Bugün 13 Mayıs 2025 Salı
  • Antalya24 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    4041.279
    %0.16
  • Dolar
    38.7588
    %-0.07
  • Euro
    43.2476
    %0.35
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Fuar turizmi için bütünleştiren, temel bir politika olmalı”
07 Kasım 2018 Çarşamba 14:16

“Fuar turizmi için bütünleştiren, temel bir politika olmalı”

Yapı teknoloji fuarı konusunda Türkiye’nin en başarılı çalışmasını Antalya’da ortaya koyan Akdeniz Tanıtım Genel Müdürü Fatih Onkar ile YAPEX fuarını konuştuk.

 

Bu yıl 26’ncısı gerçekleştirilecek Uluslararası Yapı Malzemeleri, İnşaat Teknolojileri, Yapı Yenileme ve Restorasyon Fuarı  (YAPEX) için geri sayım başladı. Yapı teknoloji fuarı konusunda Türkiye’nin en başarılı çalışmasını Antalya’da ortaya koyan Akdeniz Tanıtım Genel Müdürü Fatih Onkar ile YAPEX fuarını konuştuk.

YAPEX’in ortaya çıkış hikâyesini anlatır mısınız?

Antalya’ya geldiğimizde, 1990’lı yılların başındaydık. O zaman fuarla Antalya yeni tanışıyordu. Bir otel salonunda iş yapan arkadaşlarımız vardı, onların vesilesiyle geldik. Biz de neden yaptığımız işleri Antalya’ya taşımayalım dedik,             bu vesileyle 1993 yılında Antalya’ya geldik. Eskiden Dedeman Otel’in salonlarında fuar maceramıza başladık.  1990’lı yılların başı, turizmin çok hareketli olduğu yıllardı. Kent için rahmetli Turgut Özal dönemi alan tahsislerini yeni yapmıştı. Her taraf otel şantiyesi halindeydi. Dolayısıyla çok küçük ölçekli başlayan fuarımız, inanılmaz kabul gördü. Otellerden talep çok fazlaydı.  O bölgede iş yapan mimarlar, mühendisler,  firma sayısı eskiden çok yoktu. Rekabet bu kadar fazla değildi. İkinci yılından itibaren, neredeyse salonun otelleri bize yetmemeye başladı. Daha sonra birkaç yıl otelde çalıştıktan sonra Cam Piramit’te fuar yapmaya başladık. Sonra fuar için Cam Piramit’ de yetmemeye başladı.

HER YIL FUARLARINIZI YÜKSELİŞLE KAYDETTİNİZ, ANFAŞ’A GEÇİŞ HİKÂYENİZ NASIL OLDU?

Her yıl büyüdü fuar.  Nihayet 1999 yılında ANFAŞ’ın açılmasıyla beraber, çok büyük uluslar arası standartlarda fuar alanına kavuşup oraya taşındık. Ve tüm fuar alanını dolduran bir ölçeğe ulaştık. 2000’li yılların başında fuarımız daha uluslar arası bir nitelik kazandı. Alman fuar firması ile proje ortaklığı yürüttük 8 yıl kadar. Yurt dışındaki fuarlarımızın tanıtım ve satışını Alman ortağımız yürüttü, biz de onlara destek olduk. Dolayısıyla bu çerçevede ciddi bir ivme kazandı.  Her yıl turizm tesislerinin yeni yatırımlarına ihtiyaçları olduğunda, başvurdukları bir platform haline geldi. Bölgedeki mühendisler, mimarlar ve mühendisler, ürün ve yenilikleri takip etme anlamında ciddi anlamda faydalandılar. Yıllar itibariyle, piyasa koşullarından bizler de etkilendik, zaman zaman iniş çıkışlar yaşadık. Her şeye rağmen, özellikle YAPEX’in, mevcut ülke koşullarında, ülkenin en iyi fuarlarından birisi diyebiliriz.

 

78.jpg

FUARA HANGİ ÜLKE VE İLLERDEN KATILIM SAĞLANIYOR, BELEDİYELER FUARIN İÇERİSİNDE NE KADAR VARLAR?

Artık yabancı firmaların Türkiye’de ya operasyon merkezleri var ya da, çalıştıkları distribütörleri, bölge temsilcileri, bölge satıcıları var. Dolayısıyla, çok sayıda menşei farklı ülkelerde olan ürün ve hizmetlerin fuarımızda bulmak mümkün! Genelde ülke dağılımı şu şekilde oluyor bizim fuarımızda; 1/3’ü Anadolu firmalarından, bir bölümü İstanbul merkezli firmalardan oluşuyor, İstanbul merkezli firmalardan üretici olmanın yanı sıra, ithalatçı firmalarda var.  İnşaat malzemeleri konusunda ürün ve hizmet sunan firmalar var fuarımızda. 2012 yılından bu yana uygulamada olan bir de restorasyon bölümümüz var.  Orada da tarihi kentler birliği üyesi olan belediyelerin katılımı söz konusu. Zaman zaman bizim fuarlarımızda eleştirilen bir konu oldu. Belediyelerin burada ne işi var gibi eleştiriler de saldık fakat belediyelerin buradaki bulunma amacı aslında yapı sektörünü çok ilgilendiren bir konu. Çünkü bu belediyeler, kendi bölgelerindeki tarihi eserleri, yer yüzüne çıkarılmış, uzun yıllar kullanmakta oldukları bu eserleri, aslına uygun bir şekilde, günümüz teknolojilerini kullanarak restore ediyorlar. Bunun için önce projelendirme yapıyorlar, bu projelendirme tarihi kentler birliği vasıtasıyla kaynak buluyorlar, bu projeleri hayata geçiriyorlar. Dolayısıyla direkt bu, direkt yapı ve mimarlık sektörün içinde olan bir konudur. Bu fuarda da, yaptıkları ürünleri birebir sergiliyorlar. Bu projenin teşviki ile birlikte Tarihi Kentler Birliği’nin yürüttüğü ödül programı var, o da bizim fuarımızda yapılıyor geleneksel olarak. Dolayısıyla bir sentez var; bir tarafta tarihi dokuları yaşatma anlamında yapılan yenileme çalışmaları, bir tarafta da mevcut günümüzdeki firmaların ihtiyaç duyduğu malzemelerin sergilenmesi yapılıyor.

21.jpg

BU YIL GERÇEKLEŞTİRİLECEK FUARDAN BEKLENTİLERİNİZ NELER?

Bu fuarı 25 yıldır yapıyoruz ama bu yapacağımız fuar aslında 26’ncı fuar.  YAPEX’i yoğun talepten dolayı 1 yılda 2 kez yapmak durumunda kaldık. Ocak’ta yaptık, ardından Kasım’a çektik. Dolayısıyla bu gerçekleştirdiğimiz fuar, 26’ncı fuardır. Özellikle 2008 sonunda başlayıp, 2009’da net hissedilen, dünyayı sarsan ekonomik kriz vardı. Her ne kadar Türkiye’yi teğet geçse de, ciddi anlamda sıkıntılar yaşandı. Bizim sektörümüzde ciddi düşüşler yarattı. Fakat akabinde 2012,2014 arasında ciddi bir toparlanma süreci, ivmelenme, firmaların ilgisi ve katılımı çok yoğun oldu. Rusya ile yaşanan uçak krizi, Antalya’yı çok keskin bir şekilde vurdu. Sadece turizm sektörünü değil, turizme hizmet veren, turizme dayalı hareketlilik sağlayan bütün sektörlerde bu krizin etkisi hissedildi.  Bunun başında da inşaat sektörü geliyor.  Neden, yabancılara konut satışı azaldı, turizm tesisleri müşteriler düştüğü için yenilemeye gidemedi.  Pazardaki o hareket ve dinamizm, Kasım Nisan arasında yaşanan inşaat piyasasındaki hareketlilik sekteye uğradı. Peşinden Türkiye’de diğer olumsuzluklar peş peşe geldi. Darbe girişimi, terör eylemleri oldu. Bunların hepsinden etkilenmemek mümkün değil. Bundan hiç etkilenmedik desek, inandırıcı ve samimi olmaz. Ciddi anlamda hakikaten sıkıntılar yaşadık.  Bu yıl beklentimiz oldukça yüksek. Turizmin özellikle iyi gitmesi, turizm tesislerinin birkaç yıldır yapmayı düşündükleri yenilemeyi ötelemiş olması, bu sene Kasım’la beraber tekrar o pazarda bir hareketlilik yaşanacağını gösteriyor. Turizmciler bu yıl iyi bir gelir elde etti. Her ne kadar geçmişe ilişkin yaralarını saracak olsalar da, mutlaka bir takım yenilikler yapacaklardır otellerini yenilemek adına. Bu da bizim fuarımızı olumlu anlamda etkileyecektir.

sam_0309-001.jpg

KURDAKİ DALGALANMADAN KAYNAKLI BİR ENDİŞENİZ VAR MI?

Kurdaki dalgalanma bütün piyasaları saran bir kaygı. Ama turizm gelirlerinin dövize dayalı olması bu bu kaygıyı biraz azaltır diye düşünüyorum. Bu yıl fuarımızın turizm sektöründen ziyaretçi ve katılım anlamında beklentisi yüksek. Çünkü inşaat sektörü ve piyasası kurdaki dalgalanmadan çok etkilendi. Turizmin moralli geçmesi, bina yapan, konut yapan müteahhitleri de ilgilendiriyor. Antalya’ya talep artıyor. Ev satışları hareketleniyor. Bu bağlamda turizm sektöründen beklentimiz yüksek.

FUARDA SERGİLENECEK ÜRÜNLERİN NE KADARI YERLİ VEYA YABANCI?

Fuarımıza katılımcıların çoğu yerli üreticilerden oluşuyor. Bizim inşaat malzemeleri sanayimiz gerçekten çok gelişkin. Her türlü malzemeyi burada üretebiliyoruz. Artık ekonomi de, ticarette sınırlar kalktığı için dünyada her ülke bir Pazar buluyor. Türkiye’de de ithal ürünler var mutlaka. İkame edilen ürünler var, ikame edilemeyen ürünler var. Dolayısıyla ikame edilebilen, Türkiye’de üretilen ürünler, en az yurt dışında üretilenler kadar kaliteli. Bundan yana hiçbir şüphemiz yok. Dolayısıyla yerli üreticilerin daha fazla Pazar bulacağı bir gerçek! Çünkü daha fazla Türkiye’de üretme şansı var. Tabii ki , bir kısım üreticilerimiz de bu ürünleri üretmek için yurt dışından hammadde getirmek durumunda.  Bu bağlamda dövizdeki hareketlilik, onları da olumsuz anlamda etkiliyor.  Ülkemizde üretilen ürünler, fuarlarda da, ticari yaşamda da ön plana çıkıyor.  YAPEX’te yerli üreticilerin ürünleri var.

 

yapex-3.jpg

BU YIL FUARA KATILACAK YABANCI ALIM HEYETLERİ İLE İLGİLİ BİLGİLER VERİR MİSİNİZ?

Öncelikle şunu söyleyeyim, seçimlerden sonra yeni hükümetin oluşması döneminde yurt dışından gelecek alım heyetlerinin desteklenmesi programı bir süre askıya alınmıştı. Daha sonra hükümetin aldığı tedbir ve kararlar doğrultusunda buna devam edildi. Bu bağlamda biraz zaman kaydetsek de, 8 değişik ülkeden yaklaşık 12 firma ve 25-30 civarında temsilci fuarımızda bulunacak. Bu ülkeler, Moğolistan, Kosova, Rusya, Çek Cumhuriyeti fuara katılacak ülkelerden bir kaçı. Moğolistan’ın fuarımıza özel ilgi göstermesi enteresan! Ben onu biraz araştırdım. Özellikle inşaat ve turizm yatırımlarının biraz daha hızlandığı dönemmiş. Moğolistan, Gürcistan ve Azerbaycan gibi ülkelerde ilginin kaynağı inşaat ve yatırımların hızlanmasıdır. Fuar dışında çeşitli kurumlarla da görüşmelerimizi yaptık. Belki Antalya Mimarlar Odası ve onlarla birlikte bir toplantı organize edeceğiz, belki Antalya Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bazı tesisleri görmek istedikleri için oralara götüreceğiz. Yaklaşık 1 aydır Moğolistanlı katılımcılarla yazışıyoruz. Fuar haftasında burada olacaklar.  Ekonomi ve Ticaret Bakanlığımızın desteği ile geliyorlar. Konaklamaları, ulaşımları bakanlığımızca karşılanıyor. Biz burada onlara tercüman hizmeti veriyor, görüşme imkânı sağlıyoruz. Firmalarla da ikili ilişkilerine destek veriyoruz. Kent içerisinde bazı yerlerle otobüsle ulaşım imkânı sağlıyoruz. Geçen sene de güzel bir çalışma olmuştu.  Bu sene de bu çalışmanın verimli olacağını tahmin ediyoruz.

BU YIL GERÇEKLEŞTİRECEK FUARDA ZİYARETÇİ HEDEFİNİZ NEDİR?

Asıl hedef, olması gereken, ülkemizde yapılan fuarlara yurt dışından gelecek olan ziyaretçilerin çok daha fazla olmasıdır. 2007’ye kadar olan süreçte bizim Suriye, Irak, İran ve Kuzey Afrika ülkelerinden çok fazla ziyaretçimiz olurdu. Kuzey Afrika ülkeleri, Suriye, Irak, Ürdün bu bölgelerden olurdu. Özellikle son dönemde sıcak savaş ortamından dolayı olumsuz anlamda etkilendik. Buradan gelen insanların gelme sayısı çok azaldı. Ticaret Bakanlığı’nın heyetleriyle takviye yapıyoruz. Fakat çok sayıda değil, 30’lu, 40’lı ya da 50’lili rakamlarda oluyor. Onun dışında münferit gelenler de oluyor.  Ana ağırlık, Antalya ve yakın illerden oluşan bir ziyaretçi kitlemiz var bizim. Isparta, Burdur, Konya, Afyon, Denizli, Kütahya gibi 3-4 saatlik mesafede olan illerden ciddi anlamda ziyaretçi kitlemiz var. Onun dışında Türkiye’nin 4 bir yanından gelenler oluyor. Ana ağırlık, bizim etkin bölgemiz, Akdeniz bölgedir. Sahil bandında Alanya’dan Muğla’ya kadar olan turizm tesisleri ve bu az önce saydığım interlanddaki profesyonel kesim.

yapex-afis-2.jpg

YURT DIŞI ALIM HEYETLERİNİZDE NEDEN AVRUPA’NIN BİLİNEN ÜLKELERİ YOK?

Avrupa’nın bilinen ülkelerinde bizim sektörümüzle ilgili çok sayıda fuar var.  Onlar, Türkiye’ye gelmek istedikleri zaman genelde İstanbul ağırlıklı firmaları tercih ediyorlar. Antalya’nın bu bağlamda çok şansı olsa da, iyi planlanmadığı için; bizim de gücümüz bir yer kadar!  Biz kendimizi yurt dışında bireysel olarak bir yere kadar duyurabiliriz. Bu bir kent politikası, ülke politikası olursa buraya gelen ziyaretçi sayısı mutlaka artacaktır. Çünkü Antalya’yı yurt dışında 10 kişiye söyleseniz, 7’si bilir. Ama bunu ticaretle bütünleştiren, fuar turizmi ile bütünleştiren temel bir politikanın olması lazım.  Mutlaka bu fuarlara katılım sayısını artıracaktır. Ama biz tek başına bir yere kadar yapabiliriz.  İstanbul’un daha çok tercih edilmesinin nedeni, ticaretin kalbinin attığı yer, İstanbul olarak bilindiği için öyle. Buradaki ihtisas fuarları da nitelikli! Rusya’ya gitmek istediğinizde aklınıza ilk Moskova gelir.  Ya da İngiltere’ye gittiğinizde aklınıza ilk Londra gelir. Ticaret ile ilgili aklınıza ilk gelen kent de Türkiye de İstanbul’dur.  Ama dediğim gibi, geçen Mart ayı başında Ekonomi ve Dışişleri Bakanlığı’nın birlikte düzenlediği bir seminer programına katılmıştım. Orada dediler ki,  biz bu fuar turizmini ancak global olarak şöyle pazarlayabiliriz; Tüm ülkemizi pazarlayabiliriz.  Tüm ülkemizdeki fuar merkezlerinde yapılan komple tanıtım yapılıyor. Fuar için de böyle temel kararlar alınmıştı. Bu gerçekten planlı bir şekilde yapılırsa, Türkiye’de hangi kentlerde fuar yapılırsa, ona göre insanlar tercihlerini yapabilir. Bu bir genel politika olmalı.  (RÖPORTAJ YARIN DEVAM EDECEK)

Bu haber toplam 1010 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim