Eyüp Koçak / Muhabir Türk

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener,  seçim gününün açıklandığı günden bu yana başarılı bir grafik çizdi. Kendisini ve topluma vermek istediklerini bütün engellemelere rağmen anlatmaya çalıştı. Seçimlere bir gün kaldı ve bütün anlatılmak istenenler, bir şekilde halka ulaştı. Meral Akşener’i  sadece MHP’de olduğu zaman değil, çok eski zamanlardan bu yana bir şekilde takip etmeye çalıştım. İçişleri Bakanı olduğu dönemde de halkın sempatisini kazanmış biriydi. Sonra MHP’ye geçti. Meclis başkanı olduğu dönemde ortaya koyduğu mert tavır, onu halkın gözü önüne bir kez daha getirdi.  Meral Akşener’i beğenin ya da beğenmeyin, bir çekim gücü var. Onu İyi Parti’ye kurmaya iten şey de bu çekim gücüydü.   

 

Hataları var mı? 

 

Elbette vardır. Kimin hataları yok ki?  Şöyle bir 16 yıl geri döndüğümüzde, bugün konuştuğumuz her şeyin hatalar ürünü olduğunu söyleyebiliriz.  O yüzden Meral Akşener’in yaptığı hataları, iktidarın yaptığı hatalarla kıyasladığımızda arada dağlar kadar fark var.  Bir şekilde bu hatalar da görmezden gelinebilir yani. 

Bu seçimde en büyük haksızlık İyi Parti’ye yapıldı. Bütün medya organları onu görmezden geldi. Onun halkta yarattığı etki ve tepki itibarsızlaştırılmak istendi. O’nun hakkında bugüne kadar çok ilginç iddialar ortaya atıldı. Öylesine kötü, öylesine iğrenç iddialar ki onun zaman zaman kadın olduğu bile unutuldu.  Ama bütün görmezden gelmeler, haberlerde yer vermemeler, seçime sokmama çabaları işe yaramadı. Sosyal medya aracılığı ile Meral Akşener söylemek istediklerini tam ve istediği gibi anlattı. Son zamanlarda muhalif kanallar da ona destek verdi, böylece  Meral Akşener kendisini halka anlatma imkanı buldu.  Siz ne kadar da gazetelerde yer vermeseniz,  su akar yatağını bulur hesabı Meral Akşener de bir şekilde kendisini bu halka anlattı. 

 

Bu seçimin en başarısız en kötü grafiğini ise medya verdi. Medya bu kadar ucuz, bu kadar kötü ve bu kadar anlaşılmaz olmasını neye borçlu bilmiyorum ama Allah’tan sosyal medya var! Allah’tan seçim sürecinde buraya müdahale edilmedi. Sağcısı, solcusu, Ak Partilisi, CHP’lisi, İyi Partili ve MHP’lisi sosyal medyada özgürce düşündüğünü söyleyebildi.  Ulusal televizyon kanallarının sunduğu haber ve seçim özel programları tam bir rezaletti. Yandaşlıktan öteye giden, gazetecilik reflekslerinden uzak, çıkar peşinde koşan gazetecilerin yanlı ve kirli taraflarını, bu seçim sürecinde gördük ve onlar adına utandık.  Sadece iktidar partisinin gazetecilerinden bahsetmiyorum, muhalefeti savunan ve ne olduğu belirsiz gazeteciler de nasibini aldı bu kirlenmeden? Takım tutar gibi tuttukları liderlerine  bir soru dahi soramayan, kirli geçmişleri ayen beyan ortada olan bu insanlar, muhalif parti liderlerine programlarında çok çirkince davrandılar.  Bu insanlar, her dönemin adamlarıdır. Onların bu zamandaki tarafgirlikleri sizi yanıltmasın. Bu ülkede iktidar gitsin, CHP gelsin aynı duruşu bozukluğunu CHP’ye de gösterirler. Bunlar için önemli olan davaları, düşünceleri ve duruşları değil, bunlar için en önemli olan cebine ne kadar girdiğidir.

Seçimlere bir gün kaldı. Halk bu seçimde geleceğini oylayacak.  Nasıl yönetilmek istediğine karar verecek.  Güzel ülkemin insanlarına huzuru ve refahı getirecek bir seçim olsun.  Kazanan lider kim olursa olsun, ateşi göğsünde çeviren bu halka, umut ve huzur getirsin. Kutuplaşma bitsin, insanlar yine birbirine eskisi gibi kardeşçe bakabilsin.  Her alanda özgürlük, eğitimde, bilimde ve sanatta özlediğimiz ilerlemeyi sağlasın.  

 

Rabbim ülkeyi iç ve dış düşmanlardan, görünür görünmez kazalardan ve belalardan korusun. 

Seçim sonuçları ülkemize ve milletimize hayırlı uğurlu olsun.