- IMKB
% - Altın
4856.573
%0.02 - Dolar
41.2713
%-0.00 - Euro
48.803
%0.33
- GÜNCEL
- RESMİ İLANLAR
- SPOR
- SAĞLIK
- POLİTİKA
- EKONOMİ
- YAZARLAR
- EĞİTİM
- KÜLTÜR SANAT
- DÜNYA
- GENEL
- YEREL
- ASAYİŞ
- ÇEVRE VE İKLİM
- 22:43 - TIR İLE OTOMOBİL KAFA KAFAYA ÇARPIŞTI: 3 ÖLÜ
- 22:23 - ALANYA'NIN SİMGELERİNE 44 BİN ZİYARETÇİ
- 22:18 - ADANA’DA ÇİFT ÇELİK KAPILI KUMARHANEYE ’KOÇBAŞI’ İLE BASKIN: 49 ŞAHIS YAKALANDI
- 22:07 - İTFAİYECİLERE SU TAŞIDI, YARDIM ETTİ
- 21:35 - BARO'DAN ÇARŞAFLI KARTALKAYA ÇAĞRISI
- 18:53 - ISPARTA’DA JANDARMADAN 3 FARKLI KAÇAKÇILIK OPERASYONUNDA 4 GÖZALTI
- 18:53 - BAŞKAN VEKİLİ ÖZDEMİR: "ANTALYA’MIZI ORTAK AKIL VE İŞ BİRLİĞİYLE GELECEĞE TAŞIYACAĞIZ"
- 17:53 - ALANYA’DA PARK HALİNDEKİ OTOMOBİL ALEVLERE TESLİM OLDU
- 17:43 - ALANYA’NIN KÜLTÜREL MİRASI YÖRÜK OYUNLARI GELECEĞE TAŞINIYOR
- 16:42 - YENİ DÖNEMİN İLK KONUĞU VALİ ŞAHİN OLDU
- 16:23 - ADANA DEMİRSPOR’A 6 PUAN SİLME CEZASI
- 16:13 - ASTURDER YENİ YÖNETİMİ BELİRLENDİ
- 16:05 - ÇAY'LI ÖĞRENCİLER TEKNOFEST'TE YARIŞACAK
- 15:58 - ANTALYA’DA YAŞLI KADINI SİNİR KRİZİNE SOKAN YANGIN
- 15:53 - KEPEZ’İN KIŞ SPOR OKULLARI BAŞLIYOR
MUHARREM YELLİCE / KONUK YAZAR





ŞEHİRLEŞME- 3.
Kent” kavramı içinde, insanın doğasına aykırı tabiatı tahrip eden “Beton” yığınlarını algılıyorum… Koca koca binalara dolan cebi dolarlı köylü insanlar… Kültürsüz insanlar… Hiçbir şehirli özelliği olmayan yoz insanlarla dolu yığınları algılıyorum. Şehir, kültür birikimidir. Yüz yıllarca oluşan kültürün birikimi insan davranışına yansımış ve şehirli insan ortaya çıkmıştır. Kültürel yapı ile şehirleşme olgusu at başı giderse şehirleşme olur. Kültür ve eğitimle insanımızı şehir insanı haline getirmeyip gecekondu ve Tarım sahalarındaki köylü üretken insanların topraklarını imara açıp onları sonsuz daire ve ticari alan sahibi yaparsan , beş on nesilde oluşan şehirli insan dokusu ezilir. Kültür yok olur. Sokaklara, marka giyinen, boynu kravatlı yere tüküren, sümük atan, insanlar dolar.
Kendi tabi ortamlarından kent ortamına çekilen bu insanlarda marazi haller ortaya çıkar. Mutsuz olurlar. Davranış bilimcisi Desmond Morris “ Hayvanat bahçesi” isimli kitabında bu konuya açıklık getiriyor. Şöyle diyor “ Vahşi hayvanlar, doğal koşullar altında birbirini yaralamaz. Yavrularına saldırmaz mide ülserinden kıvranmaz, cinsel isteklerini kendi kendine tatmin etmeye kalkmaz. Homoseksüel ilişkiler kurmaz. Ama hayvanat bahçesinin kafesleri ardına konduklarında bu tür davranış bozuklukları gösterirler “. Tıpkı insanımızı hayvanat bahçesinde yaşayan hayvanlara dönüştürdük yanlış imar planlarıyla ..
.
“ İstanbul şairlerinden şehir insanı Nedim, sevgilisi güzeli şöyle tanımlıyor.
Haddeden geçmiş nezâket yâl ü bal olmuş sana…
Mey süzülmüş şişeden Ruhsâr-ı âl olmuş sana…
“Yani nezaket damıtılmış incelmiş senin boyun postun olmuş,
Şişedeki kırmızı şarap damıtılmış senin yanağının kırmızılığı olmuş".
Bu bir zevk inceliği, bir kültürü ifade ediş üslubudur. Bu üslup köklü geleneği olan şehirlerde oluşur.
Köylü Karacaoğlan, 17 yüzyılda Türkmen kızını yalın bir söyleyişle şöyle ifade etmiş.
"Arık altında su doldurur
Eteğimi yel kaldırır
Şu
Komşu kızları
Bir
Bakışta
Adam öldürür"
Yalın içten bir söyleyiş
ve deyiş...
Köylünün yalın ve temiz ruhu dörtlüklere içten yansımış. Şiirin Ruhsal dokusu tabiata uyumlu yalın yaşayış biçimi insanın ruh yapısını Halk Şairleri çok güzel ifade ederler.
Şehirli yazarla, kentli yazarın güzellik anlayışları ve tabiata bakışlarında da önemli derecede zıtlıklar vardır. Kentli sanatçıda veya şair ve yazarında bir Nedim, Fuzuli, Şeyh Galip, Yahya Kemal Tanpınar, Mehmet Kaplan estetiğini bulmak mümkün değildir. Kentli kültürel algı Gecekondudan evrilmiş gibidir. Kentli yazar ruhuna ve güzellik anlayışına, Kentli yazar “ Alp Buğday’ çının “Kan sıcak akacak” adlı romanındaki şu ifadelere dikkat ederek bugünkü entelektüel yapı hakkında fikir sahibi olabiliriz.. “Abi siz orada ne karıları görüyorsunuz dimi? Yemişsindir o, Nurseli İdiz’i. Ne memeleri var karının ” Bu güne kadar hiçbir romanda bu kadar çirkin pis ifadeleri edebiyat adına kullanan olmadı. Bu hezeyanlar kentleşen metropollerdeki beton yığınlarında doğal doku özlemi içindeki insanların sapmaları olsa gerek. Modern sosyoloji göstermiştir ki, bir kır insanının, bir gecekondu insanının şehir insanına dönüşmesi 40-50 yıl almaktadır. Kentleşen Türkiye’de de bu süreçler yaşanacaktır.
İstanbul’a alternatif gösterilen dünya kenti denilen Antalya’mızda, betona boğulurken betona hayat veren yaşayanların sosyal kültürel durumlarının dikkate alınması gerektiği inancındayım. Bu değerler dikkate alınmazsa , insanlar bunalır, şehir, kendisiyle barışık olmayan arabesk insanlar haline gelir nitekim öyle oldu. Böyle giderse bu şehir, yani Antalya'mız, bugünkü İstanbul’un ta kendisi olur şehirli değil, arabesk kentli insan oluşur.
Atatürk köylü milletin efendisidir derken, kente inen Türk insanını şehirli yapma amacını da taşıdı. Yoksul bütçe ile Devlet Opera Bale ve orkestralarını ve binalarını inşa etti. Çok sesli müzik çok sesli kültürü anlama yetisini oluşturur, demokrasi çok sesliliktir. Koroyu yöneten eli değnekli adam orkestradaki tüm sesleri anlayan adamdır. Tüm Avrupa şehirlerin de en görkemli binalar opera binalarıdır. Petersburg’da yani bir şehirde altı tane opera binası var. Viyana’da onlarca. Dünya kenti dediğiniz Antalya’da niçin bir tane adam gibi opera ve bale binası yok.? 1987’lerde Antalya Belediye Başkanı Yener Ulusoy tarafından Zühtü Can’a yaptırılan 1/5000lik Masa Dağı Nazım imar planının da belediyeye ait yüzlerce kültür alanı planlanmıştı. Şimdi yeller eser yerinde ! Hepsi konut alanına dönüştürülüp satıldı. Kültür yobazlığı buna denir. Deprem anında toplanma , saldırı halinde sığınacağımız bir yer yok. Dünya kenti imişiz! Boş lâf! Arap şehri Medine deki Mescid-i Nebevi’nin altı sığınak ve araba parkı. Almanya Dresden ve Berlin kentlerinin altıda öyle buraları gördüğüm için örnekledim.
Şimdiki Gecekondu Opera ve Bale binasının olduğu yer Antalya’nın sebze hali idi. Buranın altı sığınak üstü görkemli Opera ve Bale binası olarak tasarlanabilirdi. Burada bir rant sürtüşmesi olduğu gözlemleniyor. Mevcut boş alanda Tabelalar sık sık değişiyor.
Dikkat edelim üzerinde titrediğimiz Antalya'mız çakallara yem olmasın.
Devam edecek…..
DEĞİŞEN DEVLET ve CHPEŞREF URAL
HİKAYEMİZİ KİMLER YAZIYOR?ALİ İHSAN DİLMEN
ANTALYA’YA PLANLAMA AJANSI ACİLEN KURULMALIDIR!CEM ARÜV
DURUŞMA/TARTIŞMA AŞAMASI-4PROF DR SAMİ SELÇUK
KİME GÖRE LOZAN BİR HEZİMETTİR?PROF DR RAMAZAN DEMİR
ANADOLU IRKI KARASIĞIR KARAKEÇİ VE YÖRÜKLÜKHALİL ERDEM
FLAMİNGO İLE FLAMENGOGAZANFER ERYÜKSEL
CEMAATLER VE TARİKATLAR EVRENSEL DEĞER SUNAMAZLAR MI?TARIK ÇELENK
12 MART 1971'DEN 12 EYLÜL 1980'E UZANAN SARMALMUHARREM YELLİCE
SİZİ GİDİ KÜÇÜK HESAPÇILAR!SÜLEYMAN EKİN
AKIL, DİN VE HAYATHASAN YAKUP CANGÜVEN
GAZETECİLİĞİN VİCDANI VE CESUR KALEMİGÜRSEL KAYA
ANTALYA TRAFİĞİNİN HÂL-İ PÜR MELÂLİAV CENGİZHAN GÖKÖZ
PASSOLİGİN ANTALYASPOR'A GARAZI MI VAR?KAHRAMAN KÖKTÜRK
DEMOKRASİ SANDIKTAN DEĞİL, MAHKEME KORİDORUNDAN MI ÇIKACAK?ERDOĞAN KAHYA
2026 İÇİN ZORUNLU BİR DÖNÜŞÜMHÜSEYİN BARANER
SAHTE İŞLERİN SORUMLUSU KİM?RAZİYE GÖK AKTAŞ
EFSUNKÂR DEMOKRASİNURİ SEZEN
78 KUŞAĞI BİR ROBİN HOOD KUŞAĞI MIYDI?YALÇIN DUMAN
Bitmeyen sorun…ÖMER YETGİN
GÜVENSİZLİK ÇAĞINDA EKONOMİPROF DR MUSTAFA YILDIRAN
Kaldırım işgalleri meselesiMustafa Yetgin
Bayram tatilleri; kamu ve özel sektör çalışanı arasındaki derin farklarİSA KAVLAK
MUHASEBECİLERİN HAKLI İSYANIKamil Başkonak
Tel : 0532 474 99 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim