindar kesimin bile çok doğal, tartışılmaz, hatta “dokunulmaz” gördüğü “Milli İrade” bile, malum sebeplereden ötürü o zaman hemen devreye tam olarak konulamamış olsa da- Atatürk’ün devlet sistemi tercihinin, felsefesinin bir eseri ve onun doğal bir sonucudur.
Ergün Efe
- Yaya yolları ve denetimMustafa Yetgin
- Almanya/Nürnberg izlenimleri…Ömer Yetgin
- Altan Erkekli ve Sufle SanatKahraman Köktürk
- MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
- KUTADGU BİLİG VE SİYASET ÜZERİNEGürsel Kaya
- 38'inci yılında Son HaberİSA KAVLAK
- CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…Binali Efe
- Kemer ve temizlik çalışmalarıAdem Vural
- SEÇİMEyüp Koçak
- Amerika Zencileri ile Anadolu AlevileriErgün Efe
- KRAL DEĞİL TOPLUM ÇIPLAKTuğçe Öztürk Almaç
- İŞTAHSIZLIK NEDİR ?Alp Tunç
- Kesik Minare meselesi…Yusuf Katrağ
- Hasyurt Tarım Fuarı 27. kez kapılarını açtı
- Satın almaya son, kıyafetlerini dönüştürüp yenileyecekler
- AESOB, üyelerini yeme-içme sektörüne yönelik vergi düzenlemeleri hakkında bilgilendirdi
- ALTSO’da Kadın Girişimciler Kurulu’ndan "Stres ve Öfke" semineri
- ASO Yönetim Kurulu Başkanı Ardıç: “İhracata değil, daha fazla döviz kazancı sağlayacak süreçlere ve iş birliklerine odaklanmalıy
- Çiftçilerin ürünleri yarıştı
- ATSO Başkanı Ali Bahar: "Erteleme yerinde bir karar oldu"
- Batı Akdeniz’de ihracat yüzde 5,92 arttı, en fazla ihracat Çin’e yapıldı
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim