Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

            Yaklaşan Ramazan ayı ile birlikte özellikle kırmızı et fiyatları anormal biçimde artmaya başladı.

            Marketlerde, kasaplarda 1 kilogram etin fiyatı artık 250 lira civarında seyrederken, işlenmiş et ürünleri ise 300 lira sınırını da geçti!

            Satın alma gücümüzün giderek azaldığı bugünlerde yükselen kırmızı et fiyatlarına balık fiyatları da eklendi.

Öyle ki; Şubat ayının son günlerini yaşamakta olduğumuz bugünlerde semt pazarlarında ve marketlerde en ucuz balığın kilosu 100 liradan satılırken, balığın cinsine ve özelliğine göre bu rakam 450 – 500 liraya kadar çıkabiliyor.

            Diyebilirim ki; kırmızı et fiyatlarının 260 liraya yükseldiği günümüzde bu artıştan balık fiyatları da nasibini aldı.

            Yurt genelinde etkili olan soğuk ve karlı hava Antalya’da da etkisini gösterirken, meyve ve sebze fiyatlarındaki artışla birlikte balık fiyatları da yükseldi.

            Öte yandan soğuk ve fırtınalı hava ile birlikte balıkçılar çoğunlukla elleri boş dönerken, balıkçı tezgahlarında da balık çeşitliliği azaldı.

            Soğuk ve fırtınalı hava ile birlikte yağan kar yağışı yurt genelinde balık çeşitliliğini azaltırken, Marmara ve Karadeniz’den de yeteri kadar balığın gelmemesi ile birlikte balık fiyatları arttı.

            Karadeniz’den gelen Hamsi ve Palamut’un kilosu iki katına çıkarken, Çinekop ise adeta yok satıyor.

            Dar gelirli ailelerin en çok tükettiği Hamsi ise kilosu 120 – 150 liradan satılıyor.

            Balıkçı Hal’inde balık kasalarının fiyatları 2-3 kat artarken, vatandaşlar havaların mevsim normallerine bir an önce dönmesini ve ucuz balık yemeyi hayal etmeye başladı.

            Tarım, hayvancılık ve balıkçılık…

            Her 3 alanda da ülkemizin ciddi anlamda potansiyeli var.

            Yeter ki, planlı – proğramlı ve çağın gereklerini yerine getiren projelerle üretime dayalı modele geçelim…