Bugün 23 Temmuz 2025 Çarşamba
  • Antalya27 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    4446.778
    %-0.18
  • Dolar
    40.4449
    %0.07
  • Euro
    47.4695
    %-0.09
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Migren Nedir, Ne Değildir?
22 Temmuz 2025 Salı 23:51

Migren Nedir, Ne Değildir?

Her yıl 22 Temmuz'da kutlanan Dünya Beyin Günü, bu yılın her yerinden bireylerin migrenle ilgilendiğine dikkat çekiyor.

Toplumda sıklıkla “basit baş ağrısı” olarak hafife alınan migren, aslında beyninizin doğrudan önerilerini ciddi bir sorunla karşı karşıya getiriyor. Bugün onu 7 yaşında 1'i migren nedeniyle yaşam kalitesinde ciddi bir düşüş yaşıyor.

 

Migren Nedir, Ne Değildir?

 

Nöroloji Uzmanı Dr. Nurten Polat, migrenin sıradan bir baş ağrısından çok daha fazla olduğunu vurguluyor. "Migren, genellikle tek sıcaklık, zonklayıcı ve basınç tıslama yaratan bir ağrıdır. Bulantı, çoğalma, çoğalma ve sese duyarlılık gibi belirtilerle birlikte seyreder. Kimi zaman dengesizlik hissi ve hatta bayılma da görülebilir" diyor.

 

Migren atakları insanlarda değişiklik gösterebilir. Bazı ataklar bir gün sürerken, birkaç gün hatta haftalarca devam edebilir. 1-3 haftayı aşan sürekli ağrılar ise kronik migren olarak kullanılır. Onun baş ağrısı migreni değil, ancak günlük hayatta sekteye uğrayan şiddetli ve tekrarlayan baş ağrılarının mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekir.

 

Migrenin Beyin Üzerindeki Etkileri

 

Migren yalnızca fiziksel bir rahatsızlık değil, aynı zamanda matematiksel problemler üzerinde de olumsuzluklara sahiptir. Uzm. Dr.

 

Tanı Gecikirse Yaşam Kalitesi Düşüyor

 

Toplumda migrenin hala yeterince ciddiye alınmadığını Uzm. Nurten Polat, erken tanının açıklanması şu sözlerle vurguluyor: "Migrenin tanısında değerlendirme öyküsü çok önemli. Ağrının rejimi, süresi, özellikleri olmayan ve tetikleyici unsurlar özelliği analiz edilmelidir. Gerekli muayeneler zamanında yapılmazsa tanı gecikir ve hasta kronik ağrıyla yaşamak zorundadır."

 

Migren Kadınlarda Daha Sık Görülüyor

 

Araştırmalar, migrenin erkeklerde oranlarının üç kat daha sık görüldüğünü ortaya koyuyor. Hormonlardaki dalgalanmalar, özellikle adet dönemleri, hamilelik ve menopoz gibi dönemlerde migren ataklarını tetikleyebiliyor. Bu nedenle olayların düzenli aralıklarla takipte olması büyük önem taşımaktadır.

 

Migrenle Yaşam Mümkün, Ama Bilinç Şart

 

Migrenin tamamen tedavi edilmesi mümkün olmasa da atakların verimliliği ve verimliliği azaltılabiliyor. İlaç tedavilerinin yanı sıra yaşam tarzını değiştirme, stres yönetimi, düzenli uyku ve sağlıklı beslenme de migren kontrolünde kritik rol oynuyor. Uzm. Nurten Polat, "Migrenle mücadelede en etkili yol; hastalık tanısı, tetikleyici özelliklerin bilinmesi ve hekimin kontrolünde ilerlemektir" diyor.

Kaynak: Haber Merkezi
Bu haber toplam 157 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim