- IMKB
% - Altın
4336.357
%0.02 - Dolar
40.1508
%0.00 - Euro
47.0268
%0.00
- 13:08 - Yaralı kargayı arkadaşları buldurdu
- 12:41 - Yedek meclis üyeleri görevde
- 12:20 - Tente hayatını kurtardı
- 12:03 - Kadın şoför, kadın müşterilerinin gözdesi oldu
- 10:30 - Özel'den Antalya mitingi
- 00:15 - Plaj hentbolunda final heyecanı
- 23:49 - Paşa'nın Aslanı karşılandı
- 20:55 - Büyükşehire hafriyat operasyonu
- 20:30 - Başkanvekili Özdemir
- 20:03 - Özel'den Böcek ziyareti
- 15:11 - Amsterdam'dan ilk uçuş
- 14:51 - Günübirlik denetimlerde cezai işlem
- 14:40 - Olimpos'ta toplantı
- 12:43 - AGC'den Kardeşlik Protokolü
- 00:36 - "Çocuğunuzu puana değil, potansiyele göre yönlendirin"
Nuri Sezen





CUMHURİYET NEDEN İSTENMEZ
Cumhuriyet, bir bakıma Türkiye Cumhuriyetinin kısa ifadesi Türk devletinin adıdır. Kurucusu Mustafa Kemal ve Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet meclisidir. Atatürk ve Cumhuriyetimiz bazı çevrelerce sürekli tartışılmakta. Son yıllarda Cumhuriyetin temel ilkeleri değişmezliğine rağmen hep gündemde tutulmakta. Cumhuriyet neden istenmiyor. Bu konudaki düşüncelerimi paylaşmak istedim.
Osmanlı kendi kurucusu olan Türklere "Etraki bi idrak" aptal Türk diyordu. Atatürk ise "Büyük Türk Milleti" diye hitap ediyordu.
Hanedanlıktan Ulus devlete
Kulluktan vatandaşlığa Cumhuriyetle ulaştık.
Milli Mücadelenin asıl örgütlenmesi, 23 Nisan 1920 Türkiye Büyük Millet Meclisinin Kuruluşu ile başlar. Çünkü; aşağılanan Türk, yeni oluşumun adında yer alıyordu.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşu ile başlayan o sancı ne idi? Cumhuriyet karşıtlarının itirazı ne idi, ne?
Aslında asıl rahatsızlık, sancı Türk Milletinin sancısıydı.
Kendi kurduğu devlet Osmanlı, İmparatorluk seviyesine ulaşınca; gayri müslimleri, farklı etnik grupları bünyesinde tutabilmek için, asli unsurları Türklerden çekinmişler, tedbir olarak onları eraye( çitçi, çoban) bırakarak devlet yönetiminden uzaklaştırmışlar, devşirme paşalara kırdırtmışlar. Devlet tamamen enderun kökenli devşirme paşalara teslim edilmiş. Osmanlı Türkleri, Hilafetle birlikte anlamadıkları bir dil sayesinde İslamlaşma yerine Araplaştı. Arap Kültürü ve dili din sanıldı Türklüğü unutturdu. Araplaşmanın İslamlaşma olduğu sanılıyordu. Kuranı, aklı dışlamaya kadar varan bazı tutumlar, dindışı bağnazlığı beraberinde getirdi. Düşünmeyen, düşünemeyen, sorgulamayan bir toplum çıktı ortaya.
Gitgide çoğalan toprak kayıpları ile yok olmaya yüz tutmuş borç batağındaki Osmanlının aydınları(!), kurtuluşu güçlü gördükleri ülkelere sığınmakta, himayelerinde aramışlar.
Bu çöküş döneminde; Osmanlıcılık, Panislamizm gibi akımlar çözüm olmamış, tutmamış. Gayri müslümler, etnik gruplar, hatta müslüman Araplar hıristiyanlarla birlikte isyankar olup Osmanlıdan ayrılıp bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. İçlerinde aptal olan sadece biz Türkler miydik?
Türkçülük, tek kurtuluş yolu görünüyordu.
Türk aydınlarının çabası, düşman işgalleri, Mustafa Kemalin önderliğinde bizi Kurtuluş Savaş vermeye götürdü.
Kurtuluş Savaşımızı, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında verdik.
Büyük Taarruz, büyük zaferlerden sonra Kurulan Türkiye Cumhuriyeti, Türk Milletinin onuru oldu. Cumhuriyeti kuran halka da Türk Halkı dendi.
Bağımsızlık, laiklik, dilde, kültürde Türkleşmek, uygarlık aleminde yer almak, aç ve sefil halkın ekonomik kalkınmasını sağlamak, cehaleti yenmek amacıyla bağımsız Türk Devleti, Cumhuriyet ilan edildi. Bilimi rehber edinerek 15 yılda 46 fabrika açıldı. Osmanlının tüm borçları ödendi, para değeri sabit tutuldu. Milli mücadeleye önderlik yapanlara idam fermanı verip, düşmanla iş bilriği yapan sultan, yurt dışına çıkarıldı, bilahare hiçbir geçerliliği kalmayan halifelik kaldırıldı, din hizmetleri Diyanet İşleri Başkanlığına devredildi.
Ne yazık ki, Osmanlı sadece Türk düşmanlığı yapmamış, Cumhuriyete de bir sürü bakiye bırakarak gitmiştir. Halife ve Hanedanlık özlemi çekenler, açık ve gizli Cumhuriyet için hep tehdit oluşturuyordu. Cumhuriyetle olmuyor algısı yaratmak için kalkınma hamleleri hep baltalandı. Cumhuriyet, kimi adındaki Türk isminden, kimi Türkçe Alfabesinden, kimi Toprak Reformu yapılamayışından hep eleştirildi, sitemlerde bulunuldu.
Bu ithamların hepsi yersizdi. Cumhuriyetimizin tek kusuru: Atatürk'ten sonra Cumhuriyet idealleri ile yönetilememiş olmasıdır. Bunun da Asıl nedeni, Yüzyıllardır cahil bırakılmış Türk Halkının algı yetersizliği ve Cumhuriyet düşmanı Osmanlı bakiyelerdir.
Gençliğe Hitabe'yi, Onuncu yıl Nutku'nu bir daha okuyalım.
Ebediyete akıp giden nice yıllar, asırlar Cumhuriyet yaşayacak, kutlanacak. Çünkü Cumhuriyet Türk Devletin adı ve ta kendisidir.
Türklük ölmez, Türklük ebedidir.
Nuri SEZEN 13/05/ 2025 ANTALYA
BAŞKANLARI KİMLER YAKAR?Gürsel Kaya
YORGUN TÜRK, YORGUN TÜRKİYEEşref Ural
BİREY OLMAK YA DA OLAMAMAKGazanfer ERYÜKSEL
Bitmeyen sorun…Ömer Yetgin
YERALTINDAN FUTBOLKahraman Köktürk
Güvensizlik Çağında EkonomiMustafa Yıldıran
Trump, Evanjelizm ve Yeni Dünya DüzeniMuharrem Yellice
Kaldırım işgalleri meselesiMustafa Yetgin
Bayram tatilleri; kamu ve özel sektör çalışanı arasındaki derin farklarİSA KAVLAK
CUMHURİYET NEDEN İSTENMEZNuri Sezen
SANAL OFİSRaziye Gök Aktaş
NAZIM’I ABARTISIZ ANMAKYALÇIN DUMAN
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…Binali Efe
Kemer ve temizlik çalışmalarıAdem Vural
SEÇİMEyüp Koçak
Kesik Minare meselesi…Yusuf Katrağ
İlçe arıtma suyuyla yeşerdi
Antalya'da rüşvet operasyonu
Mersin'in 'İklime Hazır' projesi Barcelona'da tanıtıldı
Çamlıbel Mahallesi’ne basketbol ve futbol sahası
Akdeniz akşamları ‘Müzik Şehrin Kalbinde’ konseriyle renkleniyor
Yediemin Otoparkları Araç Mezarlığına Döndü, 25 Yıldır Bekleyen Araçlar Var
Antalya’da Bayram Öncesi Marketlerde Etiket Denetimi
Antalya Ekonomisinin Nabzı Tutuldu
Tel : 0532 474 99 63 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim