Binali Efe / KONUK YAZAR

Küresel salgın dünya ekonomisini sarsmaya devam ediyor.

ABD, Cin, Japonya, Almanya ve Rusya gibi sanayi ve teknoloji devleri şaşkın ve perişan durumdalar.

Sanayileşmiş olan ülke vatandaşları açlığa, sefalete alışık olmamaları, refahların dan ödün vermeyeceklerini bilen siyasiler acil çözümler peşindeler.

Zira iktidarda olan siyasi parti mensupları;

Vatandaşa boş vaatlerle hayal satıp palavra sıkanların biletini alır ve ilk gelen tirenle geldiği yere gönderileceğini çok iyi bilir.

Yani; Zengin ülkenin insanı, genel anlam da bilgili, eğitimli ve bilinçli olduğu için yaşam kalitesinden ödün vermeye asla tahammülü yoktur! 

Türkiye de öylemi?

Tabii ki öyle değil.

Yani, zengin devletlerin vatandaşları kül yutmaz.

Ama bizim gibi üçüncü dünyanın fakir vatandaşları siyasilerin palavralarını yalayıp yutmaya müsait!

Türkiye dahil bütün İslam ülke iktidarları de yapanın yanına kar kalıyor.

Gelen bir daha gitmeyi asla düşünmüyor!

Yani; AKP veya bir başka parti fark etmez.

Ortadoğulu mantığı bir türlü değişmiyor.

Maalesef ama, Türkiye gibi gelişmekte veya az gelişmekte olan ülkelerin vatandaşları açlık ve sefalete daha alışıktır.

Bu nedenle; 

Türkiye’de iktidar olan AKP diğer fakir ülkelerin hükümetlerine nazaran biraz daha şanslıdır.

Şöyle ki;

Müslüman ülkelerinin tamamı başına gelmiş ve gelecek her husumeti Allah’ın taktiri ve alın yazısına bağlanmasına alıştırılmış olmalarından dolayı AKP yarın çıksa halka “Korona Virüs bize Allah’tan geldi, kaderimiz de varmış” dese en azın da halkın yarısı inanır…

Ama, Türkiye halkı 100 yıllık Cumhuriyet nimetlerinden nasiplenmiş demokratik ve hukuk devletin üstünlüğünü ve evrensel insan haklarını benimsemiş ve bilinçlenmiş olması, AKP iktidarın işini az da olsa zorlaştırıyor!

AKP iktidarı Korona virüs belasını, bilhassa Sağlık Bakanı Koca’nın başarılı çalışması halkın nezdin de karşılık buldu.

Buna istinaden dünyanın önde gelen en güvenilen haber ajansları da Türkiye’yi bu konu hakkında başarılı buluyor.

Ama, Türkiye’nin ana muhalefet partisi CHP’nin başında bulunan Genel Başkan Kılıçtaroğlu’nun kılıcı iki taraflı kesiyor. 

Erdoğan ne yaparsa yapsın asla Kılıçdaroğlu’na yaptıklarını beğendiremiyor.

İyisini yapıyor, Kılıçdaroğlu mükemmelini istiyor.

Mükemmelini yapıyor.

Mükemmelin mükemmelini istiyor.

Bence: CHP’nin başında Dersimli Genel Başkan Kılıçtaroğlu var oldukça, AKP’nin başında Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan var oldukça; Kılıçdaroğlu’nun kılıcı Erdoğan’ın ensesinde inmeyecek!

Ve, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan gece dahi yatağında rahat uyuyamadığı, vermiş olduğu demeçlerinde sinirli, kızgın ve asabi oluğu apaçık belli…