Bugün 26 Nisan 2024 Cuma
  • Antalya21 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2440.177
    %0.51
  • Dolar
    32.4575
    %-0.23
  • Euro
    34.7559
    %-0.63
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Çok büyük sıkıntılarımız var”
10 Ocak 2022 Pazartesi 15:27

“Çok büyük sıkıntılarımız var”

ANTGİAD Yönetimi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle kent basınıyla buluşma gerçekleştirdi. Toplantıya katılan gazeteciler, sektörün ve gazetecilerin çok büyük sıkıntıları olduğunun altını çizdi.

Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANTGİAD) tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle toplantı düzenlendi. Toplantıya Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı İdris Taş, Antalya Basın Cemiyeti Genel Sekreteri Cem Çon, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği’ni temsilen Yönetim Kurulu Üyesi Cenk Özel, çok sayıda gazeteci ve ANTGİAD Yönetim Kurulu üyeleri katıldı. Toplantıda Basın sektörünün temsilcileri, basının ve gazetecilerin yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.

 

“BU ANLAMLI GÜNDE SİZLERLE BİRARAYA GELMEK İSTEDİK”

ANTGİAD Başkanı Osman Sert, “Bu anlamlı günü, sizlerden ayrı sosyal medyadan bir paylaşım yaparak yaşamak ve anmak istemedik. Bir araya gelerek yaşamak istedik” diyerek gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutladı. Dernek olarak Antalya’da gençlerin bir şeyler üretebileceğini, katma değer yaratabileceğini ve fazlasını yapabileceğini göstermeye çalıştıklarının altını çizen Sert, “Özellikle pandemi sürecinde biraz zorlandık. Çünkü, dernekler sosyal yapılar ve bir arada oldukça, paylaştıkça üretkenlik artıyor. Bu nedenle zor zamanlar yaşadık ama çok dinamik bir yönetim kurulumuz var. Görevde 2’nci yılımızı dolduruyoruz. Önümüzde 2 yıl daha var. 2 yılda yaklaşık 252 faaliyet gerçekleştirdik. Bunların arasında birçok proje var” dedi.

osman-sert-002.jpg

“BAYRAM DEĞİL, MÜCADELE GÜNÜ”

Organizasyon için ANTGİAD Başkanı Osman Sert’e teşekkür ederek 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün basın sektörü için çok değerli olduğunun altını çizen Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İdris Taş ise, “İlk önceleri 1961 yılında bayram olarak kutlanıyordu ama sonradan bazı haklarımız elimizden alındı. Biz 10 Ocak Gazeteciler Günü’nü bayram olarak değil, dayanışma ve mücadele günü olarak kabul ediyoruz. Bundan sonra da bu mücadele günümüz devam edecek. Geçmişteki birçok avantajlarımız olmasa da basın kartı bizim kimliğimiz, onurumuzdur. Onu korumaya çalışıyoruz” diye konuştu.

 

“BASININ ÇOK BÜYÜK SIKINTILARI VAR”

Basın sektörünün çok büyük sıkıntıları olduğuna dikkat çeken Taş, şunları dile getirdi:

“Bu sıkıntıları hepimiz yaşıyoruz. Gazetecinin yaşaması için gazeteler, radyolar, televizyonlar, haber siteleri olmazsa olmaz. Özellikle döviz kurlarının yükselmesiyle birlikte girdi fiyatları çok yükseldi. Yazılı basın neredeyse günü nasıl kurtarırım düşüncesinde. Yazılı basın biterse çalışacak kurum kalmaz. Devamı bizim için çok kıymetli. Haber siteleri de bizim için önem kazanmaya başladı. Onda da büyük sıkıntılar var. 80 milyonun 20 milyonu haber sitelerinden haber okuyor. Maalesef bunun bir yasası yok. İnternet yasası olmadığı sürece bizim mesleki olarak basın kartlarını internet haber siteleri üzerinden alma şansımız yok. Birçok internet sitesi sahibi meslektaşım basın kartı olmadığı için akreditasyonlar konusunda sıkıntı yaşıyor. Bunun çözümü için çalışmalarımız devam ediyor. Bugün bir ulusal televizyonun uydu fiyatları ne kadarsa yerel televizyonun fiyatları da aynı. 10 bin doların üzerinde uydu kirasıyla yerel bir televizyonun ayakta kalmasının ne kadar zor olduğunu düşünün. Bunun için de Türksat ile görüştük. Yerel kanalların ayrı bir platformdan yayın yapması gerektiğini vurguladık. Bununla ilgili kanal isimlerini istediler. Gazeteler, radyolar, televizyonlar ayakta kalmak için canla başla mücadele ediyor. Nereye baksak basının sorunlarıyla karşılaşıyoruz ama mücadeleyi bırakmayacağız. Yaşanan zor şartlar altında maalesef en büyük darbeyi bizim sektörümüz aldı. Yinede umudumuz yok değil.”

idris-tas-001.jpg

“KENT DİNAMİKLERİ BASINA DESTEK OLMALI”

Kentteki bütün dinamiklerden en az bir yerel gazeteye abone olarak destek vermesini isteyen Taş, “En az bir gazeteye abone olsunlar. En az bir televizyonu birinci sıraya yerleştirsinler. Kentteki haber sitelerimizi ziyaret etsinler. Çünkü, onların dinlemesi, haber sitelerine girmesi, abone olması basına en büyük iyiliktir” dedi.

 

“ÇÖZÜMÜ BİLİYORUZ AMA MUHATAP BULAMIYORUZ”

Daveti için ANTGİAD Başkanı Sert’e teşekkür eden Antalya Basın Cemiyeti Genel Sekreteri Cem Çon ise, “Burada güzel bir kalabalık var ama umarım önümüzdeki yıl yine bu kalabalığı görebiliriz. Basın olarak çok ciddi problemlerimiz var. Çözümünü biliyoruz ama çözüm konusunda muhatap bulamıyoruz. Söylediğimiz kişiler çok ciddiye almıyor. Sanıyorum hükümet de yerel basının yaşamasından yana değil diye düşünüyorum. Maalesef olayları üst üste koyduğunuz zaman bunu düşünmeye itiyor. Yerel televizyonlarla, yerel basınla ilgili sorunlar var. Yazılı yerel basının istihdamdaki önemini hepimiz biliyoruz. Dergilerle, maliyetlerle ilgili problemler var. Yinede bu mesleği çok seviyorum. Dünyaya bir daha gelsem gazeteci olurum” diye konuştu.    

cem-con.jpg

“EKİPMAN EDİNMEDE CİDDİ MALİYETLER VAR”

Organizasyon için Başkan Sert’e teşekkür ederek gazetecilerin ekipman edinmede çok ciddi sıkıntılar yaşadığını söyleyen Türkiye Foto Muhabirleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cenk Özel de, “Vergiler, dolar, maliyetler çok yükseliyor. İşverenler asgari ücretle sıkıntı yaşayabiliyor ama arkadaşlarımızın ekipman edinmelerinde çok ciddi maliyetler var. Bir kamera, fotoğraf makinesi almak her geçen gün zorlaşıyor. Bununla ilgili çalışıyoruz. En azından basın kartı sahiplerinden vergilerin alınmamasını, arkadaşlarımızın ekipmana daha rahat ulaşmasını istiyoruz. Bugün bayram değil, sorunlarımızı aktarabileceğimiz bir gün. Umarım en kısa zamanda bu sorunlarımıza çözüm bulabiliriz” ifadelerini kullandı.

cenk-ozel.jpg

“1961 YILI 10 OCAK’A KADAR AMELEYDİK”

Organizasyon için teşekkür ederek 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili bilgi paylaşan AGC kurucularından ve eski Başkanı Erdoğan Kahya ise, “Biz 1961 yılı 10 Ocak’a kadar ameleydik. Gazetelerde çalışan muhabirler, diğer görevliler amele, işçi statüsündeydik. 1475 sayılı yasaya tabiydik. İlk defa 10 Ocak 1961’de rahmetli Bülent Ecevit’in Çalışma Bakanı olduğu süreçte 212 sayılı basın iş yasası çıktı ve biz amelelikten kurtulduk, fikir işçisi olduk. Matbaa ve diğer çalışanların da kimi fikir işçisi, kimi normal işçi sayıldı” açıklamasında bulundu.

 

“ÇOK SAYIDA HAK KAZANDIK AMA BÜYÜK BİR BÖLÜMÜNÜ KAYBETTİK”

Fikir işçisi statüsüyle çok önemli kazanımlar elde edildiğinin altını çizen Kahya, “Gazetecilere örgütlenme hakkı verildi. Türkiye Gazeteciler Sendikası’na üye olma hakkını kazandık. Oraya üye olmanın ardından toplu iş sözleşmesi yapılarak kazancımız önemli ölçüde arttı. İstifa halinde kıdem tazminatı ödenmiyordu, 212 sayılı yasaya göre işçiye iş akdini feshetme hakkı verildi. Üstelik feshetse de, kovulsa da, istifa etse de kıdem tazminatı hakkını kazandık. Buna benzer çok sayıda haklar kazandık. Ancak, geçen süre içerisinde o haklarımızın büyük bir bölümünü kaybettik” dedi.

erdogan-kahya.jpg

“PATRONLAR PES ETTİ”

Yasa çıktığında İstanbul’daki gazete sahiplerinin 3 gün süreyle gazeteleri çıkarmayarak boykot kararı aldığını hatırlatan Kahya, “Bunun üzerine mevcut hükümetin Türkiye Gazeteciler Sendikası’na destek vermesiyle, 3 gün süreyle Türkiye Gazeteciler Sendikası Anadolu’nun en ücra köşesine kadar ulaşacak gazete çıkardı ve patronlar pes etti. Yasayı kabul ettiler ve 212 sayılı yasa yürürlüğe girmiş oldu” diye konuştu.      

 

“EN ÖNEMLİSİ SENDİKAYA GİRME HAKKIMIZ ELİMİZDEN ALINDI”

O dönemde 212 yasası ile verilen hakların günümüzde hemen hemen hiçbirisinin kalmadığını söyleyen Kahya, şunları dile getirdi:

“Biz sadece fikir işçisi olduk. Diğer hakların hepsi gitti. En önemlisi örgütlenme hakkımız yok. Meslek örgütlerinde bir araya gelebiliyoruz ama sendikaya girme haklarımız maalesef elimizden alındı. 1980 sonrası büyük gazeteler kendi aralarında işbirliği yaparak, adına da ‘centilmenlik anlaşması’ dedikleri işbirliğiyle hepimizin sendikalardan istifasını sağladılar. Sendikadan istifa etmeyenler işten kovuldu, o gazeteci bir başka gazeteye alınmamak üzere centilmenlik anlaşması yürürlüğe kondu. Hiçbir gazetede iş bulamadı. Zorunlu olarak sendikadan istifa etmek zorunda kaldı.”  

 

“10 OCAK DAYANIŞMA GÜNÜ”

Günümüzde 10 Ocak’ı kutlamanın hiçbir anlamı kalmadığını dile getiren Kahya, 10 Ocak’ın dayanışma günü olduğunun altını çizdi.

sam-9845.jpg

10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ HAKKINDA

Çalışan Gazeteciler Günü, 1961’den beri 10 Ocak günü düzenlenen Türkiye'ye özgü bir kutlama günüdür. 1961-1971 arasında "Çalışan Gazeteciler Bayramı" adıyla kutlandı. 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra ülkede gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak değiştirildi. 4 Ocak 1961’de kabul edilen ve basın çalışanlarının bazı haklar ve yasal güvence sağlayan 212 sayılı kanun adlı düzenlemenin Resmi Gazete'de yayımlanışı nedeniyle 10 Ocak günü kutlama günü oldu. Söz konusu düzenleme, iş sözleşmelerinin yazılı olarak yapılması, sözleşmelere işin türü ve ücret miktarının yazılması gibi gazetecilerin sosyal ve yasal haklarını belirleyen hükümleri içeriyordu. Bu yasa ile kendilerine yüklenen sorumlulukları kabul etmek istemeyen 9 gazete patronu 212 sayılı yasanın ve Basın İlan Kurumu’nun oluşmasına ilişkin 195 sayılı yasanın mesleki sakıncalar doğuracağını iddia eden bir ortak bildiriye imza atarak gazetelerini 3 gün kapadıklarını duyurmuşlardır. Dokuz patron olayı olarak basın tarihine geçen bu gelişme üzerine gazeteciler, boykot boyunca Basın adlı bir gazete yayımlamaya karar vermişlerdir. Basın Gazetesi 11 Ocak günü yayına başladı ve üç günlük boykot sırasında düzenli olarak yayını sürdürdü. Çalışan Gazeteciler Günü, bu olayın bir sonucu olarak ortaya çıktı. 10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlanmaya başladı ve 1971’de Çalışan Gazeteciler Günü halini aldı. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 3670 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim