Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

            Emlak sektörünün ivme kazandığı bölgeler ile ilgili yapılan araştırmada İstanbul, İzmir ve Antalya ilk sıralarda yer alıyor.

            Nüfusu 16 milyonu geçen İstanbul’da metrekare fiyatları bazı semtlerde dudakları uçuklatacak seviyelere gelmesine rağmen diğer semtler de bunlardan geri kalmıyor.

            Antalya’da da durum farklı değil.

            Konyaaltı ve Muratpaşa bu anlamda ilk sırada yer alıyor.

            Emlak sektöründe ve otomotiv sektöründe bu işi kurumsal anlamda yapanlar dışında hiçbir kaydı olmaksızın emlakçılık ve galericilik yapanlar ile ilgili Bakanlık girişimlere başladı.

            Fiyatların spekülatif olarak artmasına neden olan  ve hiçbir vergi ödemeden alım-satım işi yapanların neden olduğu yasal boşluğun doldurulması adına atılmaya hazırlanan adım gerçek anlamda vergisini ödeyerek emlakçılık ve galericilik yapan kişilere umutlandırdı.

            Her önüne gelenin emlakçılık yaptığı, ikinci el otomobil alım-satımı yaptığı bir ortamda yasal düzenlemeler yapmanın zamanı çoktan geldi.

            Vatandaşların mağduriyetinin arttığı bir ortamda bilgi kirliliğinin de önlenmesi adına çok daha kapsamlı çalışmaların yapılması gerekiyor.

            Diğer taraftan yazımın başında da belirttiğim gibi; hızla gelişen ve değişen bir şehir kimliğindeki Antalya’da öyle bir noktaya gelindi ki, gayrimenkul piyasası sürekli revaçta…

            Yatırım yapmak isteyen işletmecilerden tutun da, ev almak isteyenlere kadar, hatta kiralık daire bulmak isteyen vatandaşlara kadar geniş bir açılımda emlak sektörü canlılığını kaybetmiyor.

            Sürekli bir göç dalgası ile Antalya’da emlak piyasası ekonomik krizlerde bile derinden etkilenmiyor.

            Kısa süreli bir durgunluktan sonra “yeniden” tırmanış eğilimine giren ev ve arsa fiyatları özellikle dar gelirlileri çok zor durumda bırakıyor.

            Dar gelirliler, yoksullar, emekliler ve işsizler için Antalya bu yönüyle zor bir şehir!

            Ve özellikle evi kirada olanlar için daha da zor.

            Çünkü, konut fiyatları arsa fiyatlarıyla sürekli yarışır halde!

            Bu yönleriyle Antalya; emlak sektörünün oldukça revaçta olduğu bir şehir… İklimi, doğası, denizi ve sürekli gelişimiyle yatırımcıların ilgisini çeken bu şehirde emlak sektörü de oldukça gözde.

            İnşaat sektörü oldukça hareketli…

            Sürekli göç; arz-talep dengesini sürekli canlı tuttuğu için ilçelerdeki en uçsuz bölgelerdeki alanlar bile değerlenmiş durumda…

            Bilgi kirliliği, kulaktan dolma bilgiler ve suni fiyat artışları karmaşık bir duruma yelken açıyor!

            İşte tam da bu noktada “Al-sat”çıların hızla çoğalması; yasal boşluktan kaynaklanıyor.

            Vergisini ödeyen, işçi çalıştıran, ülkeye katma değer sağlayan, istihdam sağlayan kurumlar bir an önce yasal düzenlemelerin hayata geçmesini bekliyor.

            Ev sahibi olmak isteyen, kirada oturmak isteyen ve arsa sahibi olmak isteyen vatandaş da suni artışları şaşkınlıkla izliyor.

            Fiyatlar sürekli arttıkça, dar gelirli vatandaş çaresizliğiyle baş başa kalıyor…