- IMKB
% - Altın
4892.365
%0.14 - Dolar
41.3292
%0.07 - Euro
48.7575
%0.23
- GÜNCEL
- RESMİ İLANLAR
- SPOR
- SAĞLIK
- POLİTİKA
- EKONOMİ
- YAZARLAR
- EĞİTİM
- KÜLTÜR SANAT
- DÜNYA
- GENEL
- YEREL
- ASAYİŞ
- ÇEVRE VE İKLİM
- 09:23 - ELİNDEKİ BIÇAKLA KORKU DOLU ANLAR YAŞATAN ŞAHSI EKİPLER İKNA ETTİ
- 09:23 - KAMERALARA EL HAREKETİ ÇEKEN ‘PİŞKİN’ HIRSIZ TÜRK POLİSİNDEN KAÇAMADI
- 09:18 - ÇEŞİTLİ SUÇLARDAN ARANAN 10 ŞAHIS YAKALANDI
- 09:08 - HATAY’DA BALIKÇILAR "VİRA BİSMİLLAH" DİYEREK MAVİ SULARA AÇILDI
- 09:08 - DEVRİLEN TRAKTÖRÜN ALTINDA KALAN GENÇ HAYATINI KAYBETTİ
- 00:48 - MERSİN’DE ANNE 5 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUNU BIÇAKLAYARAK ÖLDÜRDÜ
- 00:19 - ALANYA KİTAP FUARI AÇILIYOR
- 00:04 - ATSO HEYETİ MADRİD'DE
- 23:32 - KAYA, MÜZENİN YIKIMINA SERT TEPKİ GÖSTERDİ
- 23:18 - AKDENİZLİ BALIKÇILAR ’VİRA BİSMİLLAH’ DEDİ
- 22:59 - AKSU'DA 1 BAŞKAN YARDIMCISI DAHA İSTİFA ETTİ
- 22:58 - ANTALYA’DA CHP’Lİ AKSU BELEDİYESİ’NDE 3 BAŞKAN YARDIMCISI ART ARDA İSTİFA ETTİ
- 22:08 - MERSİN’DE 73 YAŞINDAKİ ADAM İNTİHAR ETTİ
- 21:52 - İSTİFALARIN ARDINDAKİ GERÇEK!
- 21:43 - BURDUR’DA YAKLAŞIK 2 BİN SAMAN BALYASI YANDI
EŞREF URAL / JOURNAL-KONUK YAZAR





TÜRK, TÜRKİYE, TÜRKİYELİ
Kader bizi hangi sosyo-kültürel coğrafyada doğurursa, biz o kültür coğrafyasının ürünü oluruz. Yani, Burdur'da doğarsak büyük ihtimalle yörük/türkmen, Tunceli'de doğarsak büyük ihtimalle zaza/alevi, Akçaeniş'te doğarsak türkmen/alevi, Nusaybin'de doğarsak büyük ihtimalle şafi/kürt, Çankırı’da doğarsak büyük olasılık sünnı/türkmen. Moskova’da doğarsak ortodoks/hristiyan, Roma'da doğarsak katolik/hristiyan, Münih'te doğarsak protestan/hristiyan, Delhi'de doğarsak budist vsvs...
Dolayısıyla, hangi dinin ya da hangi inancın içine doğacağımıza biz değil, kader karar verir. Yani bu mevzu o kadar da kutsanacak bir şey olmadığı gibi, elbette alâlâde bir şey de değildir. Çünkü doğduğumuzdan itibaren ömrümüz büyük ölçüde dünyaya geldiğimiz bu sosyo-kültürel coğrafyanın haklılığını ve çıkarlarını savunmakla geçer. Mensubu olduğumuz, içine doğduğumuz halkın, milletin, toplumun, dinin, inancın, mezhebin tarihi mirasına sahip çıkmak, vakıf olmak, bu tarihin tecrübelerinden ve birikimlerinden feyz almak, yararlanmak, doğal bir insani eğilimdir. Hatta, o kadar öyle ki, bir devlet kurulurken muhakkak bir kavme ve bir dine yaslanmak zorundadır.
Yukarıda ettiğim lakırdının gayesi şudur, son zamanlarda Türkiyeli, Türkiye vatandaşı, Anadolu halkı, Anadolu insanı gibi kavramlar güçlü bir şekilde dolaşıma sokuldu. Bu bağlamda ben de kendi halimce bu husustaki düşüncelerimi belirtmek isterim.
Evvela şöyle bir girizgah yapalım mevzuya, teknik olarak Türk bir kavmin adıdır, evet. Ama artık günümüzde ve Anadolu’da Türk bir kavmi değil, bu ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesi tanımlayan bir sosyolojik kavramdır. Türkiye ise, az önce tanımladığım ve çerçevesini çizdiğim sosyal kitlenin yaşadığı ülkenin, coğrafyanın adıdır.
Yabancı tarihçilerin kitaplarına, yabancı elçilerin mektuplarına baktığımızda, genellikle devletin adını değil, milletin adını anarlar. Mesela, “Türkler Viyana’yı kuşattı”, ya da “Ruslar Türk ordusunu bozguna uğrattı” derler. Yani Osmanlılar şunu yaptı, Selçuklular bunu etti demezler. Elbette ordunun ve devletin bünyesinde pek çok kavimden insan vardır, Kürt, Arnavut, Yörük, Boşnak, Laz, Arap, Çerkes vs. Bunu o kitabı yazan tarihçiler de pekâlâ bilirler. Ama bütün dünyada, akademilerde, diplomaside, dünya edebiyatında, bu gün üzerinde yaşadığımız ülkenin adı TÜRKİYE, üzerinde yaşayan insanlar da TÜRK diye anılırlar. Kitaplara böyle yazılır, hatıratlarda böyle geçer.
Bu bağlamda, TÜRK sözcüğü Anadolu'da salt bir kavmi içermez, sadece Türk ırkından gelenleri değil, bu topraklarda yaşayan herkesi içeren “toplayıcı ve toparlayıcı” bir hukuki tanımdır. İşin daha da ilginç yanı, Anadolu’ya Türkiye ya da Türkmenia adını da taa 13. yüzyılda Batılı gezginler koydular, biz o yıllarda bu topraklara “Diyar-ı Rum” diyorduk, yani “Rumların ülkesi”. Türkiye ya da Türkmenia, kısaca, Türklerin ülkesi anlamına geliyor, ama bu ismi biz değil İtalyan tüccarlar tarihe yazdırdılar.
Yörük, Kürt, Laz, Çerkez, Arap olabiliriz. Atalarımız bu saydığım etnik ve kültürel yapılara mensup olabilir, biz de kültürel ve etnik olarak bu kavimlerden birisine mensup olabiliriz. Atalarımız Kürtçe, Lazca, Çerkezce, Arapça konuşmuş olabilirler ve bizler de o dilleri konuşuyor olabiliriz. Amma ve lakin, bazı coğrafyalar bazı kavimlerin adıyla anılırlar. Meselâ bir Fransız futbolcuya, ister Berberi olsun ister yerli Katolik ya da Kıptî, hiç bir yerde "Fransalı" denildiğini duymayız, okumayız. "Fransız futbolcu" deriz. Mesela hiç bir Alman boksöre, "Almanya'lı boksör" demeyiz, Alman boksör deriz. O boksör zenci bile olsa böyle deriz, böyle denilir.
Bazı ülkeler de o ülkeyi fetheden ya da o coğrafyayı keşfeden insanların adıyla anılırlar. Örneğin Amerika, Avustralya, Yeni Zellanda, San Salvador, gibi. Böylesi “oluşturulmuş” ülke insanlarına da, gayet doğal olarak, Amerikalı, Yeni Zellandalı, Avustralyalı, Salvadorlu denilir.
Özetle, "Türkiyeli sporcu" denmez, "Türkçe şiir" denmez, “Türkiye edebiyatı" denmez, "Türkiyeli sinemacı" denmez. Tıpkı "Fransalı romancı, İngiltereli futbolcu, İtalyalı şair, Almanyalı filozof” denilemediği gibi.
Son söz; Yılmaz Güney "Türk sinemacısıdır", Orhan Pamuk "Türk romancısıdır", Nazım Hikmet "Türkçenin şairi" değil, Türk şairidir. Yaşar Kemal, "Türk yazardır". Bu şahsiyetlerin siyasi görüşleri ve etnik mensubiyetleri ne olursa olsun, bu böyledir ve böyle anılırlar tüm dünyada.
Son yıllarda bu ülkede böylesi "yapay" ve zorlama tartışmalar sıkça gündeme geliyor ve açıkçası bunu son derece yersiz buluyorum. Kimse kusura bakmasın.
FLAMİNGO İLE FLAMENGOGAZANFER ERYÜKSEL
CEMAATLER VE TARİKATLAR EVRENSEL DEĞER SUNAMAZLAR MI?TARIK ÇELENK
12 MART 1971'DEN 12 EYLÜL 1980'E UZANAN SARMALMUHARREM YELLİCE
SİZİ GİDİ KÜÇÜK HESAPÇILAR!SÜLEYMAN EKİN
AKIL, DİN VE HAYATHASAN YAKUP CANGÜVEN
GAZETECİLİĞİN VİCDANI VE CESUR KALEMİGÜRSEL KAYA
ANTALYA TRAFİĞİNİN HÂL-İ PÜR MELÂLİAV CENGİZHAN GÖKÖZ
TÜRKİYE'DEKİ AKADEMİK YOZLAŞMA VE BİLİMSEL HAYSİYET SORUNUPROF DR RAMAZAN DEMİR
SUYU ARAYAN ÜLKEEŞREF URAL
DURUŞMA / TARTIŞMA AŞAMASIPROF DR SAMİ SELÇUK
GEÇMİŞİYLE TERS DÜŞEN ERDOĞANALİ İHSAN DİLMEN
OKULLAR AÇILIRKENHALİL ERDEM
PASSOLİGİN ANTALYASPOR'A GARAZI MI VAR?KAHRAMAN KÖKTÜRK
DEMOKRASİ SANDIKTAN DEĞİL, MAHKEME KORİDORUNDAN MI ÇIKACAK?ERDOĞAN KAHYA
2026 İÇİN ZORUNLU BİR DÖNÜŞÜMHÜSEYİN BARANER
SAHTE İŞLERİN SORUMLUSU KİM?RAZİYE GÖK AKTAŞ
EFSUNKÂR DEMOKRASİNURİ SEZEN
78 KUŞAĞI BİR ROBİN HOOD KUŞAĞI MIYDI?YALÇIN DUMAN
Bitmeyen sorun…ÖMER YETGİN
GÜVENSİZLİK ÇAĞINDA EKONOMİPROF DR MUSTAFA YILDIRAN
Kaldırım işgalleri meselesiMustafa Yetgin
Bayram tatilleri; kamu ve özel sektör çalışanı arasındaki derin farklarİSA KAVLAK
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…BİNALİ EFE
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim