Bugün 28 Nisan 2024 Pazar
  • Antalya20 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2439.282
    %-0.03
  • Dolar
    32.4246
    %-0.15
  • Euro
    34.6533
    %0.03

Eyüp Koçak / Muhabir Türk

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Eyüp Koçak / Muhabir Türk

Kılıçdaroğlu İnce’yi neden görmüyor?

30 Nisan 2018 Pazartesi 00:02

 24 Haziran yaklaştıkça, siyaset ısınıyor.  Siyaset ısındıkça,  her gün yeni bir haberle sabaha uyanıyoruz.  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin erken seçim çağrısıyla bir anda değişen Türkiye gündemi, 15 CHP’linin İyi Parti’ye geçmesiyle boyut değiştirmişti.

 Kimileri bu geçişi transfer olarak değerlendirdi, kimi İyi Parti’ye geçen 15 vekili demokrasi kahramanı ilan etti. Kuşkusuz 15 vekilin İyi Parti’ye geçişi,  en çok hükümet ve hükümeti destekleyenleri rahatsız etti.  Bahçeli’nin erken seçim çağrısı, İyi Parti’yi seçime sokmama hamlesi olarak değerlendirilse de, bu konuda CHP elini değil, gövdesini taşın altına koydu. ‘Tarihi bir strateji’ ortaya koyarak ‘demokrasi ayıbını’  önledi.

Bu stratejinin doğruluğu ya da yanlışlığı konusunda, bir görüş belirtebilmek için, görüşmelerin perde arkasını çok iyi bilmek gerekiyor. Her ne kadar olayı basından takip ettiğimiz kadarıyla değerlendirsek de, 15 vekilin İyi Parti’ye geçişi istenilen birlikteliği sağlamışa benzemiyor.  İyi Parti cephesinden gelen haberler,  CHP’nin canını sıkmış olacak ki,  CHP Lideri 15 vekile ‘isterseniz istifa edebilirsiniz’ talimatını verdi.

24 Haziran’a günler kala CHP’de hareketlilik devam ediyor. Ama ne yazık ki CHP,  24 Haziran sürecini doğru yönetemiyor.  Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na kim akıl veriyorsa emin olun, O’nu çok büyük bir vebalin altına sokuyor. Çünkü CHP bu seçimde doğru bir karar alamazsa, partinin ve parti tabanının gönlüne göre bir karar vermezse,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ve Cumhur İttifakı’nı bir kez daha iktidara taşımış olacak.

Sn Kılıçdaroğlu eğer bu seçimlerde CHP’nin adını tarihe yazmak istiyorsa, hızlı hareket etmeli. Çünkü her geçen gün, CHP’nin aleyhine işliyor.  Bu bekleyişi beklenenden daha fazla sürdürmek, CHP tabanının ve toplumun bilmediği bir ismi aday olarak açıklamak, Cumhur İttifakı’nı iktidara taşır.  CHP’nin içinden,  Cumhurbaşkanı adayı olacak nitelikte çok insan var.  Partiye gönül vermiş, parti için bedel ödemiş insanı aday göstermek yerine,  tercihini Abdullah Gül’den yana kullanmak ne kadar akılcı olabilirdi ki?

Olmadı da…

Eminim CHP tabanı da adaylarının Abdullah Gül olmaması için çok dua etti. Saadet Partisi’nin ikna etmeye çalıştığı Gül’ün, kapıları Cumhurbaşkanlığı’na kapatması,  Kılıçdaroğlu’nu büyük bir hatadan kurtardı diyebiliriz. Ancak Kılıçdaroğlu için tehlike çanları hala çalmaya devam ediyor.

CHP’nin her seçimde yüzde 25 oy alan kemikleşmiş bir seçmeni var. Kılıçdaroğlu ne kadar hata yaparsa yapsın, ne ederse etsin, bu seçmen kitlesine saç baş yoldursa da oyunu CHP’ye veriyor.  Bu seçimde de Kılıçdaroğlu’nun hedefinin sol seçmen olmadığı ortada. Kılıçdaroğlu’nun aklında iki ismin ön plana çıktığı söyleniyor. Birisi ANAP kökenli İlhan Kesici, bir diğeri ise Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen…

Ama Cumhurbaşkanlığına aday olmak isteyen bir isim daha var. Bu adayın adı, Muharrem İnce. Muharrem İnce’yi tüm Türkiye yakından tanıyor. Hem ifadeleri hem söylemleri çok güçlü!  Yaptığı muhalefet,  yaptığı konuşmalar,  sağ seçmeninde ciddi ölçüde ilgisini çekiyor. Muharrem İnce, CHP’ye gönül vermiş bir insan. Bu konuda bedeller ödemiş, parti için çalışmış bir isim.  Bir önceki yerel seçimlerde hayli çaba göstermiş, Ak Parti’ye kaptırılan bir belediyeyi mücadele ile CHP’ye kazandırmıştı.  Kılıçdaroğlu’nun Muharrem İnce’yi neden görmezden geldiğini anlayamıyorum!

Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türkiye’nin kader seçimi olmasına karşın, Kılıçdaroğlu’nun risk tercihine gerçekten şaşırıyorum. Sırf sağ seçmeni ikna edeceksiniz diye,  İlhan Kesici’yi aday yapmanız sizi iktidara taşımaz. Bunu CHP’nin etkili isimleri mutlaka söylemeli. Yılmaz Büyükerşen mükemmel bir devlet adamı olabilir ancak yeterli değil.  Cumhurbaşkanı adayı olabilmesi ve toplumda kabul görmesi için sert siyaset yapması gerekiyor. Bizim insanımız, sağcısı ile solcusu ile sert siyaset yapanı ve sesi yüksek çıkanı seviyor. Bu tavır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı 16 yıldır iktidarda tutuyor. Ekmeleddin İhsanoğlu sakinliğindeki Yılmaz Büyükerşen’in toplumda kabul görüp görmeyeceği konusunda şüpheliyim…

Sn. Kılıçdaroğlu, bu soruyu yanınızda olanlar, milletvekili hevesine kapılanlar soramaz. Bu yüzden sormak istiyorum; ne yapmak istiyorsunuz? Birinci turda CHP’yi iktidara taşımak istemiyor musunuz?  Seçimlere gireceğini garanti altına alınca, 15 vekilinize ‘cık’ diyen Meral Akşener’i desteklemek mi bütün hesabınız, planınız? Bugüne kadar çok sayıda seçim kaybettiniz, bu kaybettiğiniz seçimlerden ders almadınız. Bu yüzden toplum ağzınızla kuş da tutsanız size inanmıyor, inanamıyor. Güvenmiyor, güvenemiyor. Sahi gerçekten sadece bir vatandaş olarak merak ediyorum, hiç olmadığı kadar kendini hazır hisseden CHP örgütlerini neden tedirgin bir bekleyişe mahkûm ediyorsunuz? Tüm Türkiye’deki CHP örgütlerinin enerjilerini bekleyişle dindirmenin mantığı nedir?

 

 

Bu yazı toplam 2184 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim