Bugün 05 Mayıs 2024 Pazar
  • Antalya21 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2390.367
    %0.00
  • Dolar
    32.335
    %0.00
  • Euro
    34.7427
    %0.00
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“İthal edilen hayvan kadar buzağı ölüyor”
25 Şubat 2024 Pazar 16:20

“İthal edilen hayvan kadar buzağı ölüyor”

Et ve süt sektöründe yaşanan sıkıntıya işaret ederek Türkiye'de yıllık ithal edilen hayvan sayısı kadar buzağı ölümü olduğuna dikkat çeken ATB Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Simav, "Bu yıl etlik hayvan ithalatı izni 600 bin baş hayvan için verildi.

Et ve süt sektöründe yaşanan sıkıntıya işaret ederek Türkiye'de yıllık ithal edilen hayvan sayısı kadar buzağı ölümü olduğuna dikkat çeken ATB Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Simav, "Bu yıl etlik hayvan ithalatı izni 600 bin baş hayvan için verildi. Bizim 2022 yılında buzağı ölümümüz 560 bin. Bunlar resmi kayıtlı olanlar ama kayıtlı olmayanlar da var. 600 bin başın üzerinde buzağı ölümü olduğunu söyleyebiliriz” dedi. Buzağı ölümlerinin önüne geçilmesi gerektiğinin altını çizen Simav, süt üreticisinin de zarar ettiğini kaydederek üreticideki sütün litresinin en az 17 lira olması gerektiğini söyledi.

 

Hayvancılık sektörüyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Simav, buzağı ölümlerine ve süt fiyatlarına dikkat çekti. Türkiye’de yıllık ithal edilen hayvan sayısı kadar buzağı ölümü yaşandığına işaret eden Simav, et ve süt sektöründeki sıkıntıların buzağı ölümlerinin engellenerek giderilebileceğinin altını çizdi. Buzağı ölümlerinin nasıl önlenebileceğiyle ilgili de bilgi veren Simav, bireysel beslemenin önemli olduğunu kaydederek, buzağıların birbirlerini yalamasıyla geçen hastalığa karşı buzağı kulübelerinin teşvik edilmesini istedi. Yüksek maliyetler nedeniyle süt üreticisinin de zarar ettiğini açıklayan Simav, üreticinin para kazanabilmesi için sütün litresinin en az 17 lira olması gerektiğini belirtti.    

 

"BUGÜNKÜ MALİYETLERLE SÜT, ÜRETİCİDE EN AZ 17 LİRA OLMALI"

Şubat ayı ile birlikte sütte mevsimsel artışların başladığını belirten Simav, "Normalde geçtiğimiz yıllarda bu mevsimde süt piyasasında tıkanmalar meydana gelebilirdi. Arz fazlası olan sütün, süt tozu yapımına gitmesi yönünde çalışmalar yapılırdı. Şuanda böyle birşey yok. Süt tozuna talep edilmiyorsa sütte açık var demektir. Önümüzdeki günlerde sıkıntı yaşayabiliriz. Çünkü, hala dişi hayvan kesimi yapılıyor. Normalde süt üreticisinin eline geçmesi gereken fiyat, Ulusal Süt Konseyi'nin açıkladığı gibi litresinde 13 lira 50 kuruştur. Bu fiyat bölge bölge farklılık gösteriyor. Bazı bölgelerde 12 liraya kadar düşüyor ama 13 lira 50 kuruşun üzerine çıkmıyor. Süt üreticisinin para kazanabilmesi için bugünkü maliyetlerle litresinin 17 liradan aşağı olmaması gerekir. Şuan 17 liradan aşağısı zarar ediyor" diye konuştu.

 

"KISIR DÖNGÜ DEVAM EDİYOR"

Süt üreticisi hak ettiğini alamazsa kısır döngünün devam edeceğini vurgulayan Simav, "Et ve damızlık hayvan sıkıntısı olacak. Çünkü, damızlık hayvanlar kesiliyor. Sürüye anaç hayvan girmeyince hem et hem de süt üretimi düşüyor. Bu kısır döngü yıllardır devam ediyor ve bir çözüm üretilemedi. Maalesef bu konuda ciddi adımlar atılmıyor" dedi.

 

"İTHAL EDİLEN HAYVAN KADAR BUZAĞI ÖLÜYOR"

Türkiye'deki buzağı ölümlerinin de büyük bir sorun olduğunu vurgulayan Simav, "Gözardı edilen en büyük sorunlardan birisi buzağı ölümleri. Avrupa'da yüzde 5 olan buzağı ölümleri, bizde yıllara göre yüzde 15 ila yüzde 25 arasında değişiyor. Soğuk geçen yıllarda yüzde 15 ise sıcak geçen yıllarda bölgelere göre ortalama yüzde 20'lerin üzerine çıkıyor. Yani, 100 buzağıdan 20'si telef oluyor. Bizdeki buzağı ölümleri genellikle Güney Doğu ve Doğu Anadolu bölgesinde daha yüksek” diye konuştu. Buzağı ölümlerinin en büyük sebeplerinden birisinin Buzağı Septisemisi olduğunu bildiren Simav, bu hastalığın yan yana konan buzağıların birbirlerini yalamasıyla bulaşarak yayıldığına dikkat çekti. "Yan yana konan iki buzağıdan birisini, hatta bazen ikisini kaybedersiniz" diyen Simav, Türkiye'deki buzağı ölümlerinin ciddi boyutlarda olduğunu vurguladı. Türkiye'de yıllık ithal edilen hayvan sayısı kadar buzağı ölümü olduğunu söyleyen Simav, şöyle konuştu:

"Bu yıl etlik hayvan ithalatı izni 600 bin baş hayvan için verildi. Bizim 2022 yılında buzağı ölümümüz 560 bin. Bunlar resmi kayıtlı olanlar ama kayıtlı olmayanlar da var. 600 bin başın üzerinde buzağı ölümü olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Devletin, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın alması gereken en önemli tedbir buzağı ölümlerinin önüne geçmek. Çünkü, 3-5 hayvanı olanlar bu işi harçlığım çıksın mantığıyla yapıyor. Erkek kahveden gelmiyor, yenge de gezmeye gidiyor. Olan buzağılara oluyor. Kayıp, ülkenin kaybı oluyor."

 

"BUZAĞI KULÜBELERİ TEŞVİK EDİLMELİ"

Buzağı ölümlerinin yüzde 14'ünün ilk 30 günde, geri kalanının da 30 ila 60 gün içerisinde gerçekleştiğini bildirerek, buzağı ölümlerini engellemek için bireysel besleme alanlarının olması gerektiğini kaydeden Simav, "Bir buzağının başka bir buzağıya temas etmemesi, yalamaması lazım. Buzağı 5-6 aylık oluncaya kadar bireysel besleme alanları olmalı. Tarım ve Orman Bakanlığı teşviklerinde bunlar da yer almalı. Bu talebimizi daha önce ulaştırdık. Yeni doğan ünitesi, bireysel besleme kabinleri olmalı. Burada buzağı kulübeleri çok önemli. Bunun maliyeti düşük. Üretici de yapabilir ama özellikle küçük aile işletmeleri önemsemiyor ve yapmıyor. Teşvik olarak verilirse yaparlar ve bilinçlenmiş olurlar" diyerek iki buzağının yan yana getirilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Buzağı Septisemisi'ne karşı aşılamanın ilk 7 saat içerisinde yapılması gektiğini de sözlerine ekleyen Simav, ölümleri engellemek için aşılama ve biresyel besleminin önemli olduğunu vurguladı.

 

"MALİYETLER BUZAĞI ÖLÜMLERİ KADAR ÖNEMLİ"

Hayvancılık sektörünün önündeki en büyük sorunlardan birinin ithal hammaddeler olduğunu da dile getiren Simav, "Kesif yem dediğimiz fabrika yeminin ithal edilerek üretilmesi. Yüzde 65-70 oranında ithal yemle yapılıyor. Döviz kuru yükseldiği zaman yem fabrikalarının maliyetleri artıyor ve üreticiye yansıyor. Dolayısıyla buzağı ölümlerinin yanı sıra maliyetler de bir o kadar önemli" ifadelerini kullandı.

 

"BÖCEK ÜRETİCİLERE YARDIMCI OLUYOR AMA BİRAZ YANLIŞ GİTTİLER"

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in buzağı kulübeleri konusunda üreticilere yardımcı olduğunu da bildiren Simav, "Böcek bunu projesine koydu ve bir miktar yaptı. Talebimiz üzerine buzağı kulübeleri konusunda yardımcı oldu ama biraz yanlış gittiler. Diyelim ki sen buzağını büyüttün komşuna ver şeklinde uyguladılar. Bu olmaz. Kulübelerin üreticiden üreticiye gezmemesi lazım. Çünkü, bendeki hastalık komşuya geçer. Kulübenin verilen üreticide kalması lazım. Özellikle süt hayvanlarında tırnak problemleri oluyor. Bu da süt veriminde etken bir hastalık. Büyükşehir Belediyesi tırnak bakımları için ekipmanlar aldı, ekipler oluşturdu. Belediye olarak sahada tırnak kesimlerini yapıyorlar" diye bilgi verdi. HABER: YUSU KATRAĞ

Bu haber toplam 774 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim