Adem Vural / SON HABER

 Bu sene havalar bilhassa geride bıraktığımız Haziran ayında serin gittiği için çok fazla orman yangını riski yaşanmadı.

Ancak Temmuz ayı ile beraber hava sıcaklığı anormal bir şekilde hayatımızı etkiliyor.

Kanaatimce son yılların en sıcak Temmuz ayını yaşıyoruz.

Hal böyle olunca orman alanlarında çıkabilecek olası orman yangınları riskine yönelmemiz lazım.

Geçtiğimiz günlerde Bodrum’da çıkan yangın hepimizi tedirgin etti. Turizm beldesi Bodrum’daki yangınla birlikte ormanlık alanlarımızda daha fazla dikkatli ve ihtiyatli davranmamız gerekiyor.

Temmuz ayı çok sıcak ve nemli geçiyor. Hatta son bir haftadır sanki Ağustos ayının sıcağını yaşıyor gibiyiz…

İşte böyle oluna; yani hava sıcaklığı mevsim normallerinin üstünde seyrederken birden bire gözümüz kulağımız ormanlarımıza çevriliyor.

Olası bir yangına karşı her bakımdan hazırlıklı olmakta büyük fayda var.

Yanan ormanlık alanlar çocuklarımızın geleceği. O bakımdan orman yangınları ile mücadeleyi sadece Orman Müdürlüğü’ne bırakmamamız lazım.

Antalya ormanlık alanlarıyla ünlü bir şehir. Fakat son senelerde gerekli ağaçlandırma çalışmalarının yapılmadığını düşünüyorum.

Daha fazla ağaç dikmeliyiz ve mevcut olanları da korumalıyız.

Malumunuz üzere yanan alanların yeniden ağaçlandırılması yıllar alıyor.

Daha önce de yazılarımda ifade ettiğim gibi bilhassa köylerimizi ağaçlandırmamız lazım.

Su sorununu bahane ederek ağaçlandırma yapılmaması kuraklığı çoğaltıyor bana göre.

Mevcut olan ormanlık alanlarında ise bilhassa piknik ateşinin söndürülmemesi, sigara izmaritinin söndürülmeden atılması için için yangına sebebiyet veriyor.

Bir de tarla açmak için kasıtlı çıkarılan yangınlar var ve bu çok üzücü.

Ormanlarımıza sahip çıkalım ve çocuklarımıza daha yeşil bir Antalya bırakalım.

Orman yangınlarına karşı dikkatli ve sorumlu olalım.

Hele hele bu kritik aylarda ormanda piknik yaparken mangal yakmayalım.