Eyüp Koçak / Muhabir Türk

 Dünya toplumu çok değişik zamanlardan geçiyor.  Bir yandan teknolojinin olanakları genişlerken; bir yandan da gelişen teknoloji, insanoğlunun imtihanını zorlaştırıyor.  Önceden toplum kendi içinde var olma savaşı verirken,  şimdi bu savaşın cephesi daha da genişledi.  Ailede, bulunduğu alanda takdir görme arzusu artık insanoğluna yetmiyor.  Daha fazla beğenilme, daha fazla takdir görme içgüdüsü, insanoğlunun ruhunu ele geçirmiş durumda.

Bu durumu bir tek sosyal medya ile sınırlayamayız elbette. Facebook, Instagram, Tiktok gibi mecralardan önce de insanlar,  bilgisayar başında farklı kimlik ve kişilikle var olma mücadelesi veriyordu.  Forum siteleri, Mirc, MSN Messenger gibi mesajlaşma araçlarıyla pek çok orta yaş neslinin anısı olduğunu düşünüyorum.

 Aradaki tek fark, var olan durumun içerisine, para kazandıran yayıncılığın eklenmiş olması.  Halk böyle olunca para kazanma duygusu ile insanlar türlü çaba içine giriyor.  Ne kadar çok izlenme, ne kadar çok etkileşim olursa, o kadar para kazanma olanağı artıyor. 

Bu durumu en fazla günümüz gençliği sahiplendi. Taş atıp kol yormadan bir yerlere gelme, kolay yoldan para kazanma arzusunun geldiği nokta çok tedirgin edici!  Günümüz gençliği daha çok Tik Tok, İnstagram ve Yutub’u tercih ediyor.  Tabi Tvinç gibi oyun platformlarını kullanan genç ve çocukların sayısı da hiç azımsanmayacak ölçüde!  

Ben işim gereği var olan bütün sosyal medya araçlarını mümkün olabildiğince aktif kullanmaya çalışıyorum.   Sosyal medya kullanırken tanık olduğum manzaralar karşısında bazen nutkum tutuluyor.  “Bir insan beğenilme veya izlenme adına bu kadar nasıl alçalabilir, var olan bütün değerlerini bu kadar nasıl hiçe sayar” sorusunu sorduran birçok videoya rastladım.   Hele bazı eşlerin birbirleri ile yaptığı şakalar, “yuh” dedirten cinsten! Ama böyle olmasına rağmen bu iğrenç içeriklerin yoğun talep alması, bu içeriklerin altına yapılan tuhaf yorumlar gelecek adına beni kaygılandırıyor.

Tuhaf olabilme adına; çatıya çıkıp düşen, sonrasında ölen, sokakta göbek atan, mahrem yerlerini açarak kamera ile gerdeğe girenlerin sayısı arttıkça, bu toplumun psikoloji ile ilgili kaygılarım artmaya başladı. Daha da kötüsü, bu gibi davranışlar artık sıradanlaştı. Sosyal medya içerikleri ne kadar çok kokuşmuş ise, o kadar çok ilgi görüyor.  Daha acı olanı,  bu kokuşmuş içeriklere TV ve gazeteler de çanak tutuyor.

Siz dürüstseniz, kendinize ait değerleriniz varsa, sanatınızla, mesleğiniz ve maharetinizle bir şeyler yapmak istiyorsanız işiniz zor.  Sosyal medya platformları bile bu emek kokan içerikleri beğenen olmadığı için diğer kullanıcılara önermiyor.  Ahlaksızlığa ve akıl yoksunluğuna bilinçli bir yönlendirme var.

Facebook, Instagram, Youtube, Tik Tok gibi mecraları aktif kullanıyorsanız lütfen kaliteli içeriklere yönelin.  Toplumun değerlerini hiç sayan içerikleri görmek istemiyorsanız şikâyet edin.  Yoksa bir gün gün gelecek, can evinizden vurulacaksınız!

Benden söylemesi…