- IMKB
% - Altın
3378.797
%0.57 - Dolar
36.0043
%0.01 - Euro
37.1128
%0.05
- 21:43 - Türkiye Open 2025’in 3. gününde Türk sporculardan 33 madalya
- 20:23 - 12. Uluslararası Türkiye Açık Tekvando Turnuvası Antalya’da başladı
- 18:23 - Alanyaspor Hatayspor maçı hazırlıklarına başladı
- 17:52 - Mecliste göndermeli diyalog
- 17:43 - Alanya’da sağlıkçılar satranç turnuvasında bir araya geldi
- 15:58 - CW Enerji’den 10,4 milyon dolarlık GES anlaşması
- 15:53 - Antalya, "2025 Yılı Çevre Başkenti" seçildi
- 13:58 - Ay Deresi’ne yemyeşil nefes alanı
- 13:23 - MATSO, EMITT Fuarı’nda Manavgat’ı tanıttı
- 13:03 - Çevrenin geleceği Antalya’da şekilleniyor
- 12:58 - Muratpaşa Belediyesi’nden genç yeteneklere DJ atölyesi
- 12:58 - “2025 en zor ve en uzun yıllardan biri olacak”
- 12:43 - Manavgat ve Kemer’de yangın söndürme tatbikatlı eğitim
- 12:03 - Eğirdir’de çiftçilere modern tarım yöntemleri anlatıldı
- 11:23 - Alanya Belediyesi’nden çevre bilinci ve geri dönüşüm atölyesi
Muharrem Yellice





ŞEHİRLEŞME- 3.
Kent” kavramı içinde, insanın doğasına aykırı tabiatı tahrip eden “Beton” yığınlarını algılıyorum… Koca koca binalara dolan cebi dolarlı köylü insanlar… Kültürsüz insanlar… Hiçbir şehirli özelliği olmayan yoz insanlarla dolu yığınları algılıyorum. Şehir, kültür birikimidir. Yüz yıllarca oluşan kültürün birikimi insan davranışına yansımış ve şehirli insan ortaya çıkmıştır. Kültürel yapı ile şehirleşme olgusu at başı giderse şehirleşme olur. Kültür ve eğitimle insanımızı şehir insanı haline getirmeyip gecekondu ve Tarım sahalarındaki köylü üretken insanların topraklarını imara açıp onları sonsuz daire ve ticari alan sahibi yaparsan , beş on nesilde oluşan şehirli insan dokusu ezilir. Kültür yok olur. Sokaklara, marka giyinen, boynu kravatlı yere tüküren, sümük atan, insanlar dolar.
Kendi tabi ortamlarından kent ortamına çekilen bu insanlarda marazi haller ortaya çıkar. Mutsuz olurlar. Davranış bilimcisi Desmond Morris “ Hayvanat bahçesi” isimli kitabında bu konuya açıklık getiriyor. Şöyle diyor “ Vahşi hayvanlar, doğal koşullar altında birbirini yaralamaz. Yavrularına saldırmaz mide ülserinden kıvranmaz, cinsel isteklerini kendi kendine tatmin etmeye kalkmaz. Homoseksüel ilişkiler kurmaz. Ama hayvanat bahçesinin kafesleri ardına konduklarında bu tür davranış bozuklukları gösterirler “. Tıpkı insanımızı hayvanat bahçesinde yaşayan hayvanlara dönüştürdük yanlış imar planlarıyla ..
.
“ İstanbul şairlerinden şehir insanı Nedim, sevgilisi güzeli şöyle tanımlıyor.
Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bal olmuş sana…
Mey süzülmüş şişeden Ruhsâr-ı âl olmuş sana…
“Yani nezaket damıtılmış incelmiş senin boyun postun olmuş,
Şişedeki kırmızı şarap damıtılmış senin yanağının kırmızılığı olmuş".
Bu bir zevk inceliği, bir kültürü ifade ediş üslubudur. Bu üslup köklü geleneği olan şehirlerde oluşur.
Köylü Karacaoğlan, 17 yüzyılda Türkmen kızını yalın bir söyleyişle şöyle ifade etmiş.
"Arık altında su doldurur
Eteğimi yel kaldırır
Şu
Komşu kızları
Bir
Bakışta
Adam öldürür"
Yalın içten bir söyleyiş
ve deyiş...
Köylünün yalın ve temiz ruhu dörtlüklere içten yansımış. Şiirin Ruhsal dokusu tabiata uyumlu yalın yaşayış biçimi insanın ruh yapısını Halk Şairleri çok güzel ifade ederler.
Şehirli yazarla, kentli yazarın güzellik anlayışları ve tabiata bakışlarında da önemli derecede zıtlıklar vardır. Kentli sanatçıda veya şair ve yazarında bir Nedim, Fuzuli, Şeyh Galip, Yahya Kemal Tanpınar, Mehmet Kaplan estetiğini bulmak mümkün değildir. Kentli kültürel algı Gecekondudan evrilmiş gibidir. Kentli yazar ruhuna ve güzellik anlayışına, Kentli yazar “ Alp Buğday’ çının “Kan sıcak akacak” adlı romanındaki şu ifadelere dikkat ederek bugünkü entelektüel yapı hakkında fikir sahibi olabiliriz.. “Abi siz orada ne karıları görüyorsunuz dimi? Yemişsindir o, Nurseli İdiz’i. Ne memeleri var karının ” Bu güne kadar hiçbir romanda bu kadar çirkin pis ifadeleri edebiyat adına kullanan olmadı. Bu hezeyanlar kentleşen metropollerdeki beton yığınlarında doğal doku özlemi içindeki insanların sapmaları olsa gerek. Modern sosyoloji göstermiştir ki, bir kır insanının, bir gecekondu insanının şehir insanına dönüşmesi 40-50 yıl almaktadır. Kentleşen Türkiye’de de bu süreçler yaşanacaktır.
İstanbul’a alternatif gösterilen dünya kenti denilen Antalya’mızda, betona boğulurken betona hayat veren yaşayanların sosyal kültürel durumlarının dikkate alınması gerektiği inancındayım. Bu değerler dikkate alınmazsa , insanlar bunalır, şehir, kendisiyle barışık olmayan arabesk insanlar haline gelir nitekim öyle oldu. Böyle giderse bu şehir, yani Antalya'mız, bugünkü İstanbul’un ta kendisi olur şehirli değil, arabesk kentli insan oluşur.
Atatürk köylü milletin efendisidir derken, kente inen Türk insanını şehirli yapma amacını da taşıdı. Yoksul bütçe ile Devlet Opera Bale ve orkestralarını ve binalarını inşa etti. Çok sesli müzik çok sesli kültürü anlama yetisini oluşturur, demokrasi çok sesliliktir. Koroyu yöneten eli değnekli adam orkestradaki tüm sesleri anlayan adamdır. Tüm Avrupa şehirlerin de en görkemli binalar opera binalarıdır. Petersburg’da yani bir şehirde altı tane opera binası var. Viyana’da onlarca. Dünya kenti dediğiniz Antalya’da niçin bir tane adam gibi opera ve bale binası yok.? 1987’lerde Antalya Belediye Başkanı Yener Ulusoy tarafından Zühtü Can’a yaptırılan 1/5000lik Masa Dağı Nazım imar planının da belediyeye ait yüzlerce kültür alanı planlanmıştı. Şimdi yeller eser yerinde ! Hepsi konut alanına dönüştürülüp satıldı. Kültür yobazlığı buna denir. Deprem anında toplanma , saldırı halinde sığınacağımız bir yer yok. Dünya kenti imişiz! Boş lâf! Arap şehri Medine deki Mescid-i Nebevi’nin altı sığınak ve araba parkı. Almanya Dresden ve Berlin kentlerinin altıda öyle buraları gördüğüm için örnekledim.
Şimdiki Gecekondu Opera ve Bale binasının olduğu yer Antalya’nın sebze hali idi. Buranın altı sığınak üstü görkemli Opera ve Bale binası olarak tasarlanabilirdi. Burada bir rant sürtüşmesi olduğu gözlemleniyor. Mevcut boş alanda Tabelalar sık sık değişiyor.
Dikkat edelim üzerinde titrediğimiz Antalya'mız çakallara yem olmasın.
Devam edecek…..
YAKIN ZAMANLARIN KISA HİKAYESİ (3)Eşref Ural
Basın müdürlükleri ve üretkenlik…Ömer Yetgin
İstihdama destek ve işsizlikMustafa Yetgin
SİYASET KÖRÜ OLMAKGürsel Kaya
Çok amaçlı salonlarİSA KAVLAK
ŞEHİRLEŞME- 3.Muharrem Yellice
Düşmeyiz ama Takviye ŞartKahraman Köktürk
GÖMÜLÜ MALİ YÜKÜMLÜLÜKLER GELECEKRaziye Gök Aktaş
NAZIM’I ABARTISIZ ANMAKYALÇIN DUMAN
Bakü’de iklim anlaşmazlığı: Dünyayı kirletenlerin YüzsüzlüğüMustafa Yıldıran
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
CUMHURHİYET’İMİZİN 100 YILINI KUTLARKEN…Binali Efe
Kemer ve temizlik çalışmalarıAdem Vural
SEÇİMEyüp Koçak
Kesik Minare meselesi…Yusuf Katrağ
Cw Enerji’den 10,4 Milyon Dolarlık Ges Anlaşması
Matso, Emıtt Fuarı’nda Manavgat’ı Tanıttı
Mobil Halk Et Yeni Araçlarıyla Hizmet Ağını Genişletiyor
Sevgililer Günü Gül Üreticisinin Yüzünü Güldürecek
Danışmanlık Ofisi İş Arayanların Umut Kapısı Oluyor
Çorumlu İş Adamları Antalya’da Gayrimenkul Sektörünü Konuştu
Enerjiye Kadın Eli
Başkan Böcek, Emıtt 2025’te Antalya’yı Tanıtıyor
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim