Bugün 03 Kasım 2025 Pazartesi
  • Antalya17 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    5415.633
    %0.05
  • Dolar
    42.0384
    %-0.12
  • Euro
    48.5058
    %-0.27

NURİ SEZEN / KONUK YAZAR

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
NURİ SEZEN / KONUK YAZAR

CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATI

03 Kasım 2025 Pazartesi 13:30

Cumhuriyet Dönemi Türk Sanatını ve Türk Resmini değerlendirebilmek için Cumhuriyetimizin sanatsal hedeflerine iyi bakmak lazım. Türk Resmini dönemlerine göre tanımlayıp günümüze gelme doğru bir yoldur. Ayrıca; sanat insan, sanat toplum, sanat Devlet( yönetim) konularında da tespitler gerekir.

(Bu yazı 2 bölümde sunulacak 1 bölüm insan toplum ve devlet hayatında sanat, 2. bölümdeTürk Sanat Hayatı içinde Cumhuriyet Dönemi Resim Sanatı olacak )

A - SANAT İNSAN VE TOPLUM

Sanat, insanın doğasında var olan bir şey. Organizmanın temel ihtiyaçlarından biri saylır.

Çocuklarda estetik tercihler ve kendi çapında estetik arayışlar gözlenir. Çocuklar sonradan köreltilir, biz köreltiriz.Bu anlamda bence yeteneksiz insan yoktur. Yeteneklerin farklı olduğunu göz ardı edip bazı öğrencilerin yeteneklerini yok sayarak onlara ancak yeteneksiz olduklarını öğretebilmişizdir. Çocuklar konuşmadan önce çizmeye, boyamaya, yırtmaya, değiştirmeye başlar. Harekete, ışığa, renge, sese karşı duyarlıdırlar. sanat, böyle başlıyor çocuklarda.

Müzik, dans, çizme, boyama, değiştirme gibi eylemlerimiz var. Bu eylemlerde ister yapan, ister izleyen olalım bizleri rahatlatır, hayata hazırlar ,hayat bağlarını kuvvetlendirir, birbirimizi tanımayı,sevmeyi, iletişim kurmayı sağlar, kendimizi ifade ederiz.

Yasalar, kurallar, zaruretler karşısında yaşadığımız sürekli gerginlik, hayatı yaşanmaz yapar. Organizma sanatın bu özgürlük ortamında ancak denge bulur, rahatlar. Bu yüzden sağlıklı hayatın vazgeçılmezi gibidir sanat. Kalabalık toplumlarda bu tür ihtiyaçlar daha da büyük olur, daha büyük olduğundan daha büyük sanatsal organizasyonları zaruri kılar.

Sanatın; eğitim, propaganda, yönetim, iletişim kolaylığı gibi faydaları var. sanat, iyi bir dinlenme, eğlenme aracı olduğu için, ayrıca Şöhret edinme, ekonomik kazanç sağlamak gibi nedenlerle konserler, konferanslar, tiyatrola, festivaller, sergiler, sergi salonları, defileler gibi etkinlikleri sosyal hayatımızda sıklıkla görmekteyiz Atölyeler, galeriler, tiyatro salonları, mimari güzellikler, moda, sanatın topluma yansımalarıdır.

B - SANAT VE DEVLET SİSTEMLERİ

Sanatın eğitim, propaganda, ikna, ibadet, itaat, saygı, anma araçları olduğunu bilen yöneticiler ülkesinin ve kendi geleceklerini hazırlama yoluna gitmişler.

Sanat ve sanatçı, bu gerçeğin farkında olan ülkelerde önem kazanmış, ülkesini onurlandıracak insanlığın geleceğine güzel eserler bırakmışlar. Sanat; insan, toplum, din, eğitim, propaganda gibi alanlarda çok işe yaramış. Sosyolojik, psikolojik etkileri görülerek devlet yönetiminde, rejimi kabul ettirmedeki uygulamalarda Hep kullanılmış .

Bu konuda bazı örnekler sunalım:

1-İtalyan faşistleri Alman nazileri:moral yaratma, güçlü görünüm sağlamak için sanattan yararlanmışlar. Bu amaca hizmet etmeyen sanatı, “yoz sana” saymışlar. Hitlerin bu anlamda “yoz sanat” saydığı 1000'e yakın eseri bir itfaiye avlusunda yaktığı yazılır söylenir.

2- Sovyetler Birliği Dönemi işçi sınıfına hizmet etmeyen soyut sanat, ressam Malevic örneğinde olduğu gibi Rusy’da yer bulamadı .Sanat işçiyi, köylüy, emeği savunmalıyd. “ Sosyal Gerçekçilik” adı verilen bu sanat anlayışının dışında kalan sanatlar burjuva sanatı sayıldı .

3 -Avrupa'da sanat Bütün dünyada sanat, geleneksel çizgide giderken Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere gibi batılı ülkelerde görülmedik şekilde sanat, bilimsel araçlar, laboratuvar incelemeleri ve deneylerle ele alındı.

Avrupa çok yönlü araştırma ve deneylere sürekli değişim ve gelişimin kapısını aralarken, dünyanın diğer ülkelerinde var olan yüksek sanat geleneklerini yoksayarcasına kendi sanatlarını öne çıkarmaları, dünya çapında geniş bir takdir, taklit, tekrar, takip gibi doğurdugu sonuçların bilimsellik olmadığını da söylemek gerek.

4 -Amerika ve Rusya İkinci Dünya Savaşı'nda aynı cephede olmalarına rağmen, savaş sonrası rejim yapıları gereği sanatta ayrı yollara düştüler.

Sovyetlerin “Sosyal Gerçekçilik” anlayışına karşı kapitalist Amerika, liberal ekonomisi'nin emperyalist emelleri doğusunda satışı körükleyen, kazanç, reklam amaçlı “soyut sanatı” yarattı. Maneviç’ de amerikalılaştı. Sanatın iyi bir silah olduğu bilindi... Bu açıdan bakıldığında akıl ve bilim temelleri üzerine kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti'nin bir insan ve sanat anlayışı olmalıydı ve vardı.

Atatürk'ün oluşturmaya çalıştığı ulusçu, tam bağımsızlıkçı, ekonomik kalkınmasını tamamlamış, dünya milletleri ailesi içinde şerefli yerini almış Türk Devletinin yolu ilim, akıl yolu idi.

Atatürk, bu yolda kısa ömrüne rağmen çok şey yaptı. Ardından gelen siyasi iktidarlar ne yaptı, ne apmadı, nasıl bir Kültür Sanat politikası uyguladı sorgulanmalı. Cumhuriyetin sanatsal hedefleri neydi, neler yapıldı, yapılamadı, yapılmadı. Hedeflerimize ne kadar yaklaştık bunların cevaplamamız sorgulamamız, sonuçlar çıkarmamız ,hele hele Cumhuriyetimizin 100. yılında bizlerin görevi olmalı idi.Cumhuriyet Sergileri adıyla açılan sergiler de!..

TÜRK SANAT HAYATI VE RESİM

Bu konu, gelecek yazıda, “Cumhuriyet Dönemi Türk Resim Sanatı” Gök Tanrı İnancı döneminde, İslam ve dğer dinlerin etkisinde, Batıya dönüş ve Cumhuryet dönemleri bahsinde daha geniş bir şekilde ele alınacaktır. Sanatlı günler dileğiyle. 

Bu yazı toplam 453 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim