Bugün 19 Ağustos 2025 Salı
  • Antalya26 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    4362.124
    %-0.41
  • Dolar
    40.8881
    %0.00
  • Euro
    47.692
    %-0.11

NURİ SEZEN / KONUK YAZAR

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
NURİ SEZEN / KONUK YAZAR

EFSUNKÂR DEMOKRASİ

19 Ağustos 2025 Salı 15:12

 

 

“Ne efsunkâr imişsin ah ey didar-ı hürriyet

Esir-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten”

Namık Kemal, Hürriyet Kasidesinde bugünkü dille; özgürlüğün büyüleyici güzel yüzü, bizi esaretten kurtardı ama, (esir-i aşk) hürriyetin esiri yaptı, demekte. Esaretten esarete düşmek gibi bir hal, ironik bir ifade...

Dün, Abdülhamit dönemindeki istipdattan kurtuluşu, özgürlüğün esaretine düşüş gibi görüp bunu tebessümle karşılayan  bir anlayışı görüyoruz. Bugün ise; özgürlük, güzel yüzü ile ne getiriyor ne götürüyor? Soru ve sorun bu!

Yine bugün, Cumhuriyetle birlikte tanıdığımız o güler yüzlü özgürlüklerin, Cumhuriyeti tehdit eder boyutlarda kullanılması şaşırtıcı, üzücü, kaygı verici olması ve bir istismardır bu!

Cumhuriyetimizde aslolan değerler insan, ulus, devlet,halk ve adaletken bu ilkelerin daima dışına çıkılarak halkın sırtından çıkar sağlayarak halkçı cumhuriyeti düşünmemek ne ola ki? Bu haliyle işleyen  kamu düzenine cumhuriyet denebilir mi?

Ülke gündemine bakılacak olursa; rüşvet, süistimal, çıkar ilişkileri ve bu anlamda çeteleşme iddiaları ayyukta.

Barış, demokrasi,eşitlik, temel haklar ve özgürlükler gibi (efsunlu-güler yüzlü) kelimeler bayraklaştırılırken vatanın bütünlüğü, milletin varlığı- bağımsızlığı, Cumhuriyet, Atatürk ve Türk’lük pek lafı edilen sözcükler değil.

Atatürk’ün emaneti, kurulu Cumhuriyet düzeni kaybedilirse yukarıda saydığımız güler yüzlü değerlerin hiç biri kalmaz!

Var yok partiler.

Siyasi partiler, ülkeyi yönetmek için değil, çıkarları için kurulmuş örgütler gbi. Kendilerini kurtarmak, güçlendirmek gibi amaçlarından başka bir şey sergilemiyorlar.

Ülkesinden ziyade partisini düşünen partililerimiz var.

Vatan bölünür,devlet yıkılır, Atatürk silinir, Cumhuriyet ortadan kalkarsa bazıları için hedefe ulaşılmış mı olacak?

Her medeni ülkede, her cumhuriyet düzeninde yasa dışı, ahlak dışı görülen  olaylar vardır. Bu örneklerin ülkemizde görülmesi utanç verici, düşündürücü değil mi?

Bunca belediye başkanı, yolsuzluk iddiaları ile içerde. Bu iddialar doğru ise; Türkiyenin 1. partisi Ana muhalefete ülke teslim edilebilir mi? Eğer iddialar doğru değil, bir iftira ise: Türkiyeyi yöneten bu iktidara ülke nasıl teslim edildi? Çoklarımızın dediği gibi,  “Çalmayan mı var, yemeyen mi var?” sa bu çok daha vahim değil mi?

Böyle bir ülkenin geleceği olmaz! Tehlikenin farkında değilsek, gaflet içinde bir toplum ancak esarette rahat (!) bulur!  Amaç; Cumhuriyeti yıkmak, bölücü teröre yol açmak, menfur iddiaları haklı çıkarmaksa? Başarıyorlar.

Sevr’e teslim olmuş  Osmanlıdan, bir vatan parçası kurtarabilmişiz. Mustafa Kemal bize onurlu bir devlet bırakmışsa, onu korumak, onu yüceltmek, kutsal emanete sahip çıkmak değil mi?

Adi polititikacılara  bakıp, ülke yönetimine karşı soğuk kalmak, bir sitemin ötesinde olmasın!

Ülkemizin ekonomisi, sosyal yapısı, psikolojik savunması, geleceğe olan güveni sorgulanırken sanatçı; sadece mersiye yazan, onu renklendiren insanlar olamaz. Haksızlığa, yanlışa, ihanete, sosyal duyarsızlığa söyleyecek sözü, mesajıyla dik insan olma hak ve vazifesine sahiptir.

Cumhuriyet bizden bunu bekler!  

 

 

 

 

 

Bu yazı toplam 87 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim