Bugün 02 Mayıs 2024 Perşembe
  • Antalya21 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2420.766
    %-0.24
  • Dolar
    32.4438
    %0.01
  • Euro
    34.797
    %0.12

Eyüp Koçak / Muhabir Türk

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Eyüp Koçak / Muhabir Türk

Konut kredisi ve bankalar!

08 Mayıs 2018 Salı 12:45

Başbakan Binali Yıldırım, 24 Haziran’a az bir zaman kala bombayı patlattı. Yıldırım,  Bankalar Birliği’nin toplantısında yaptığı konuşmada, Ziraat Bankası ve diğer bankaların konut kampanyası başlatacağı müjdesini verdi.  Konut sektöründeki stokun azaltılması için bankalara yapılan ilk çağrı, ‘faizleri indirin’ çağrısı oldu. 


“Türkiye yüksek faiz ve enflasyonu hak etmiyor, enflasyonu aşağı çekmek bizim görevimiz. Enflasyondaki kıpırdanma çok hoşumuza gitmiyor, mücadele kararından sapma yok. Bankacılık sektöründen beklentimiz var. Yüksek faiz bankalar için iyi bir şey değilse faizleri indirin” diyen Yıldırım’ın açıklaması bir gerçeğin görülmesi adına sevindirici. Ancak Yıldırım’ın bu açıklaması, üretimin olmadığı bir ülkede istenilen sonucu vermez!  


Ülkemizde işsiz sayısı gün geçtikçe artıyor. Çalışanların büyük bir kısmı da, asgari ücret ile geçimini sağlamaya çalışıyor. Asgari ücretle geçim derdine düşen bir vatandaşa bankalar konut indirimi yapsa ne olur, yapmasa ne olur?
250 bin lira konut kredisi almak isteyen bir vatandaşın aylık ödemesi 3 bin 800 lira. 3 bin 800 lirayı asgari ücret ya da asgari ücretin biraz üzerinde çalışan vatandaş nasıl ödeyecek? 3 bin 800 lirayı 10 yıl vadeli ödeyen bir vatandaş, bankaya ödediği faizle bir ev daha alır. Bu hükümet seçimlerde olağanüstü bir başarı bekliyorsa, konut ve emlak sektörüne ciddi bir şekilde el atmalı. Vatandaşın bu konudaki mağduriyetinin önüne geçmeli. Bugün emlak sektörü ve konut sektörü büyük bir çıkmazsa olmasına rağmen burunlarından kıl aldırmıyor. 200 bin lira olan bir evin değeri, emlâkçılar ve bankalar marifetiyle inanılmaz oranlara yükseltiliyor. Kimse de bu duruma ‘dur’ demiyor, diyemiyor. 


Bu nedenle Başbakan Binali Yıldırım çağrısını bir adım öteye taşımalı, bu konuda net bir inisiyatif ele almalı. Bugün oturduğum bölgede sıradan bir eve 1 milyon lira fiyat verenleri gördüm. Kim veriyor bu parayı, kim alıyor bu evleri bilen yok. Bu sektördeki fiyat artışından kim, nasıl fayda sağlıyor, bu aracılıktan kimler nemalanıyor söyleyen yok! 
Uzunca bir süredir çıkması beklenen Emlak Yasası da vatandaşın derdine derman değil. Özellikle emlâkçıların aldığı bir aylık kira bedeli yarıya düşürülmeli. Konut satışında aldıkları komisyon oranlarında da indirim yapılmalı. Sadece yer gösterme adı altında alınan bu haraç, birkaç sektörü inanılmaz kötü etkiliyor. Piyasayı tıpkı tarım sektöründeki aracıları emlakçılar inanılmaz bir şekilde yükseltiyor. Bu durumdan memnun olanların sesi çıkmazken, memnun olmayanların bunu ifade edecek güçleri yok denecek kadar az!


Hazır 24 Haziran seçimleri bir fırsatken, devlet bu konuya el atmalı. Sadece elini değil, bedenini bu taşın altına koymalı. Vatandaşın sonuna kadar sömüren, her şeyden para kazanan, bütün bunlara yasaları dayanak göstererek yapan bankalar oldukça, ekonomik gelişme ve enflasyon düşüşü beklemek çok komik olur. Devlet, bankaların bu gözü dönmüşlüğüne ‘dur’ demeli. Onların istediği yerde istediği gibi at oynatmasının önüne geçmeli.  Bugün ülkemizde tefecilik yapmak suç ama bankalar yasal tefeciler gibi elini vatandaşın gırtlağından çekmiyor. Kimse de bu duruma ‘dur’ demiyor. 


Gerçekten Türkiye’deki bankacılık sistemi vatandaşın üzerinde çok ağır bir kamburdur. Bu kambur devlet zoruyla önlenmeli, vatandaşın mağduriyetleri ortadan kaldırılmalıdır!

 


 

Bu yazı toplam 1412 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim