- IMKB
% - Altın
4352.185
%0.37 - Dolar
40.1647
%0.17 - Euro
46.8993
%-0.28
- 22:59 - Bayrak tabelayı kapatınca binayı bulamadılar
- 22:50 - Özel harekatçı son yolculuğuna uğurlandı
- 22:42 - İki torununu yangından kurtardı
- 22:32 - Raftingde kürekli kavga
- 16:30 - Alanya'da ceza yağdı
- 16:20 - AOSB ve ATÜ'den protokol
- 14:59 - Toplu ulaşım ücretsiz
- 14:23 - Yaylalarda Futbol Turnuvası
- 13:04 - Gürkut Acar vefat etti
- 11:30 - Ekaterina Burnashkina: "Bebeğimi almak istiyorum"
- 00:08 - 2 haftada 39 aranan şahıs yakalandı
- 23:54 - Cami müezzini bıçaklandı
- 22:40 - CHP'li belediyelere ivedi talimat
- 21:11 - Çaylar, DEM’li olsun Usta..
- 20:37 - Yangında 50 dönüm arazi yandı
Gazanfer ERYÜKSEL / Konuk Yazar





Analitik Okuma
Emin Özdemir (1931-2017) “Eleştirel Okuma” adlı kitabında “eleştirel okuma”nın eleştirme biçiminde algılanmamasını belirtir. “Eleştirel okuma, okuyanı dil, düşünce, olayların alt katmanı açılarından kavranıp değerlendirilmedir” der. Bizce kast ettiği analitik okumadır. Manganelli ise bunu “kitabın yüreğine yönelmek” diye ifade edecektir. “Bu yazgısal, ele geçirilmez, var olmakla olmamak arası olağanüstü dengedeki çekirdeğe ulaşabilmek için, kitabı yeniden okumak gerekir.” Tıpkı Faulkner’in “Ses ve Öfke’yi üç kez okudum anlayamadım”, diyen öğrenciye verdiği cevap gibi, “Dördüncü kez oku.”
Bu gerçeklik salt edebiyat bağlamında değil sanatların tümü için geçerlidir. Tahiti dönüşü Paris’te resimlerini sergileyen Gaugen’in yanına yaklaşan bir kadın, “Tahitili kadınları ne güzel resmetmişsiniz” ifadesine ressam şu cevabı verecektir; “Oysa o mor ve pembeleri bulmak için Tahiti’ye gittim.” Picasso ise bu ve benzeri durumlar için şöyle diyecektir; “Resim, senin benden istediğin değil, benim sana verdiğimdir.”
Sanatta kurgu, o metni üretenin yaratıcılığının, gözlemlerinin, imgeleme gücünün, kendine özgü bir dil yaratışının sonucudur. Yine Giorgio Mangelli’den (1922-1990) el alalım. “Kitaplar gerçekten iyi iseler, olay örgüsünden arındırıldıklarında, gizli bir imge, içinde gerçekten bir kitabın büyüklüğünün yattığı bir yeraltı katmanı sunarlar. (…) Kişisel olarak, beni bir olay örgüsünden çok, bir izleği olan kitaplar ilgilendirir; bunlar da özetlenmesi olanaksız ya da aşırı derecede çetin kitaplardır.”
II
Fotoğraf makinesinin icadı (1839) parça tesirli bir etki yapar sanat dünyasında. Önce resim sanatı dış yüz betimlemelerinde ve manzaradan insanın iç dünyasına yönelir. Artık çizilen portre de olsa manzara da olsa eskisi gibi olmayacaktır. Edebiyatta başta şiir olmak üzere diğer sanat türleri de bu dalganın etkisi altında kalacaktır.
1861 doğumlu Fransız yazar Edouard Dujardin iç monolog veya bilinç akışı tekniğinin mucidi olarak bilinmekte olup Joyce’un, Ulysses’te sık sık kullandığı bu tekniği ondan aldığı düşünülmektedir. Umberto Eco da Düşman Yaratmak adlı kitabında bu konudan şöyle söz edecektir: “Joyce'un tek yaptığı, mütevazı Dujardin'in icat ettiği iç monoloğu bir kelime ishaline çevirmiş olmak.”
Defneler Kesildi…
Paris’te bir akşamüstü. Uçsuz bucaksız bir gökyüzü. Telaşlı kalabalıklar, sesler, gölgeler, hüzünlü bir adam… Bir opera şarkısı: “Defneler kesildi, artık gitmeyeceğiz ormana” demektedir.
Defneler Kesildi, altı saatlik bir zaman diliminde geçen bir roman. Dujardin bu büyüleyici romanında bir aktrise âşık olan üniversiteli bir gencin zihninden geçenleri anlatıyor. İnsanın beynini yiyip bitiren olasılıklar, ikilemler, hesaplaşmalar ve umutlar durmadan kendini doğuruyor. Mallarmé de "birinin aniden gırtlağınıza yapışması" olarak tanımlamaktadır kitabı.
(Defneler Kesildi, Eduardo Dujardin, Çeviren: Gözde Koca, İthaki Yayıncılık, 2024)
III
“Büyük ve kalıcı olan her kitapta belirsizlik vardır” der Borges, “Kitap, okurunun çehresini belirginleştiren bir aynadır, ama yazar eserinin önem ve anlatımından habersizmiş gibi davranmalıdır.”
Yazarın kurguladığı o metnin satır aralarından arka plana geçen okur, çehreler galerisinde bir gezgindir artık. O metnin salt yazara ait olmaması boyutudur bu, herkes için değişik ve devinik algılar içermesi… Rüya içinde rüyanın gerçekliği. Okurun kendine büyü yapması ve şimdiki zamanın sonsuzluğu henüz yazılmamış metinlerdeki.
BAŞKANLARI KİMLER YAKAR?Gürsel Kaya
YORGUN TÜRK, YORGUN TÜRKİYEEşref Ural
BİREY OLMAK YA DA OLAMAMAKGazanfer ERYÜKSEL
Bitmeyen sorun…Ömer Yetgin
YERALTINDAN FUTBOLKahraman Köktürk
Güvensizlik Çağında EkonomiMustafa Yıldıran
Trump, Evanjelizm ve Yeni Dünya DüzeniMuharrem Yellice
Kaldırım işgalleri meselesiMustafa Yetgin
Bayram tatilleri; kamu ve özel sektör çalışanı arasındaki derin farklarİSA KAVLAK
CUMHURİYET NEDEN İSTENMEZNuri Sezen
SANAL OFİSRaziye Gök Aktaş
NAZIM’I ABARTISIZ ANMAKYALÇIN DUMAN
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…Binali Efe
Kemer ve temizlik çalışmalarıAdem Vural
SEÇİMEyüp Koçak
Kesik Minare meselesi…Yusuf Katrağ
Tel : 0532 474 99 63 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim