Demokrasinin en güzel uygulaması olan bir yerel seçimi daha geride bıraktık.
Egemenliği elinde barındıran halkımız, iradesini bir kez daha sandıklara yansıtarak yerel yönetimlerde kimlerin görev alması gerektiğini belirledi.
Ancak, dikkat ettiyseniz belki de karar vermekte en çok zorlandığımız bir seçim sürecini ve seçimi yaşadık.
Çünkü, seçim öncesinde güçlü olan büyük siyasi partilerin ittifak adı altında biraraya gelerek Cumhur ve Millet ittifakı olarak iki karşıt kutbu ortaya çıkarmaları, seçmenlerin karar vermelerinde zorlanmalarına neden oldu.
Birçok küçük partinin de bu ittifaklara gizli veya açık olarak dahil olmaları, destek vermeleri partililer ve seçmenler arasında görüş ayrılıklarını ortaya çıkardı.
İttifaklar çerçevesinde partiler arasında adayların da paylaşılması, bazı seçmenleri karar vermede en çok zorlayan gelişmelerden oldu.
Yıllarca desteklediği, oy verdiği partinin ittifak nedeniyle aday çıkarmayarak diğer ittifak ortağı partinin adayının önüne konması, seçmenleri karar vermede çok zorladı.
Kendi gözlemlerim ve yaşadıklarımdan örnek verecek olursam, eskiden insanlar ‘Şu partiye oy verelim’ derken, bu seçimde ‘Kime oy vereceğiz?’ diye soranların sayısının kat be kat fazla olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
İnsanların son saatlere kadar karar verememelerinin, büyük bir kararsızlık yaşamalarının ve ‘Kime oy vereceğiz?’ diye birbirlerine sormalarının en büyük nedeni, ittifaklar nedeniyle alternatifler aramaya çalışmaları ve seçim süreci öncesinde liderler ile partililer tarafından dile getirilen, birbirlerini suçlayıcı, kutuplaştırıcı, ötekileştirici söylemler oldu.
Bence bu seçim, kararını son dakikada verenlerin yoğunlukta olduğu, son sözü büyük bir çoğunlukla kararsızların söylediği bir seçim oldu.
Sonuçlar hepimiz, kentlerimiz ve ülkemiz için hayırlı olsun.
Bu yazı toplam 4470 defa okunmuştur.