- IMKB
% - Altın
5902.178
%0.08 - Dolar
42.6861
%0.00 - Euro
50.1507
%0.00
- GÜNCEL
- RESMİ İLANLAR
- SPOR
- SAĞLIK
- POLİTİKA
- EKONOMİ
- YAZARLAR
- EĞİTİM
- KÜLTÜR SANAT
- DÜNYA
- GENEL
- YEREL
- ASAYİŞ
- ÇEVRE VE İKLİM
- 23:48 - ANTALYA’DA MUHALİF GÖRÜŞLÜ GRUPLAR ARASINDA TARTIŞMA
- 23:33 - TEKNEYLE AÇILDIĞI AKDENİZ’DE KAYBOLMUŞTU, 12 GÜN SONRA KIBRIS’TA CANSIZ BEDENİ BULUNDU
- 22:53 - YAKLAŞIK 9 METRE YÜKSEKLİKTEN SU KANALINA DÜŞEN ŞAHIS HAYATINI KAYBETTİ
- 21:28 - OSMANİYE’DE OTOMOBİL İLE HAFİF TİCARİ ARAÇ ÇARPIŞTI: 3 ÖLÜ, 2 YARALI
- 20:18 - ADANA’DA MOTOSİKLET KAZASI: 1 ÖLÜ
- 17:38 - TÜRKİYE’NİN EN HIZLI MARATONU YİNE MERSİN’DE KOŞULDU
- 17:18 - ANTALYA BAROSU KOROSU: 30 YILLIK BİR KÜLTÜR HAFIZASI
- 16:13 - DR. BURHANETTİN ONAT KABRİ BAŞINDA ANILDI
- 16:03 - BELEN’DE OTOMOBİL YANGINI
- 16:02 - MMO ANTALYA 71'İNCİ YILINI KUTLADI
- 15:58 - KARLI DAĞLARIN GÖLGESİNDE 20 DERECELİK SICAK HAVADA DENİZ KEYFİ YAPTILAR
- 15:53 - LÜKS OTOMOBİL ÖNCE BİR ARACA SONRA ALT GEÇİT DUVARINA ÇARPTI: 1 YARALI
- 15:48 - KIRIKHAN’DA EVİN ÇATI KATI ALEVLERE TESLİM OLDU
- 15:43 - SAMANDAĞ’DA TAKLA ATAN OTOMOBİLİN SÜRÜCÜSÜ YARALANDI
- 15:33 - ŞARKİKARAAĞAÇ’TA ÇIKAN YANGINDA İKİ KATLI EVİN BİR BÖLÜMÜ YANARAK KÜLE DÖNDÜ
BAHAR UYSAL HAMALOĞLU / KONUK YAZAR


YÜREĞİN ALANINI HESAPLAYAMASAM DA
Bir yüreğin alanı nasıl hesaplanır?
Matematikte iyi değilim.
Unutuyorum kaç taneydi,
yeni baştan başlıyorum saymaya
dallardaki yaprakları, gökteki yıldızları.
Çekirgeler ne kadar yükseğe
sıçrar, ölçemiyorum,
bulutların çevresinin formülünü
hesaplamayı da bilmiyorum.
Ne kadar kar yağdığını
ve ayrıca bir çimenin
ne kadar kar tutabileceğinin
hesabını bir türlü tutturamıyorum.
Denize gitmek için
atacağım adımların
toplamasını yapamıyorum,
dönüş yolu için çıkarma işleminin
gerekip gerekmediğiniyse
hep merak ediyorum.
Tohum sayısını
meyve sayısına böldüm
sonuç yeni bir orman
ve bazı tohumlar arttı.
Güneşli günleri
yağmurlu günlerle çarparsam,
yedi mevsimden fazlasını
ve bir de birkaç hafta elde ederim.
Matematik kafamı karıştırıyor.
Dünyanın ölçüsünü almak
ne kadar dokunaklı.
Ne kadar hesap yaparsan yap,
bir şeyler asla toplanmıyor.
İki pencere bir manzara oluşturur mu?
Dört duvar bir ev midir?
Biz santimetre miyiz, kilo mu, litre miyiz?
bir sırrın ağırlığı ne kadar?
ya bir gülüşün eni boyu?
Peki, bir yüreğin alanı
nasıl hesaplanır?
Azzurra D’Agostino
(Çeviri: Bahar Uysal Hamaloglu)
Bir yüreğin alanı nasıl hesaplanır ben de şair gibi bilmiyorum ama çocukluğumdan aklımda kalan, yumruğum kadar olduğu. Yokuş çıkarken, yolda adımlarımı sıklaştırıp da nefes nefese kaldığımda, üzüldüğümde, kaygılandığımda göğüs kafesimdeki varlığını duyumsarım. Tellerin arasından geçmeyi başarabilse uçup ufukta izini kaybettirecek bir serçeymişcesine kafesini yırtıp kaçmak ister. Sağlıklı olduğumuzda, koşullar olağanken aklımıza pek getirmediğimiz yüreğimiz karşımıza sık sık çıkar oysa. Ya bir şiirde, öyküde, romanda bir sözcük ya sınıfta tahta sıramızda, bir ağaç gövdesinde bir şekil olarak karşımıza çıkar. Fiziksel anatomik çizim yerini stilize edilmiş, belirgin üst çıkıntıları ve sivri bir alt kısmı olan evrensel sembole çoktan bırakmıştır bile. Bazen bir kolyenin ucundadır, bazen bir bilezikten sallanır, halı ve kilimlerde sıraya dizilir, kanaviçe, yama işlerindense eksik olmaz.
Kış sıcaklığının -26C'ye kadar düşebildiği Alaska ve Kanada’nın buz tutmuş ormanlarında küçük ağaç kurbağaları doğanın en dikkat çekici hayatta kalma mücadelelerinden birini gerçekleştirir, donar. Donmamak için su altında kış uykusuna yatan diğer kurbağalardan farklı olarak bir yaprak yığının içine girerek soğuğun kontrolü ele geçirmesine izin verir. Kalpleri durur, nefes almayı bırakırlar. Buz organlarını kapladığında, karaciğer hücreleri glikoz depolar; bu şekerli antifrizse onları hayatta tutar. Oysa insanoğlunun, insankızının, sevgi, duygusallık,
umut ve yaşamının sembolü olan kalp, göğüs kafesinde günde yüz bin, yılda otuz beş milyon kez atar. Hamileliğin beşinci haftasında embriyo daha birkaç milimetre iken bir boru şeklinde gelişir; merkezi sinir sistemi ile organ gelişiminde birinciliği paylaşır. Her atışta geniş bir damar ağına kan pompalayıp her hücreye oksijen ve temel besinleri taşırken karbondioksit ve atıkları da onlardan uzaklaştırır. Tek bir günde o kadar çok kan pompalar ki, kan vücutta yaklaşık 19.000 km yol kat eder; bu da dünya çapının iki katına denk düşen bir yolculuktur.
Eduardo Galeano Kucaklaşmanın Kitabı’nda şöyle tanımlar miyokard enfarktüsünü: ‘’Göğsümün tam ortasına saplanan ölüm pençesi. Barselona'da iki hafta hastane yatağında yattım. Sonra, zavallı şey tamir edilemez hâle geldiği için, eski püskü Porky 1 adres defterimi gözden çıkardım ve neredeyse farkında olmadan, defter değiştirdim; Porky 1' den bu yana geçen yılların bir özeti oldu Porky 2. İsimleri, adresleri ve telefon numaralarını yeni adres defterine düzgünce aktarırken, aynı zamanda hayatıma giren zamanların ve insanların karmaşasını da ayıklıyordum; sevinç ve kederlerin kasırgası, her zaman çok yoğundu ve bu, kalbimin ölü bölgesinde ölenler için uzun bir yas, kanımı tutuşturan ve hayatta kalan kalbimi daha da güçlendiren yaşayanlar için uzun, daha da uzun bir kutlamaydı. Ve bunda yanlış bir şey yoktu, bu kadar çok kullanımdan dolayı kalbimin kırılmasında garip bir şey yoktu.’’
Kalp, sonuçlarını tartmadan seçimlerini yapan gizemli bir organ. Sürekli atması dışında hayatta kalmak için radikal biyolojik kararlar almıştır. Sürekli yenilenen diğer dokuların aksine, kalp genetik hataları en aza indirmek için hücre bölünmesinden yani mitozdan vazgeçmiştir. Bu yüzden enfarktüs sonrası hücre yenilenmesi olmayacağı için ölen hücrelerin yerini yara dokusu alır. Tümörlere karşı neredeyse bağışıklık kazanmıştır, ancak bunun karşılığında ödediği bir bedel vardır; hasar gördüğünde kendini tam olarak onaramaz. O, yenilenme yerine istikrarı seçmiştir çünkü…
Tek tuhaf şey bu da değil. Göğsümüzün içinde "ikinci bir beyin" taşırız: bilgiyi işleyen, tepki veren ve sinir sistemine sinyaller gönderen yaklaşık 40.000 nöron. Kalp, beynin kalbe gönderdiğinden daha fazla sinyali beyne gönderir. Bu sinyaller duyguları işlemeyi, bilişsel işlevi ve karar vermeyi etkiler. Bizim gibi düşünmeyebilir, ancak beynimizle iletişim kurarak duyguları, acıyı ve sakinliği düzenler. Bunları gördükçe ‘’Kalbin, aklın bilmediği sebepleri vardır... Gerçeği yalnızca akıl yoluyla değil, kalp yoluyla da biliriz.’’ diyen Blaise Pascal’a hak vermeyi gerektiriyor ikinci beynimiz.
Kalp sadece bir kas değil. Elektriksel, özerk, güçlü bir motor görevi üstlenmiş olağanüstü bir organ, hayatta kalmamızı sağlamak için yorulmadan çalışır. Bir ömürlük kalp atış sayısı, bu küçük ama güçlü organın inanılmaz dayanıklılığının ve direncinin bir kanıtı. Ya kalbimiz kırıldığında...gerçekten kırılır kalp. Kişinin, eşini, sevgilisini ya da çok sevdiği bir yakınını kaybetmesi, uzun süreli bir ilişki sonrası ayrılık, boşanma veya aldatılma gibi ağır duygusal travmalar, derinden sarsan haberler alınması ve buna benzer durumlarda kalp kası fiziksel olarak deforme olur. Üzüntünün, anatomimizi yeniden şekillendirdiği ‘’kırık kalp sendromu’’ olarak da bilinen Takotsubo kardiyomiyopatisi, kalp kasında geçici işlev bozukluğuna neden olur. ‘’Bir kalbin yıllar içinde bilgeleşmesi için ne kadar sık kırılması gerek, bu ne kadar tuhaf .” diyen Sara Teasdale acaba daha önceden mi keşfetmişti Kırık Kalp Sendromunu?
Bir yüreğin alanını hesaplayamasam da kulağımda duyduğum atışı, bir kez daha ona minnettarlığımı içimden yinelememe neden oluyor. Yüreğimi bir ok yerine koyup doğru yere isabet etmesi için nişan almayı öğreniyorum. Aslında öğreten hayat! En iyi öğretmenim…
YÜREĞİN ALANINI HESAPLAYAMASAM DABAHAR UYSAL HAMALOĞLU
KAPATIN DÜKKANI GİTSİN KARDEŞİM!GÜRSEL KAYA
FUTBOL SADECE BİREYSEL KALİTE İSİMLERLE OYNANAN BİR OYUN DEĞİLSÜLEYMAN EKİN
UZAYAN GECELER VE SONBAHARGAZANFER ERYÜKSEL
AKADEMİK BAŞARISIZLIK VE ÖRTME YÖNTEMLERİPROF DR RAMAZAN DEMİR
HAFRİYAT PİŞMANLIKLARI!..VEDAT GÜRHAN
SEÇME VE SEÇİLME HAKKI VE TÜRK TOPLUMUNDA KADININ YERİ VE ÖNEMİHASAN YAKUP CANGÜVEN
ALMANYA'DA YAŞAMMÜJGAN AKBÜLBÜL ÇELİK
KOMANDOŞENER METE
BİR ŞİİR TAHLİLİ / VAKTİN DEM DÜŞLERİMUHARREM YELLİCE
ORMAN YANGINLARI ÜZERİNE-3AHMET GEDİKAĞAOĞLU
SAÇI GELENEĞİ VE KANSIZ KURBANHALİL ERDEM
AİDAT GÖÇÜAV İBRAHİM GÜLLÜ
ANTALYA TRAFİĞİ: KONTROLDEN ÇIKAN KRİZİN AYAK SESLERİERDOĞAN KAHYA
SINIFTA ÖĞRETİLEN, HAYATTA KONUŞULAMAYAN YABANCI DİLŞÜKRAN KAYA
URUMMİ'DEN RUM'A (ANADOLU)-5ALİ YILDIZ
PROFESYONELLEŞMEK (!)ALİ İHSAN DİLMEN
ÇOCUKLARIMIZ KİMLERE EMANET?DİLEK DEMİRKAN
SOL’UN ÜÇ LANETLİSİEŞREF URAL
TÜRK SORUNUNURİ SEZEN
ALTIN DEĞERİNDE ASGARİ ÜCRETRAZİYE GÖK AKTAŞ
AGC VE ÇAVUŞOĞLUKAHRAMAN KÖKTÜRK
DOKTOR BAHRİ ÖZDEMİR'İN ARDINDANMESUT GÜRKAN
HUKUK DÜZENİNDE GELDİĞİMİZ NOKTAPROF DR SAMİ SELÇUK
EVDE YILBAŞI KUTLAMASINA 'SÜSLÜ' TARİFE
TÜKÜRÜK BEZİNDEN ÇIKAN TAŞLARI SAKLIYOR
YILBAŞI DEKORASYONUNUN YENİ GÖZDESİ
BALONLAR LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR İÇİN UÇURULDU
KASIM'DA 1,7 MİLYON YOLCUYA HİZMET VERİLDİ
KEPEZ'DE 'GÜÇLÜ KADINLAR GÜÇLÜ YARINLAR' KONUŞULDU
GÜLER TIRAŞ: "KIŞ GÜNÜ BİZİ SOKAĞA ÇIKARMASINLAR!"
KEVSER OFLUOĞLU: ‘KADIN GÜÇLENİRSE TÜRKİYE GÜÇLENİR’
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim





