Boşanmaya sebep olan 3. kişiye tazminat açma isteği çok sık karşılaşmaktayız.
Aldatma konulu boşanma davalarında üçüncü kişinin tazminat ödemesini içeren bir düzenleme Türk Medeni Kanununda ve Türk Borçlar Kanununda bulunmamaktadır.
TBK’nın 49/2 maddesi gereğince, kötü niyetli davranışları ile kişiye zarar veren kişinin tazminat ödeyeceği düşünülebilir ise de aldatan eşle birlikte olan kişinin sırf eşe zarar verme kastı ile hareket ettiğinin ispatı mümkün değildir. Bu nedenle bu maddenin doğrudan uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Aldatılan bir kişi hem eşine hem de aldattığı kişiye tazminat davası açabilir mi?
Aldatılan kişi TMK 174 maddesi gereğince kendisini aldatan eşe karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Bu durum kanunda açık şekilde düzenlenmiştir. Ancak eşi ile birlikte olan kişiye karşı tazminat davası açamayacaktır.
Yargıtay’ın birbirinden farklı kararlarının bulunması nedeniyle bu konuda Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 2017/5 Esas ve 2018/7 Karar sayılı kararı ile 3. Kişiye tazminat davası açılamayacağı yönünde karar verilmiştir.
Bir kanuni düzenleme ile veya yeni bir içtihadı birleştirme kararı ile değişiklik yapılmadığı sürece bu karar tüm yargı mercilerini bağlayıcı mahiyette olup, açılan davalar reddedilecektir. Bu nedenle kanunda açık bir boşluk bulunduğu savunulamaz.
Üçüncü kişiler tazminat ödemeli mi?
Toplum hayatının en küçük parçası ve temeli ailedir. Ailelerin dağılmasının en önemli sebeplerinden birisi de zina veya sadakatsiz davranışlardır.
Her ne kadar kanunda boşluk olmamakla birlikte ailenin korunabilmesi için 3. Kişiye karşı tazminat davası açılması yolunun açılması gerektiğini kanaatindeyim.
Bu yazı toplam 101 defa okunmuştur.